Turkish example sentences with "evimin"

Learn how to use evimin in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Evimin arkasında bir kilise var.
Translate from Turkish to English

Evimin önünde bir göl var.
Translate from Turkish to English

Evimin önünde bir postane var.
Translate from Turkish to English

Okul evimin yürüme mesafesi içerisindedir.
Translate from Turkish to English

Evimin içinde iki tane zombi var.
Translate from Turkish to English

Bir fotoğrafçı, benim evimin bir fotoğrafını çekti.
Translate from Turkish to English

Evimin altı odası var.
Translate from Turkish to English

Evimin büyük onarımlara ihtiyacı var.
Translate from Turkish to English

Evimin yanında birkaç dükkân var.
Translate from Turkish to English

Bay Johnson'ın evi evimin yanındadır.
Translate from Turkish to English

Benim evimin arkasındaki inekler sadece laleleri yiyorlar.
Translate from Turkish to English

Evimin karşısında bir kitapçı var.
Translate from Turkish to English

Evimin küçük bir avlusu var.
Translate from Turkish to English

Evimin yanında bir kilise var.
Translate from Turkish to English

Evimin yanında bir okul vardır.
Translate from Turkish to English

Evimin yanında bir park vardır.
Translate from Turkish to English

Evimin yakınında bir yangın çıktı.
Translate from Turkish to English

Otobüs evimin önünde durur.
Translate from Turkish to English

O otobüs evimin önünde durur.
Translate from Turkish to English

Bir bisiklet yolu doğrudan doğruya evimin önünden geçer.
Translate from Turkish to English

Evimin önünde bir kitabevi var.
Translate from Turkish to English

Gazetede evimin ilanını verdim.
Translate from Turkish to English

Mağaza evimin tam karşısındadır.
Translate from Turkish to English

Evimin yanında güzel bir park var.
Translate from Turkish to English

Evimin arkasında küçük bir gölet var.
Translate from Turkish to English

Evimin önünde uzun bir ağaç var.
Translate from Turkish to English

Evimin yıkılmasına dayanamadım.
Translate from Turkish to English

Evimin önünde bir kiraz ağacı var.
Translate from Turkish to English

Evimin önüne garip bir araba park edildi.
Translate from Turkish to English

Evimin dışarıda gizli bir yedek anahtarı var.
Translate from Turkish to English

Dün gece evimin yanında büyük bir yangın vardı.
Translate from Turkish to English

Trenin evimin yanından geçişini duymaya alışkınım.
Translate from Turkish to English

Kendimi evimin dışına kilitledim.
Translate from Turkish to English

Evimin kadını, çocuklarımın anası olacaksın.
Translate from Turkish to English

Otobüs evimin yakınında durur.
Translate from Turkish to English

Sık sık evimin yanındaki süpermarkete alışverişe giderim.
Translate from Turkish to English

Önceden evimin arkasında büyük bir kiraz ağacı vardı.
Translate from Turkish to English

Evimin yakınında bir park var.
Translate from Turkish to English

Evimin etrafında bir çit var.
Translate from Turkish to English

Evimin önünde ufak bir bahçe var.
Translate from Turkish to English

Caddede evimin karşısında bir kitapçı var.
Translate from Turkish to English

Evimin çatısı yok.
Translate from Turkish to English

Evimin arkasında bir bahçe var.
Translate from Turkish to English

Evimin hemen önünde bir otobüs durağı var.
Translate from Turkish to English

Evimin iki yatak odası var.
Translate from Turkish to English

Evimin yakınında bir dükkan yok.
Translate from Turkish to English

Tom evimin yanında durdu.
Translate from Turkish to English

Evimin önünde büyüleyici bir pasta salonu var.
Translate from Turkish to English

Evimin etrafında büyük ağaçlar vardı.
Translate from Turkish to English

Bir araba evimin önünde durdu.
Translate from Turkish to English

Evimin önünde bir park var.
Translate from Turkish to English

Evimin önünde bir dükkan var.
Translate from Turkish to English

Otobüs tam evimin önünde durur.
Translate from Turkish to English

Evimin önünde küçük bir bahçe var.
Translate from Turkish to English

Evimin önünde uzun bir ağaç vardı.
Translate from Turkish to English

Evimin önünde yeni bir bina yapılıyor.
Translate from Turkish to English

Hafta sonlarında evimin önünde park edemezsin.
Translate from Turkish to English

Evimin yürüme mesafesinde üç sağlık gıda mağazası var.
Translate from Turkish to English

