Learn how to use çöp in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Polisten gizlenen Dima geceyi bir çöp bidonunda geçirdi.
Translate from Turkish to English
Bu otomobil bir çöp yığını.
Translate from Turkish to English
Çöp kutusuna çöpleri atarken kedi bizi korkuttu.
Translate from Turkish to English
Polisten saklandığı için, Dima geceyi bir çöp konteynerinde geçirdi.
Translate from Turkish to English
Çöp tenekesini incelediğini gördüğüm çocuk dört gündür bir şey yemediği söyledi.
Translate from Turkish to English
Vatandaşların ormana çöp dökmemeleri rica olunur.
Translate from Turkish to English
Çöp alanı nerede?
Translate from Turkish to English
Çöp toplayıcı, haftada üç kez gelir.
Translate from Turkish to English
Tom elma çekirdeğini çöp kutusuna fırlattı.
Translate from Turkish to English
Tom, çöp tenekesinin yanında bir silah buldu.
Translate from Turkish to English
Buraya çöp atmayın.
Translate from Turkish to English
O, çöp. Onu atın.
Translate from Turkish to English
Çöp boşaltma zamanıdır.
Translate from Turkish to English
Lütfen çöpünü dışarıdaki çöp kutularına koy.
Translate from Turkish to English
Dün çöp tenekesinden yemek yiyen bir adam gördüm.
Translate from Turkish to English
Nehrin uzak kıyısında bir sürü çöp var.
Translate from Turkish to English
Yarın çöp günü.
Translate from Turkish to English
Ne olduğunu biliyor musun? Çöp.
Translate from Turkish to English
Bu çöp.
Translate from Turkish to English
Okulda dört çöp kutusu vardır: kağıt için bir, plastik için bir ve cam ve metal için iki tane daha.
Translate from Turkish to English
Tom şiddetle çöp kutusunu tekmeledi.
Translate from Turkish to English
Tom çürük elmayı çöp kutusuna attı.
Translate from Turkish to English
Tom çöp tenekesine yarım yenmiş sandviçi attı.
Translate from Turkish to English
Tom çöp kutusuna uzandı ve buruşuk bir mektup çıkardı.
Translate from Turkish to English
Tom çöp tenekesine kapağı geri koydu.
Translate from Turkish to English
Tom çöp kutusunu boşalttı.
Translate from Turkish to English
Çöp teneken nerede?
Translate from Turkish to English
Tom mektubu çöp sepetine attı.
Translate from Turkish to English
Çöp kutularını dışarı koyduk.
Translate from Turkish to English
Planı çöp tenekesine at.
Translate from Turkish to English
Bahçeden çöp toplama.
Translate from Turkish to English
Çöp haşarat barındırır.
Translate from Turkish to English
Bu çöp korkunç kokuyor.
Translate from Turkish to English
Tom, çöp tenekesini tekmeledi.
Translate from Turkish to English
Çöp sepetinde garip, kötü kokulu kahverengi bir sıvı vardı.
Translate from Turkish to English
Bu plastik çöp torbası tehlikeli kimyasallar içermez.
Translate from Turkish to English
Onlar bu kentte haftada kaç kez çöp topluyorlar?
Translate from Turkish to English
Tom çöp kutusunun üzerine oturdu ve mızıkasını çaldı.
Translate from Turkish to English
Tom'un köpeği bizim çöp tenekesini devirdi.
Translate from Turkish to English
Pazartesi çöp günüdür.
Translate from Turkish to English
Şehirde her gün büyük miktarlarda çöp üretiliyor.
Translate from Turkish to English
Çöpleri çöp kutusuna atmayı unutma.
Translate from Turkish to English
Sokağa çöp atmamalısın.
Translate from Turkish to English
Çöp her yerdeydi.
Translate from Turkish to English
Her yerde çöp vardı.
Translate from Turkish to English
Bu, çöp.
Translate from Turkish to English
Hiç çöp torbası bulamıyorum.
Translate from Turkish to English
Ön bahçenize çöp döken kişi Tom değildi.
Translate from Turkish to English
Patlayıcılar bir çöp kutusunun içine saklanmıştı.
Translate from Turkish to English
Çöp kutusu boştu.
Translate from Turkish to English
Yerde çöp var.
