Evlat edinilen kız Panamalıdır.
Translate from Turkish to English

O, şimdiye kadar sahip olduğumuz tek erkek evlat.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary ana-babası bir intihar bombacısı tarafından öldürülmüş iki çocuğu evlat edindiler.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary üç çocuğu evlat edindiler.
Translate from Turkish to English

Onlar kimsesiz çocuğu evlat edindi.
Translate from Turkish to English

Eşim bir çocuğu evlat edinmek istiyordu.
Translate from Turkish to English

Ne haber, evlat?
Translate from Turkish to English

Dul bir kadın ve bir kız evlat bırakıyor.
Translate from Turkish to English

Çift bir yetimi evlat edinmeye karar verdi.
Translate from Turkish to English

Karım evlat edinmek istiyor.
Translate from Turkish to English

Bu çocuk evlat edinildi.
Translate from Turkish to English

Kendi çocuklarından birine sahip olmak yerine bir çocuk evlat edinmeye karar verdiler.
Translate from Turkish to English

Sen evlat edinildin.
Translate from Turkish to English

Tom'u evlat edindik.
Translate from Turkish to English

Gay ve lezbiyen ebeveynler için evlat edinme Amerika'da hararetli bir tartışma konusu olmaya devam etmektedir.
Translate from Turkish to English

Tom on üç yaşına kadar evlat edinildiğini anlamadı.
Translate from Turkish to English

Kaç yıl önce evlat edinildiğini fark ettin?
Translate from Turkish to English

Tom bana bir erkek evlat gibi.
Translate from Turkish to English

Hiç evlat edinmeyi düşündün mü?
Translate from Turkish to English

Tom ve karısı bir kız evlat edindiler.
Translate from Turkish to English

Asyalı iki oğlanı evlat edindiler.
Translate from Turkish to English

Tom bir yetimi evlat edindi.
Translate from Turkish to English

Evlat edinilen çocuk, yeni ailesiyle mutlu bir yaşam sürdü.
Translate from Turkish to English

Maria yetim bir çocuğu evlat edindi.
Translate from Turkish to English

Biz evlat edinildik.
Translate from Turkish to English

Eğlence parkında kendi kendine ağlayan bir erkek çocuk buldu, ve onunla kibarca konuştu. "Hey, evlat, Sorun nedir? Kayboldun mu? Seni kayıp çocuklar bölümüne götürmemi ister misin?"
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary, John'u evlat edindiler.
Translate from Turkish to English

Tom her zaman bir kız evlat istemişti.
Translate from Turkish to English

Ben sözlerimi tutarım evlat.
Translate from Turkish to English

Annem ve babam evlat edinildiğimi bana on üç yaşımdayken söylediler.
Translate from Turkish to English

Senin adın ne, evlat?
Translate from Turkish to English

Bugün büyük bir gün, evlat!
Translate from Turkish to English

Biz bir bebeği evlat edindik.
Translate from Turkish to English

Ebeveynlerim bana on üç yaşındayken evlat edinildiğimi söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom bana onun için bir erkek evlat gibi olduğumu söyledi.
Translate from Turkish to English

Bir erkek evlat babasına itaat etmeli.
Translate from Turkish to English

Biz onu evlat edindik.
Translate from Turkish to English

Ben evlat edinildim.
Translate from Turkish to English

Tom evlat edinilmiş.
Translate from Turkish to English

Belki de Tom seni evlat edinir.
Translate from Turkish to English

Tom'un evlat edinildiğini söyledin.
Translate from Turkish to English

Dan ve Linda küçük bir çocuğu evlat edinmeye karar verdi.
Translate from Turkish to English

Onların kendi çocukları olmadığı için bir kız evlat edinmeye karar verdiler.
Translate from Turkish to English

O bir bebekken evlat edinilmiştir.
Translate from Turkish to English

Evlat, seni seviyorum.
Translate from Turkish to English

Bir küçük kız evlat edindiler.
Translate from Turkish to English

Bu küçük kızı evlat edindi.
Translate from Turkish to English

Dan ve Linda güzel küçük bir kızı evlat edindi.
Translate from Turkish to English