Onun evimin dışında olmasını istiyorum.
Translate from Turkish to English

Evimin yakınında bir nehir var.
Translate from Turkish to English

Evimin tam önünde bir otobüs durağı var.
Translate from Turkish to English

Evimin yanındaki bir mağazada ihtiyacım olan şeyi alabilirim.
Translate from Turkish to English

Tanımadığım bir adam evimin önünde ileri geri yürüyordu.
Translate from Turkish to English

Evimin nerede olduğunu sana kim söyledi?
Translate from Turkish to English

Bu sabah arabayla evimin önünden geçtiğini gördüm.
Translate from Turkish to English

Gazeteye evimin satılık olduğunu söyleyen bir reklam koydum.
Translate from Turkish to English

Benim evimin iki yatak odası var.
Translate from Turkish to English

O evimin işitme menzilinde yaşıyor.
Translate from Turkish to English

Evimin arka tarafında eskiden bir kiraz ağacı vardı.
Translate from Turkish to English

Eskiden evimin önünde büyük bir çam ağacı vardı.
Translate from Turkish to English

Evimin önünde birkaç kaza gördüm.
Translate from Turkish to English

Evimin önündeki sokak oldukça dar.
Translate from Turkish to English

Evimin arkasındaki sokak, dağıtım kamyonları için çok dar.
Translate from Turkish to English

Benim evimin bir meyve bahçesi var.
Translate from Turkish to English

Kendimi evimin dışında kilitledim, bu yüzden içeri girmek için pencereyi kıracağım.
Translate from Turkish to English

Evimin yakınında bir daire var.
Translate from Turkish to English

Tom'u ilk kez gördüğümde evimin yanındaki parkta bir bankta oturuyordu.
Translate from Turkish to English

Garip bir adam evimin önünde ileri geri yürüyordu.
Translate from Turkish to English

Evimin yakınında hiç dükkan yok.
Translate from Turkish to English

Evimin önemli onarımlara ihtiyacı var.
Translate from Turkish to English

Çocuklarım evimin yanındaki parkta salıncaklarda oynamayı seviyor.
Translate from Turkish to English

Benim evimin anahtarlarını kaybettim.
Translate from Turkish to English

O ısrarla evimin kapı zilini çaldı.
Translate from Turkish to English

Evimin anahtarlarını bulmam lazım.
Translate from Turkish to English

Evimin yakınında bir iş arıyorum.
Translate from Turkish to English

Dün gece biri evimin yanındaki küçük dükkana zorla girdi.
Translate from Turkish to English

Her gün evimin yanından geçtiğini görüyorum.
Translate from Turkish to English

Tom evimin yakın küçük bir dairede Mary ile birlikte yaşamaktadır.
Translate from Turkish to English

Tom evimin nerede olduğunu biliyor.
Translate from Turkish to English

Kedi tek başına evimin çatısına tırmandı.
Translate from Turkish to English

Evimin arkasında bir sokak var.
Translate from Turkish to English

Okul caddede evimin karşısında.
Translate from Turkish to English

Evimin yanındaki kütüphane bütçe kesintileri yüzünden şimdi haftada yalnızca üç gün açık.
Translate from Turkish to English

Evimin önünde bir zen bahçesi olsaydı harika olurdu.
Translate from Turkish to English

Tatillerimi evimin içinde kilitli geçirmek istemiyorum.
Translate from Turkish to English

Evimin yanında durmayı unuttu.
Translate from Turkish to English

Keşke Tom arabasını evimin önüne park etmeyi bıraksa.
Translate from Turkish to English

Evimin arkasında bir mutfak bahçesi var.
Translate from Turkish to English

Evimin izolasyonu yok.
Translate from Turkish to English

Evimin üstüne güneş panelleri monte edeceğim.
Translate from Turkish to English

Benim evimin onarıma ihtiyacı var.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: Kadının, fotoğrafını, çekiyorum, Kadın, okuyor, Pekin, Çin'in, başkentidir, tatlı, Kaç.