Turkish example sentences with "belli"

Learn how to use belli in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Merkezin hedefi, diğer ülkelerden gelen gençleri belli bir zaman aralığında eğitmek olmalıdır.
Translate from Turkish to English

O, dışarıya belli etmedi.
Translate from Turkish to English

Bu mektubu kimin yazdığı belli değildir.
Translate from Turkish to English

Onun bizi umursamadığı belli.
Translate from Turkish to English

Bizim sınıfta belli bir çocuktan etkileniyorum.
Translate from Turkish to English

Gerçek dost kara günde belli olur.
Translate from Turkish to English

Hangi takımın kazanacağı belli olmaz.
Translate from Turkish to English

Tom sürpriz partiyi bildiğini belli etmedi.
Translate from Turkish to English

Belli belirsiz tanıdık geliyor.
Translate from Turkish to English

Onun konuşma şeklinden açıkça belli olduğu için, o bir öğretmendir.
Translate from Turkish to English

Belli ki yalan söylüyor.
Translate from Turkish to English

Onun bir öğrenci olduğu belli.
Translate from Turkish to English

Katılıp katılmayacağı belli değil.
Translate from Turkish to English

O, duygularını belli etmez.
Translate from Turkish to English

Toplantılar belli aralıklarla gerçekleştirildi.
Translate from Turkish to English

Yalan söylediğin belli.
Translate from Turkish to English

Belli ki yanılıyorsun.
Translate from Turkish to English

Erken bunama için belli bir yaş sınırı var mı?
Translate from Turkish to English

Belli bir noktadan sonra her şey biraz daha zor oldu.
Translate from Turkish to English

Midenizin neden ağrıdığı belli.
Translate from Turkish to English

Onu belli bir mesafede tutmak istiyor.
Translate from Turkish to English

Midenin niçin ağrıdığı belli.
Translate from Turkish to English

Beni gördüğünü belli etmeden uzaklaştı.
Translate from Turkish to English

Belli oluyor mu?
Translate from Turkish to English

Ona belli bir genç doktor tarafından bakıldı.
Translate from Turkish to English

O belli değil miydi?
Translate from Turkish to English

Niyetinizi belli etmeyin.
Translate from Turkish to English

Belli ki, Tom'un aklında çok şey vardı fakat problemlerimizde bize yardım etmesi için biraz zaman harcamasını rica etmekten başka seçeneğim yoktu.
Translate from Turkish to English

Diğer kişinin sizi aynı şekilde sevip sevmediği belli değilse, birini sevmek zordur.
Translate from Turkish to English

Eğer bir ebeveyn iseniz, çocuklarınız için belli bir iş dalını çok istemenize izin vermeyin.
Translate from Turkish to English

Toplum olarak belli standartları yakalamak zorundayız.
Translate from Turkish to English

Çok belli oldunuz.
Translate from Turkish to English

Kadın, işi kabul ettiğini çok belli etti.
Translate from Turkish to English

Kadın görevi kabul ettiğini çok fazla belli etti.
Translate from Turkish to English

Bir bakış veya bir kas hareketi bile düşünceyi belli eder.
Translate from Turkish to English

Birini beklediğiniz çok belli oluyordu.
Translate from Turkish to English

Belli yaşa gelince zihinsel performans düşer mi?
Translate from Turkish to English

Ben de siz yalan söyleyince kızıp belli etmiyor muyum?
Translate from Turkish to English

Bu belli.
Translate from Turkish to English

Bay Brown'un gülüşünden beyninin içinde bir şeyler sakladığı belli oluyor.
Translate from Turkish to English

Yerim belli oldu demek ne mutlu bana.
Translate from Turkish to English

İyi insanlar yüzünden belli olur.
Translate from Turkish to English

İyi insanlar yüzlerinden belli ama gerçek ihtiyaç sahiplerini nasıl belirleyeceğiz bana bu konuda yardımcı olur musunuz?
Translate from Turkish to English

O kadını sevdiğim belli değil miydi de onu kaybettim?
Translate from Turkish to English

Onun büyük bir artist olduğu belli.
Translate from Turkish to English

Bu demek değildir ki çok az parayla geçinen insanları unuttum belli bir standartı herkesin yakalaması gerektiğini düşünüyorum ya siz?
Translate from Turkish to English

Yatırımlar her yere yapılmalı ve herkes liyakatine göre belli mevkilere gelebilmeli.
Translate from Turkish to English

Sistemin belli eksiklikleri var.
Translate from Turkish to English

Tom'un ne yapacağı belli olmaz.
Translate from Turkish to English

Adamın ne zaman doğduğu belli değil.
Translate from Turkish to English

Belli ki Tom Mary'den hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Belli ki bir şey hakkında üzgünsün.
Translate from Turkish to English

