Turkish example sentences with "geriye"

Learn how to use geriye in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Geriye bakma.
Translate from Turkish to English

Koru yakıldı, alevler yükseldi, ve kısa sürede bayan Askew ve arkadaş şehitleriyle ilgili geriye kalan bütün şey dökülen bir küller yığınıydı.
Translate from Turkish to English

Eğer işinizi bırakırsanız, geriye dönüşünüz olmayacak.
Translate from Turkish to English

Geriye dönüp bakıldığında, belki de o fotoğrafı benim bloğa koymamalıydım.
Translate from Turkish to English

Elbiselerinin geriye kalanını çamaşırhaneye koydum.
Translate from Turkish to English

Nereye gittiğimizi bilmek için bazen geriye bakmamız gerekir.
Translate from Turkish to English

Hayatında geriye baktığında, o derin üzüntü duymuştur.
Translate from Turkish to English

Köpek geriye doğru yürüdü.
Translate from Turkish to English

Geriye dönüp bakıldığında, Keşke Tom çalışarak daha fazla zaman harcasaydı.
Translate from Turkish to English

Geriye dönüp baktığında, Tom her iki kız kardeşle aynı zamanda flört etmemesi gerektiğini anladı.
Translate from Turkish to English

Aktris, sahne üzerinde geriye düştü.
Translate from Turkish to English

Bir depremde, yer yukarı ve aşağı ya da geriye ve ileriye sallanabilir.
Translate from Turkish to English

Lütfen hayatınızın geriye kalanı için bu kelimeleri hatırlayın.
Translate from Turkish to English

Tom hayatının geriye kalan kısmında Boston'da kalmaya niyeti yok.
Translate from Turkish to English

Tom hayatının geriye kalan kısmında Boston'da yaşamaya karar verdi.
Translate from Turkish to English

Tom geriye doğru bir adım attı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi memnun etmek için geriye doğru eğilir.
Translate from Turkish to English

Tom ömrünün geriye kalanını hapiste geçirmek istemiyor.
Translate from Turkish to English

Geriye dönüş yok.
Translate from Turkish to English

Geriye dönemem; geriye dönecek yer yok.
Translate from Turkish to English

Geriye dönemem; geriye dönecek yer yok.
Translate from Turkish to English

Büyükbabam hayatının geriye kalan kısmını sakin bir şekilde yaşamak istiyor.
Translate from Turkish to English

Tom jambonun bir kısmını yedi, ve sonra geriye kalanını buzdolabına koydu.
Translate from Turkish to English

Geriye bakmayın.
Translate from Turkish to English

O geriye düştü.
Translate from Turkish to English

Geriye kalanını sana bırakacağım.
Translate from Turkish to English

Şimdi geriye dönüş yok.
Translate from Turkish to English

Bazılarımız geriye kalanlarımızın arzu ettikleri şey oldukları zaman hariç, hepimiz hiçbirimizin olamadığını olmaya çalışırız.
Translate from Turkish to English

Hikayenin geriye kalanını bilirsin.
Translate from Turkish to English

Ben seslendiğimde geriye döndü.
Translate from Turkish to English

O, geriye baktı ve bana gülümsedi.
Translate from Turkish to English

Beni listede geriye almanı istiyorum.
Translate from Turkish to English

Çocukluğunda ne yaparak harcadığın zaman hayatının geriye kalanını etkiler.
Translate from Turkish to English

Yataktan çıkmadan önce günün geriye kalanında ne yapacağım hakkında düşünerek biraz zaman harcarım.
Translate from Turkish to English

Kimse zamanı geriye alamaz.
Translate from Turkish to English

Döndü ve geriye baktı.
Translate from Turkish to English

Tartın geriye kalanını yiyebilirsin.
Translate from Turkish to English

Lütfen geriye dön ve bana bak.
Translate from Turkish to English

Kızartmanın geriye kalanını yiyebilirsin.
Translate from Turkish to English

Koltuğunuzu biraz geriye çeker misiniz?
Translate from Turkish to English

Onun sesini duyduğunda geriye döndü.
Translate from Turkish to English

Yaşlı adam aniden durdu ve geriye baktı.
Translate from Turkish to English

Eğer istersen kekin geriye kalanını yiyebilirsin.
Translate from Turkish to English

O geriye baktı.
Translate from Turkish to English

Asla geriye bakma.
Translate from Turkish to English

Lütfen geriye gidin.
Translate from Turkish to English

Tom geriye döndü.
Translate from Turkish to English

Geriye dönüp baktığımda, bu bir hataydı.
Translate from Turkish to English

Tom döşeme tahtası gıcırtısı duyduğunda geriye döndü.
Translate from Turkish to English