Translate from Turkish to English
Yere çöp atmayın.
Translate from Turkish to English
Çöp öğütücüsü çok gürültülü.
Translate from Turkish to English
Tom çöp döküyordu.
Translate from Turkish to English
O, bodrumda büyük bir çöp tenekesi buldu.
Translate from Turkish to English
Çöp yığını Everest Dağı kadar büyük.
Translate from Turkish to English
Dan bir çöp poşetiyle Linda'yı boğarak öldürdü.
Translate from Turkish to English
Ülkede her gün tonlarca çöp üretilir.
Translate from Turkish to English
Yumurta kabuklarını organik çöp tenekesine atın.
Translate from Turkish to English
Tom çöp torbalarını mutfak lavabosunun altında tutar.
Translate from Turkish to English
Bizim tekerlekli çöp bidonumuz çalındı.
Translate from Turkish to English
Bu bir yığın çöp.
Translate from Turkish to English
Yiyecek çöplüklerde en büyük çöp kaynağıdır.
Translate from Turkish to English
Çöp!
Translate from Turkish to English
Eski bir çöp yığını şu anda arkeolojik bir hazinedir.
Translate from Turkish to English
Tom çiçekleri çöp tenekesine attı.
Translate from Turkish to English
Çöp boşaltmanın ABD'de gerekli olduğunu hatırlasan iyi olur.
Translate from Turkish to English
Bu yer bir çöp yığını.
Translate from Turkish to English
Tom bir çöp toplayıcısı.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'yi bir parça çöp gibi düşündü.
Translate from Turkish to English
Kafan bir çöp kutusu değildir.
Translate from Turkish to English
Bu gazetecilik değil; bu çöp.
Translate from Turkish to English
Onu çöp bacasına düşürdüm sonra da almayı unuttum.
Translate from Turkish to English
Tom'un bir çöp sıkıştırıcısı var.
Translate from Turkish to English
Çöp kutusundan silinmiş bir dosyayı geri getirmek mümkün mü?
Translate from Turkish to English
Çöp öğütücüsü dolu.
Translate from Turkish to English
Her şey çöp kutusuna gider.
Translate from Turkish to English
Kargalar sık sık çöp ararlar.
Translate from Turkish to English
Kargalar ekseriyetle çöp ararlar.
Translate from Turkish to English
Çöp kutusu kokuyor.
Translate from Turkish to English
Tom çöp kutusunu çöp yakma fırınına boşalttı.
Translate from Turkish to English
Tom çöp kutusunu çöp yakma fırınına boşalttı.
Translate from Turkish to English
Onun çöp suçu nedeniyle, o 10 saat toplum hizmeti yapmak zorunda kaldı.
Translate from Turkish to English
Tom çöp kutusuna tekme attı.
Translate from Turkish to English
Sen çöp kutularını çıkardın.
Translate from Turkish to English
Bir kasaba ne kadar eskiyse, o kadar çok çöp üretir.
Translate from Turkish to English
Bunun hepsi çöp.
Translate from Turkish to English
Tom tüm çöp tenekelerini kontrol etti.
Translate from Turkish to English
Polis cinayetlerin bulunduğu yere yakın bir çöp kutusunda ezilmiş iki cep telefonu buldu ve onların içerdikleri veriyi kullanmaya çalışıyor.
Translate from Turkish to English
Çöp kutusu boş.
Translate from Turkish to English
Kendime bir çöp öğütücü almak istiyorum.
Translate from Turkish to English
Senin çöp kutun alevler içinde yanıyor.
Translate from Turkish to English
Bu katıksız çöp.
Translate from Turkish to English
Çöp kutun nerede?
Translate from Turkish to English
Burada çok fazla çöp var.
Translate from Turkish to English
Fadıl, Dania'nın cesedini bir çöp kutusuna doldurdu.
Translate from Turkish to English
Şu an çöp gibi hissediyorum.
Translate from Turkish to English
Fadıl bodrumda çöp torbaları buldu.
Translate from Turkish to English
Fadıl çöp tenekesini evden çıkardı.
Translate from Turkish to English
Çöp torbası Fadıl'ın cesedi için yeterince büyüktü.
Translate from Turkish to English
Bunu çöp kutusuna atın.
Translate from Turkish to English