Belli ki işinde çok iyisin.
Translate from Turkish to English

Belli ki aklında başka şeyler var.
Translate from Turkish to English

Belli ki Tom'u seviyorsun ve belli ki o da seni seviyor.
Translate from Turkish to English

Belli ki Tom'u seviyorsun ve belli ki o da seni seviyor.
Translate from Turkish to English

Artık ilgilenmediğin belli.
Translate from Turkish to English

Tom'un Mary'yi sevmediği belli.
Translate from Turkish to English

Tom'un hiçbir şey bilmediği belli.
Translate from Turkish to English

Belli ki bir şey Tom'un dikkatini çekti.
Translate from Turkish to English

Tom takdir edeceğin belli niteliklere sahip.
Translate from Turkish to English

Tom'un belli bir cazibesi var, değil mi?
Translate from Turkish to English

Onun ona âşık olduğu belli.
Translate from Turkish to English

Tom'un Mary'ye âşık olduğu belli.
Translate from Turkish to English

Tom'un yalan söylediği belli.
Translate from Turkish to English

Tom'un sadece uyuyor gibi davrandığı belli.
Translate from Turkish to English

Belli ki anlamıyorsun.
Translate from Turkish to English

Belli ki Tom ilgilenmiyor.
Translate from Turkish to English

Beni yarı yolda bırakmayacağınız nereden belli?
Translate from Turkish to English

Belli ki bir sorunun var.
Translate from Turkish to English

Aksanından belli olduğu gibi, o bir yabancı.
Translate from Turkish to English

Belli ki o adam bizi yanıltıyor.
Translate from Turkish to English

Belli olmaz ama genellikle haftada üç kez.
Translate from Turkish to English

Ne başı belli ne kıçı.
Translate from Turkish to English

Failin kim olduğu belli.
Translate from Turkish to English

Yapanın kim olduğu belli.
Translate from Turkish to English

Cevabı bildiği belli.
Translate from Turkish to English

İnsanların ne yapacakları belli olmuyor.
Translate from Turkish to English

Belli ki Tom sarhoş.
Translate from Turkish to English

Uzun ve titiz bir çalışma yapıldığı belli.
Translate from Turkish to English

Ne kadar belli etmemeye çalışsam da üzüldüğümü fark ediyor ve beni teselli etmeye uğraşıyordu.
Translate from Turkish to English

Yapılacak şey belli.
Translate from Turkish to English

Acı çektiği her hâlinden belli olan yaşlı bir insanı, zorla yatağından kaldırıp toplantılara sürüklüyoruz.
Translate from Turkish to English

"Çocuklar belli bir sıraya göre mi durmak zorundalar?" - "Evet, yaşa göre, lütfen."
Translate from Turkish to English

Yüzünden kaybolduğu belli oluyor.
Translate from Turkish to English

Biraz yardım olmadan Tom'un bunu yapamayacağı belli.
Translate from Turkish to English

Belli ki Tom'un aklı başka yerde.
Translate from Turkish to English

Dört hafta boyunca burada kalamayacağımız çok belli.
Translate from Turkish to English

Belli ki Tom'a hâlâ aşıksın.
Translate from Turkish to English

Adamın niyeti bozuk, ne yapacağı belli olmaz.
Translate from Turkish to English

Tom'un yorgun olduğu belli.
Translate from Turkish to English

Tom'un Mary'ye olan yoğun ilgisi, bende şiddetli bir kıskançlık hissi uyandırdı. Ama belli etmedim.
Translate from Turkish to English

Tom'un ne yapması gerektiğini bilmediği belli.
Translate from Turkish to English

Tom'un Mary'yi çok sevmediği belli.
Translate from Turkish to English

Belli bir yerde ikametiniz olmadığı için başvurunuz reddedilmiş.
Translate from Turkish to English

Tom düşük belli kot pantolon giyiyor.
Translate from Turkish to English

Tom'la birkaç dakika konuştuktan sonra onun Fransızcasının çok iyi olmadığı belli oldu, bu yüzden Mary İngilizceye geçti.
Translate from Turkish to English

Gerçekten ne kadar zeki olduğunu belli etmek istemiyorsun.
Translate from Turkish to English

Gerçekten ne kadar zengin olduğunu belli etmek istemiyorsun.
Translate from Turkish to English

Ne olmak zorunda olduğu belli.
Translate from Turkish to English

Bu bana belli birini hatırlatıyor...
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: içecekleriniz, Çocukların, uykuya, ihtiyacı, vardır, Odasına, girdi, Kameram, Nikon'dur, şüphe.