Hata yapmayacaksın.

İngilizce konuşurken hata yapmaktan korkmayın.

Bir hata görürseniz lütfen düzeltin.

Hata ne zaman meydana geldi?

Hata nasıl gözlendi?

Hata düzenli olarak mı yoksa ara sıra mı meydana geliyor? Hata yeniden üretilebilir mi?

Hata düzenli olarak mı yoksa ara sıra mı meydana geliyor? Hata yeniden üretilebilir mi?

Hata baştan sağda mı yoksa sonradan mı meydana geldi? - Ne zaman?

Gözetlemede muhtemelen büyük bir hata olduğunu zannediyorum.

Hata onun kafasına mal oldu.

Hata yapmaktan korkuyor.

Sende hata yok.

Herkes hata yapar.

Onun İngilizce kompozisyonunda az hata var.

Bir hata yapmış olduğunu fark etti.

O, bir hata yapmaktan suçluydu.

General John Pope korkunç bir hata yaptı.

Ikeda birkaç aptalca hata yaptı ve bu yüzden ona bölüm başkanı tarafından ağzının payı verildi.

Kupürde bir hata var.

Faturada bir hata var.

Ben bir hata yapmış olmalıyım.

Hata yaptığı için ona gülme.

Hata yapmak her zaman yanlış değildir.

Hepimiz hata yapmaya karşı yükümlüyüz.

Bir insan hata yapmadan bir şey yapmayı öğrenemez.

Ben hata yapmayı sevmiyorum.

Hata yapan sonuçlarına katlanır.

Karımı seçerken büyük bir hata yaptım.

Tüm bunlardan sonra, tanrılar bile zaman zaman hata yapabilirler.

Bir hata yapıldı.

Tom bir hata yaptığını fark etti.

Biz sistemde büyük bir hata belirledik.

Bizim çok hata yapmamız kolaydır.

Ben bir yerde hata yapmış olmalıyım.

Bir öğretmen hata yapan bir öğrenci ile asla alay etmemelidir.

İngilizce konuşurken birkaç hata yapmayız.

Sanırım bir hata yaptın.

Büyük bir hata yapmaktan kaçınmak için daha dikkatli olmalısın.

O, kararına ciddi bir hata olarak baktı.

Korkarım ki bir hata yapacak.

Eğer bir hata yaparsanız, sadece düzgün bir şekilde çiziniz.

Tom büyük bir hata yapmış gibi görünüyor.

Tom hata yapmadan Fransızca yazamaz.

Tom hata yapmadan Fransızca konuşamaz.

Bu kompozisyonda birkaç hata var.

Bir hata yaptığında onu asla kabul etmeyeceği için Tom birlikte çalışmak için sinir bozucu bir kişi.

Tom, babasının Stradivariusını sattığında Mary'nin büyük bir hata yaptığına inanıyor.

Hata için özür diliyor ve bunu tekrar olmayacağına söz veriyoruz.

Tom bir hata yaptığını biliyor.

Acele etmeyin, yoksa hata yapabilirsiniz.

Saatimde bir hata var.

Tom Mary'nin büyük bir hata yaptığını düşünüyor.

Tom'un bir hata yaptığını kabul edecek cesareti yoktu.

Sanırım hata olmadığından emin olmak için raporunu bir anadil konuşuruna baştan aşağı okutmalısın.

O beni hata yapmakla suçladı.

Açıkçası, bir hata yaptın.

Ben büyük bir hata yaptım.

Tom faturada bir hata yaptığını itiraf etti.

Tom'un İngilizcesi zaman zaman oldukça iyi görünsede, o sınırlarını biliyor gibi görünmüyor ve o bir hata yaptığında onu hatalı olduğuna ikna etmek imkansızdır.

John'un hata yapması olasıdır.

Tom ukulelesi ile hata yapmadan bir şarkı bile çalamıyor.

Tom Mary'yi hata yaptığına ikna edemedi.

Ben bir hata yaptım.

Bir hata yaptın.

O bir hata yaptı.

Hata yok.

Tom bir hata yaptı.

Hata yapma.

Tom çok hata yaptı.

Tom büyük bir hata yaptı.

Fatura bir hata içeriyor.

Neredeyse bir hata yaptım.

Ben çok hata yaparım.

Ciddi bir hata yaptım.

Herkes hata yapabilir.

Sık sık hata yaparım.

Tom sık sık hata yapar.

Ben dikkatsiz bir hata yaptım.

Bir hata yapmış olabilirim.

Biz bir hata yapmış olabiliriz.

O, ciddi bir hata yaptı.

Balina eti yemek hata mıdır?

Pek çok hata yaptın.

Onunla ilgili hata yok.

Bu hata için ben suçlanacağım.

Hata yapmaktan hoşlanmam.

Hata için o suçlanacak.

Hata için kim suçlanacak?

Hata için sen suçlanacaksın.

Testte ciddi bir hata yaptım.

Testte kötü bir hata yaptım.

O, bir hata yaptığını kabul etti.

Eğer bir hata bulursan, lütfen bir yorum bırak.

Böyle bir hata yapman aptalcaydı.

O, hata yapmaya eğilimlidir.

Hata için onu suçlamayın.

Umarım çok fazla hata yapmadım.

Onlar bir hata yapmış olmalılar.

"Herkes hata yapar..." "Bilhassa ahmaklar!"

Hata için onu suçlama.

Tom birkaç ciddi hata yaptı.