Turkish example sentences with "bunu"

Learn how to use bunu in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Bunu hiç kimse anlamıyor.

Benim için bunu taşıyacak mısın?

Bunu bilerek yaptın!

Bunu kasten yaptın!

Bunu senin için yapıyorum.

Gerçekten bunu mu demek istiyorsunuz?

Tom bunu duydu ve kızdı.

Eğer herhangi biri bunu yapabiliyorsa, sen de yapabilirsin.

Eğer herhangi biri bunu yapabiliyorsa, siz de yapabilirsiniz.

Evet, bunu bilerek yaptım.

Bunu yiyebilir miyim?

İçeriye girmek ve bunu daha fazla görüşmek için bir randevu al lütfen.

Bunu alacağım.

Ya sen ya da ben bunu yapmak zorundayız.

Genç adamlar tüm zorluklara rağmen bunu yapacaklarını söylediler.

Bunu az çok anlıyorum.

Soru şu: O bunu yapabilir mi yapamaz mı?

Lütfen bunu alır mısınız?

Lütfen bunu tartar mısınız?

Bunu bilmiyor muydun?

Bunu gizli tutmak niyetinde değildim.

O, kar etmek için bunu yaptı.

Bunu dışarı götürelim mi?

Hangisini tercih edersiniz? Bunu mu yoksa onu mu?

O şimdi eve geldi. Bunu bilmiyor muydunuz?

Ben, bunu Japonya'ya fakslamak istiyorum.

Bunu yapmanın kolay olacağını düşündüm.

Bunu kendi aramızda tutalım, olur mu?

Bunu iade etmek istiyorum.

Ne yazık ki, oyunu iptal etmek zorunda bırakıldık, ki bunu dört gözle bekliyorduk.

Bunu hayal bile edemiyorum.

Bunu güvenli bir yerde sakla. Ona kimsenin dokunmasını istemiyorum.

Bunu denemek istiyorum.

O, tarihte bunu yapan ilk adamdı.

"Bunu hiç düşünmedim, " dedi adam. Ne yapmalıyız?

Ondan özür dilemelisin ve bunu derhal yapmalısın.

Biz Paris'te fazladan iki hafta daha kaldık; ve bunu turistik yerleri gezerek geçirdik.

Evet, bunu kasıtlı yaptım.

Benim iznim olmadan bunu yapmamalıydın.

Bunu söylediğime pişmanım.

Minnettarlığımın bir ifadesi olarak bunu size sunabilir miyim?

Ben başından beri bunu biliyordum.

Bunu senin yerine yapmamı bekleme. O senin bebeğin.

Bunu sevmesen bile, yemelisin.

Lütfen bunu onarın.

Lütfen bunu aşağı çekmek için bana yardım edin.

Bunu herkes yapabilir, denedikleri sürece.

Tom bunu bilmiyordu.

Neden bunu yapman gerekiyor?

Benim iltifatlarım bunu mümkün kılan ellere.

Tom yarın Boston'a hareket edeceği için, bugün bunu ona vermek için son şansımız.

Tom'u ziyaret etmek istediğini söylüyorsun? Allah aşkına bunu neden yapmak istiyorsun?

Bunu yiyebilirmiyim?

Hata için özür diliyor ve bunu tekrar olmayacağına söz veriyoruz.

Köpeğim sizi ısırmayacak, siz bunu istemedikçe.

Tom bunu farklı bir şekilde görür.

" Şimdiye kadar tanıştığım en nazik kişisin." " Bunu herkese söyle. "

Tom bunu kasten yapmadı.

Bunu kabullenmek zorunda kalacaksın.

Tom bunu hatırlamalı.

Tom bunu Mary'den duydu.

Tom'un özür dilemek için çok fırsatı vardı, ama bunu yapmadı.

Tom her zaman Fuji Dağı'na çıkmak istemişti fakat şimdiye kadar, bunu yapmak için zaman bulamamıştı.

Bunu yapmak neredeyse imkansız.

Tom bunu neden yaptığımızı anlamıyor.

Tom bunu başarabileceğimizi sanmıyor.

Tom kesinlikle bunu yaşanacak daha iyi bir yer yapmak için yardım etti.

Tom bu sabah sana bunu vermek için geldi.

Tom bunu benim için aldı.

İnşallah Tom bunu okumaz.

Bu kitap çok pahalı. Benim bunu satın almaya gücüm yetmez.

Bunu gizli tutmalıyız.

Bunu daha önce yaptığın açık.

Bunu neden söylüyorsun?

Kocamın bir hatırası olarak lütfen bunu kabul edin.

Bunu bir sır olarak saklayalım.

Bu bir sır, bunu kendinize saklayın.

Zorla bunu yapmak için zorlandım.

Bunu yapabilmemin tek yolunun Tom'u bana yardım ettirmek olduğunu anladım.

Bunu hiç anlayamıyorum.

Tom'dan başkasının bunu almayı istemesi pek olası değil.

İnsanlar bunu anneme sık sık söyledi.

Tom eğlenmek için bunu yaptı.

Tom, bunu nasıl yapacağını bilmiyor.

Bunu kim inşa etti?

Bunu bir sır olarak saklayın.

Bunu kullanabilir miyim?

Bunu kim kırdı?

Bunu düşünün.

Bunu yapayım.

Evet, bunu biliyorum.

Bunu gördüm.

Lütfen bunu yapın.

Bunu deneyebilir miyim?

Lütfen bunu tamir edin.

Ben sadece bunu biliyorum.

Bunu kanıtlayabilir misin?

Lütfen bunu kopyalayın.

Bunu benim için taşı.

Bunu sevmiyorum.

Lütfen bunu açıklayın.

Also check out the following words: açelyalara, bakarlar, bankları, rahatlayarak, öldürüyorlar, çimlerden, açmış, yönde, ağaçlık, mesafededir.