Turkish example sentences with "evimin"

Learn how to use evimin in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Evimin arkasında bir kilise var.

Evimin önünde bir göl var.

Evimin önünde bir postane var.

Okul evimin yürüme mesafesi içerisindedir.

Evimin içinde iki tane zombi var.

Bir fotoğrafçı, benim evimin bir fotoğrafını çekti.

Evimin altı odası var.

Evimin büyük onarımlara ihtiyacı var.

Evimin yanında birkaç dükkân var.

Bay Johnson'ın evi evimin yanındadır.

Benim evimin arkasındaki inekler sadece laleleri yiyorlar.

Evimin karşısında bir kitapçı var.

Evimin küçük bir avlusu var.

Evimin yanında bir kilise var.

Evimin yanında bir okul vardır.

Evimin yanında bir park vardır.

Evimin yakınında bir yangın çıktı.

Otobüs evimin önünde durur.

O otobüs evimin önünde durur.

Bir bisiklet yolu doğrudan doğruya evimin önünden geçer.

Evimin önünde bir kitabevi var.

Gazetede evimin ilanını verdim.

Mağaza evimin tam karşısındadır.

Evimin yanında güzel bir park var.

Evimin arkasında küçük bir gölet var.

Evimin önünde uzun bir ağaç var.

Evimin yıkılmasına dayanamadım.

Evimin önünde bir kiraz ağacı var.

Evimin önüne garip bir araba park edildi.

Evimin dışarıda gizli bir yedek anahtarı var.

Dün gece evimin yanında büyük bir yangın vardı.

Trenin evimin yanından geçişini duymaya alışkınım.

Kendimi evimin dışına kilitledim.

Evimin kadını, çocuklarımın anası olacaksın.

Otobüs evimin yakınında durur.

Sık sık evimin yanındaki süpermarkete alışverişe giderim.

Önceden evimin arkasında büyük bir kiraz ağacı vardı.

Evimin yakınında bir park var.

Evimin etrafında bir çit var.

Evimin önünde ufak bir bahçe var.

Caddede evimin karşısında bir kitapçı var.

Evimin çatısı yok.

Evimin arkasında bir bahçe var.

Evimin hemen önünde bir otobüs durağı var.

Evimin iki yatak odası var.

Evimin yakınında bir dükkan yok.

Tom evimin yanında durdu.

Evimin önünde büyüleyici bir pasta salonu var.

Evimin etrafında büyük ağaçlar vardı.

Bir araba evimin önünde durdu.

Evimin önünde bir park var.

Evimin önünde bir dükkan var.

Otobüs tam evimin önünde durur.

Evimin önünde küçük bir bahçe var.

Evimin önünde uzun bir ağaç vardı.

Evimin önünde yeni bir bina yapılıyor.

Hafta sonlarında evimin önünde park edemezsin.

Evimin yürüme mesafesinde üç sağlık gıda mağazası var.

Onun evimin dışında olmasını istiyorum.

Evimin yakınında bir nehir var.

Evimin tam önünde bir otobüs durağı var.

Evimin yanındaki bir mağazada ihtiyacım olan şeyi alabilirim.

Tanımadığım bir adam evimin önünde ileri geri yürüyordu.

Evimin nerede olduğunu sana kim söyledi?

Bu sabah arabayla evimin önünden geçtiğini gördüm.

Gazeteye evimin satılık olduğunu söyleyen bir reklam koydum.

Benim evimin iki yatak odası var.

O evimin işitme menzilinde yaşıyor.

Evimin arka tarafında eskiden bir kiraz ağacı vardı.

Eskiden evimin önünde büyük bir çam ağacı vardı.

Evimin önünde birkaç kaza gördüm.

Evimin önündeki sokak oldukça dar.

Evimin arkasındaki sokak, dağıtım kamyonları için çok dar.

Benim evimin bir meyve bahçesi var.

Kendimi evimin dışında kilitledim, bu yüzden içeri girmek için pencereyi kıracağım.

Evimin yakınında bir daire var.

Tom'u ilk kez gördüğümde evimin yanındaki parkta bir bankta oturuyordu.

Garip bir adam evimin önünde ileri geri yürüyordu.

Evimin yakınında hiç dükkan yok.

Evimin önemli onarımlara ihtiyacı var.

Çocuklarım evimin yanındaki parkta salıncaklarda oynamayı seviyor.

Benim evimin anahtarlarını kaybettim.

O ısrarla evimin kapı zilini çaldı.

Evimin anahtarlarını bulmam lazım.

Evimin yakınında bir iş arıyorum.

Dün gece biri evimin yanındaki küçük dükkana zorla girdi.

Her gün evimin yanından geçtiğini görüyorum.

Tom evimin yakın küçük bir dairede Mary ile birlikte yaşamaktadır.

Tom evimin nerede olduğunu biliyor.

Kedi tek başına evimin çatısına tırmandı.

Evimin arkasında bir sokak var.

Okul caddede evimin karşısında.

Evimin yanındaki kütüphane bütçe kesintileri yüzünden şimdi haftada yalnızca üç gün açık.

Evimin önünde bir zen bahçesi olsaydı harika olurdu.

Tatillerimi evimin içinde kilitli geçirmek istemiyorum.

Evimin yanında durmayı unuttu.

Keşke Tom arabasını evimin önüne park etmeyi bıraksa.

Evimin arkasında bir mutfak bahçesi var.

Evimin izolasyonu yok.

Evimin üstüne güneş panelleri monte edeceğim.

Benim evimin onarıma ihtiyacı var.

Also check out the following words: otobüs, elli, kişilik, John, cebinden, anahtar, çıkardı, Floridalı, karısı, ise.