Lütfen birkaç adım geriye gidin.
Translate from Turkish to English

298'den 290 çıkarsa geriye 8 kalır.
Translate from Turkish to English

Tom'un geriye dönmesini istedim.
Translate from Turkish to English

Tom geriye doğru yürüyor.
Translate from Turkish to English

Tom geriye tökezledi.
Translate from Turkish to English

Bunu geriye döndür.
Translate from Turkish to English

Geriye döndürün.
Translate from Turkish to English

Sadece geriye dön.
Translate from Turkish to English

Geriye doğru değil.
Translate from Turkish to English

Geriye baktılar.
Translate from Turkish to English

Tom geriye adım attı.
Translate from Turkish to English

Tom geriye baktı.
Translate from Turkish to English

Tom geriye atladı.
Translate from Turkish to English

Tom geriye düştü.
Translate from Turkish to English

Hem Tom hem de Mary izlemek için geriye döndüler.
Translate from Turkish to English

Tom geriye bakmadı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi öpmeye çalıştı fakat o geriye kaykıldı.
Translate from Turkish to English

Tom geriye kalanımızdan daha iyi Fransızca konuşabilir.
Translate from Turkish to English

Geriye yapmak için başka bir şey kalmıyor.
Translate from Turkish to English

Hayatının geriye kalanını terk edilmiş bir adada geçirmek zorunda olsan, onu kiminle geçirirsin?
Translate from Turkish to English

Arabayı geriye doğru park etmek neden ileriye doğru park etmekten daha kolaydır?
Translate from Turkish to English

Onlar Tom'u kurtarmak için zamanda geriye seyahat etmeye karar verdiler.
Translate from Turkish to English

Tom sandalyesini geriye itti ve ayağa kalktı.
Translate from Turkish to English

Tom geriye baktı ve Mary'ye gülümsedi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye bakmak için geriye döndü.
Translate from Turkish to English

Tom sınıfın geriye kalanına ayak uydurmak için sorun yaşıyor.
Translate from Turkish to English

Tüm kaliteli elemanlarımız gitti, geriye böyle işe yaramaz olanlar kaldı.
Translate from Turkish to English

Tom üç adım geriye çekildi.
Translate from Turkish to English

Tom teleskoptan geriye doğru çekildi.
Translate from Turkish to English

Tom'la konuşmam gerekiyor. Geriye kalanınız gidebilir.
Translate from Turkish to English

Hayatının geriye kalan kısmı için sadece burada saklanamazsın.
Translate from Turkish to English

Paramın geriye kalanı nerede?
Translate from Turkish to English

Zamanında geriye dönebilsen ne değiştirirsin?
Translate from Turkish to English

Yaklaşık onun yarısını yedim ve geriye kalanını tabağımda bıraktım.
Translate from Turkish to English

Hayatının geriye kalan kısmını nasıl yaşamak istediğin bu mudur?
Translate from Turkish to English

Hikayenin geriye kalanını duyalım.
Translate from Turkish to English

Bir bebek olmak için geriye gitmek istiyorum.
Translate from Turkish to English

Güvercin yarışı neredeyse 2000 yıl geriye uzanan bir spordur.
Translate from Turkish to English

Bir adamın 11 tane koyunu varsa ve onların 9'u öldüyse geriye kaç tane koyunu kalmış olur?
Translate from Turkish to English

Tom hayatının geriye kalan kısmı için hapse gidiyor.
Translate from Turkish to English

Günün geriye kalanı için ne yapmayı planlıyorsun?
Translate from Turkish to English

Tom, geriye doğru bir adım attı.
Translate from Turkish to English

Tom lavaboya gitti ve içkisinin geriye kalanını döktü.
Translate from Turkish to English

Chris fen dersinde geriye düşme riskinde.
Translate from Turkish to English

Geriye kalan sadece iki gün var.
Translate from Turkish to English

Tom tam zamanında geriye doğru sıçradı.
Translate from Turkish to English

Arabayı burada parkedelim ve yolun geriye kalanını yürüyelim.
Translate from Turkish to English

Tom arkasında bir ses duydu ve geriye döndü.
Translate from Turkish to English

Sadece bir saniye geriye döner misin?
Translate from Turkish to English

Hayatımın geriye kalan kısmını birlikte geçirmek istediğim herhangi biriyle henüz tanışmadım.
Translate from Turkish to English

Bana hikayenin geriye kalan kısmını başka bir zaman anlatman gerekecek.
Translate from Turkish to English

Doğru şeyi yap. Bu bazı insanları sevindirecek ve geriye kalanını şaşırtacak.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: gerek, çalışmayı, Niye, uzağa, koştu, zaten, başladı, Çoğu, erkek, çocuğu.