Buraya gel evlat.
Translate from Turkish to English

Tom, üç yaşındayken Boston'da bir çift tarafından evlat edinildi.
Translate from Turkish to English

Tom her zaman bir kız evlat istedi.
Translate from Turkish to English

Nereye gidiyorsun, evlat?
Translate from Turkish to English

Tom evlat edinildiğini herkese söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom evlat edinildiğini söyledi.
Translate from Turkish to English

Evlat edinildiğimi bilmiyordum.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary bir kızı evlat edindi.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary bir kız evlat edindi.
Translate from Turkish to English

Onların kendi çocukları olmadığı için küçük bir kızı evlat edinmeye karar verdiler.
Translate from Turkish to English

O evlat edinildi.
Translate from Turkish to English

Tom ve karısı üç çocuk evlat edindi.
Translate from Turkish to English

Ağlama evlat. Ben sadece bir süre için gidiyorum.
Translate from Turkish to English

Nasılsın evlat?
Translate from Turkish to English

Dan ve Linda, Kamboçya'dan genç bir oğlanı evlat edindiler.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin evlat edinilmiş erkek kardeşi.
Translate from Turkish to English

Evlat, o bir soygundu.
Translate from Turkish to English

Kız evlat saçını fırçalar.
Translate from Turkish to English

Evlat, o bir hataydı.
Translate from Turkish to English

Aferin evlat.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary'nin evlat edinilmiş bir kızı var.
Translate from Turkish to English

İyi erkek evlat her zaman eve döner.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary'nin kendi çocukları olamayınca onlar küçük bir kızı evlat edindiler.
Translate from Turkish to English

Son nefesinde, ona evlat edinildiğini söyledi.
Translate from Turkish to English

Evlat edinildiğimi her zaman biliyordum.
Translate from Turkish to English

Çocuk sahibi olamazsan, her zaman evlat edinebilirsin.
Translate from Turkish to English

Evli çift Afrikalı çocuklar evlat edinmek istiyor.
Translate from Turkish to English

Evlat edinildim.
Translate from Turkish to English

Evlat edinildiğin zaman kaç yaşındaydın?
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary ikizleri evlat edindiler.
Translate from Turkish to English

Tom seni evlat edinmek istiyordu.
Translate from Turkish to English

Seninle gurur duyuyorum, evlat.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary bir çocuğu evlat edinmek istiyorlar.
Translate from Turkish to English

Bir kediyi evlat edinirken bir köpeği evlat edinmek için bir sebep yok.
Translate from Turkish to English

Bir kediyi evlat edinirken bir köpeği evlat edinmek için bir sebep yok.
Translate from Turkish to English

Binlerce çocuk evlat edinildi.
Translate from Turkish to English

Gerçekten bir çocuk sahibi olmak istiyorsan evlat edinmen gerekir.
Translate from Turkish to English

Adın ne evlat?
Translate from Turkish to English

Tom ve ben bir kızı evlat edindik.
Translate from Turkish to English

Evlat edinilmiş olduğumu biliyorum.
Translate from Turkish to English

Tom bana Mary'nin evlat edinildiğini düşündüğünü söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom bana evlat edinildiğini söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin evlat edinildiğini söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary üçyıl önce John'u evlat edindiler.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary John'u üç yaşındayken evlat edindi.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin evlat edinilmediğini söyledi.
Translate from Turkish to English

Mary beş aylıkken Tom'u evlat edindi.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary, Çinli bir oğlan çocuğunu evlat edindiler.
Translate from Turkish to English

Tom, Çin'de doğdu ve üç yaşındayken evlat edinilmek için ABD'ye gönderildi.
Translate from Turkish to English

Sami evlat edinildi.
Translate from Turkish to English

Sami zengin bir işadamı tarafından evlat edinildi.
Translate from Turkish to English

Sami ve Leyla bir oğlu evlat edindiler.
Translate from Turkish to English

Tom'un evlat edinildiğini biliyor muydun?
Translate from Turkish to English