Turkish example sentences with "çalışıyor"

Learn how to use çalışıyor in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Her gün İngilizce çalışıyor musun?

O bir bankada çalışıyor.

Fark bu: o senden daha çok çalışıyor.

Tüm aile çiftlikte çalışıyor.

Uluslararası konferansta gönüllü bir çevirmen olarak çalışıyor.

O, planlama bölümünde çalışıyor.

Lütfen burada çalma, o uyumaya çalışıyor.

Tony ne zaman ders çalışıyor?

Kadınlar çalışıyor.

Çin, silah programını modernleştirmek için çalışıyor.

Tanıdığım iki tane Wieńczysława var. Esmer olanı işyerinde çalışıyor. Öteki sarışın olanı ise okulumuzda bir öğrenci.

Yeni bilgisayarın iyi çalışıyor mu?

Trenler geç çalışıyor.

Yarınki sınav için çalışıyor olmalıyım.

Tom, her zaman açık fikirli olmaya çalışıyor.

O büyük bir şehir hastanesinde çalışıyor.

O, büyük ailesini geçindirmek için sıkı çalışıyor.

Annem mutfakta hâlâ çalışıyor.

Karım uyumaya çalışıyor.

O, İngilizce çalışıyor, ama aynı zamanda Almanca çalışıyor.

O, İngilizce çalışıyor, ama aynı zamanda Almanca çalışıyor.

Her zaman sigara fiyatları yükseliyor, çok sayıda insan sigara içmeyi bırakmaya çalışıyor.

Otobüsler 20 dakikalık aralıklarla çalışıyor.

Onların her ikisi de evcil hayvan mağazasında çalışıyor.

Yeni koalisyon hükümeti fırtınayı kazasız belasız atlatmaya çalışıyor.

Saatim iyi çalışıyor.

Onun emeli var, bu yüzden o çok çalışıyor.

Onun emelleri olduğundan, o çok çalışıyor.

O her zaman sabahtan akşama kadar çalışıyor.

Zavallı Tom şu an üç saattir uyumaya çalışıyor.

Tom ne kadar hızlı çalışıyor!

Tom şimdi daha özenle çalışıyor.

Tom Çevre Koruma Ajansı için çalışıyor.

Tom çalışıyor.

Tom mühendislik dalında mastır yapmak için çalışıyor.

Tom İngilizcesini geliştirmek için çok çalışıyor.

Tom Boston'da bir ticaret şirketi için çalışıyor.

Tom gece vardiyasında çalışıyor.

Tom akşam vardiyasında çalışıyor.

Tom her gün sabah erken saatlerden gece geç saatlere kadar çalışıyor.

Tom büyük bir şirket için çalışıyor.

Tom, Mary için mi çalışıyor?

Otobüs on dakika rotarlı çalışıyor.

Tatoeba.org da çevrimiçi bulunabilen, Tatoeba Projesi birçok dile çevrilmiş örnek cümlelerden oluşan büyük bir veritabanı oluşturma üzerinde çalışıyor.

O, yurtdışında eğitim yapabilmek için çok çalışıyor.

Tom ne söylemeye çalışıyor?

Tom eskisinden daha çok çalışıyor.

Tom bir çeviri bürosu için çalışıyor.

Tom bildiğim herhangi birinden daha çok çalışıyor.

Tom birkaç kart hilesi öğrenmeye çalışıyor.

Tom nasıl hokkabazlık yapacağını öğrenmeye çalışıyor.

Tom mükemmel bir fincan kahveyi demlemeyi öğrenmeye çalışıyor.

Tom'un kafası sayılara iyi çalışıyor.

Tom şu anda babasının şirketi için çalışıyor.

Tom kesinlikle çok çalışıyor değil mi?

Tom kesinlikle takımındaki herhangi biri kadar çok çalışıyor.

O benim tavsiyemi öğrenmeye çalışıyor.

Neden politikacı çoğunluğun görüşünün kökünü kazımaya çalışıyor?

Yarın bu zaman kütüphanede çalışıyor olacağım.

Yarın bütün gün raporum üzerinde çalışıyor olacağım.

Taro, sıkı çalışıyor.

O sadece ev işlerini çekip çevirmiyor, aynı zamanda bir okul öğretmeni olarak da çalışıyor.

O şimdi çalışıyor mu?

O, şimdi nerede çalışıyor?

O, şimdi kütüphanede çalışıyor.

O şimdi çalışıyor.

Peter bir süre için yeni bir daire bulmak için çalışıyor.

Jim son üç haftadır beni akşam yemeğine çıkarmak için çalışıyor.

Otel telefonu salonda ve Harriet şimdi polisi aramaya çalışıyor.

Jim arabasının üzerinde çalışıyor.

Kate şimdi sahada çalışıyor.

Jim, finaller için sıkı çalışıyor.

Mary odasında çalışıyor.

Carol İspanyolca çalışıyor.

Kate sınıf arkadaşları arasında popüler değil çünkü o her zaman kendi istediğini yapmaya çalışıyor.

Paul bu günlerde çok sıkı çalışıyor.

Carol çok sıkı çalışıyor. Henry de öyle.

O çalışıyor.

Çalışıyor musunuz?

Çalışıyor musun?

O bir banka için çalışıyor.

O çok sıkı çalışıyor.

O İngilizce çalışıyor.

O her zaman çok çalışıyor.

O her zaman çalışıyor.

Bu motor iyi çalışıyor.

Karım kısa süreli çalışıyor.

O, yaşamı için çalışıyor.

Babam bir banka için çalışıyor.

O, bu şehirde çalışıyor mu?

O, masasında çalışıyor.

Kafan tek taraflı çalışıyor.

Köpek kaçmaya çalışıyor.

Sigara içmekten vazgeçmeye çalışıyor.

O, yeni bir roman üzerinde çalışıyor.

O, gece ve gündüz çalışıyor.

Tom kilo vermeye çalışıyor.

O, sosyal hizmetler müdürlüğünde çalışıyor.

O, bir striptizci olarak ek işte çalışıyor.

Amcam bu ofiste çalışıyor.

Çok sıkı çalışıyor olmalısın.

Also check out the following words: karıştırmış, söyleyemez, özellikle, demek, istiyorsunuz, öldürüleceksin, arkadaşınla, çıkmaya, edeceksin, Çorbanızı.