Turkish example sentences with "cep"

Learn how to use cep in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Cep telefonunu kapatmalısın.

Senin cep telefonun var mı?

Lütfen bana cep telefonu numaranı söyleyebilir misin?

O bir cep ısıtıcısı ile kendini ısıttı.

Onun cep telefonu, diğer telefonları engelleyen radyo emisyonu üretti.

Tom cep telefonunu nereye koyduğunu unuttu.

Bu bir cep sözlüğü.

Yeni bir cep telefonu aldım.

Cep telefonumu şarj etmeliyim.

Bu tür cep telefonu iyi satar.

Cep telefonunuz var mı?

Cep telefonun var mı?

Cep telefonumu arıyorum.

Tom'un cep telefonu çaldı ve o, onu yanıtladı.

Tom'un cep telefonu çaldı.

Tom'un cep telefonu masada titredi.

"Cep telefonumu gördün mü?" "Masanın üstünde."

Onun cep telefonunu aradı.

O, cep telefonunu hep kaybediyor.

Kırmızı elbiseli kız siyah giyinmiş adamı görmezden geldi ve bir arkadaşını cep telefonundan aradı.

Cep telefonum kapalı.

Cep telefonunu tekrar kullanabilir miyim?

iPhone olağanüstü bir cep telefonu.

Tom'a cep fenerimi uzattım.

Sevgilerle sana cep telefonumu yollayabilirim.

Tom cep telefonuna cevap vermiyor.

Artık bir cep telefonum yok.

Cep telefonu numaranı alabilir miyim?

Cep telefonu numaranızı alabilir miyim?

Bu cep saati yetmiş yıldan daha eskidir.

Yeni bir cep telefonu istiyorum!

Tom'un bir cep saati var.

Tom cep telefonunu yanıtladı.

Jamie cep telefonunu düşürdü fakat bir kız onu buldu.

Cep telefonum çalıyor.

Yerken cep telefonunu meşgul etme, lütfen.

Onun cep telefonunu aradım.

Tom cep fenerini çıkardı ve onu açtı.

Tom cep fenerini açtı.

Tom cep telefonu çaldığında tam dışarı çıkmak üzereydi.

Cep saatinden saate baktı.

Tom'un bir cep telefonu yok.

Öf ya, cep telefonumu unuttum.

Sınıfta çalmaya başladıktan sonra Öğrenci cep telefonuna el koydurdu.

Ders anında mesajlaşırken yakalandığı için Mary'nin cep telefonuna el konuldu.

Lütfen cep telefonunu kapat.

Birden fazla cep telefonun var mı?

Tom'un yanında cep telefonu yoktu bu yüzden geç kalacağını ona söylemek için Mary'yi arayamadı.

Yarın bir cep telefonu satın almayı planlıyorum.

Bana cep telefonum vasıtasıyla ulaşabilirsiniz.

Cep telefonunu şarj etmeyi unutma.

Cep telefonumu neredeyse havuza düşürüyordum.

Japonya'da ortaokul öğrencilerinin yaklaşık yarısında cep telefonu var ama lise öğrencilerine bakarsanız bu oran yüzde 97'ye çıkıyor.

Bu cep telefonu sana mı ait?

Kızım eski kafalı olduğumu söyler çünkü cep telefonu kullanmam.

Cep telefonumun bataryası artık çalışmıyor.

Cep telefonu çalındı.

Yarın bir cep telefonu alacağım.

Türkiye'de ilk cep telefonu görüşmesi, 23 Şubat 1994 tarihinde gerçekleşti.

Bu bir cep telefonudur.

Cep telefonun çalıyor.

Cep telefonum çalındı.

Cep telefonum yok.

Tom cep telefonundan arıyor.

Burada cep telefonu kullanamayız.

Bu senin cep telefonun, değil mi?

Cep telefonları tünelde çalışmaz.

Bu etrafta cep telefonumu şarj edebileceğim bir yer var mı?

Bir sorun olursa, bana cep telefonumdan ulaşabilirsin.

Cep telefonları çekmiyor.

Cep telefonumu çaldırdım.

Bu benim cep numaram.

Ne zamandır bu cep telefonun var?

Üç tane cep telefonum var.

Tom bir cep telefonu aldı.

Tom cep telefonunu çıkarıp yardım çağırdı.

Tom bir özçekim çekebilmek için cep telefonunu çıkardı.

Tom cep telefonunu çıkardı.

Yarın bir cep telefonu satın alacağım.

Tom Mary'ye cep telefonunu verdi.

Telesekreterde bir mesaj: "Lütfen beni sonra ara. 18.00'e kadar cep telefonumdan, ondan sonra ise sabit hat üzerinden bana ulaşabilirsin.

Cep telefonumu kaybettim.

Benim cep telefonumdan arıyorum.

Biz Tom'un cep telefonunu aramayı denedik.

Bugün cep telefonunu ödünç alabilir miyim?

Mary cep telefonuyla kedisinin resmini çekti.

Tom her hafta eşinden belirli bir miktar cep harçlığı alır. Haftanın sonunda artan parayı kumbarasına koyar.

Bir cep telefonu istiyorum.

Bana cep telefonu numaranı verir misin?

Bu cep telefonu kimin?

Bu kimin cep telefonu?

Cep telefonunu ödünç alabilir miyim?

Tom cep telefonunu kaldırdı.

Senin cep telefonun çalışmıyor.

Bu cep telefonu gerçekten pahalı.

Cep telefonumu bile kaybettim!

Cep telefonumu bile yitirdim!

"Cep telefonumu gördün mü?" "Masanın üzerinde!"

İnsanlar cep telefonlarını kullanırken dikizlemeyi bırakmalısınız.

Cep telefonunun markası ne?

Dan bir cep telefonu kullanmadı.

Also check out the following words: Go, büyük, ihtimalle, ülkemdeki, Japon, oyunu, olsa, da, bile, bazı.