Learn how to use güzel in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Doğduğum yer olan Nagasaki, güzel bir liman kentidir.
Translate from Turkish to English
Güzel soru.
Translate from Turkish to English
Ev güzel.
Translate from Turkish to English
Dünya güzel bir gezegendir.
Translate from Turkish to English
YouTube güzel bir web sitesi değil.
Translate from Turkish to English
O çok güzel.
Translate from Turkish to English
O oldukça güzel söyledi.
Translate from Turkish to English
Onun böyle güzel bir teklifi reddetmesine şaşırdım.
Translate from Turkish to English
Ne güzel bir gökkuşağı!
Translate from Turkish to English
Tony'nin güzel bir sesi var.
Translate from Turkish to English
İsviçre, çok güzel bir ülkedir ve ziyaret edilmeye değerdir.
Translate from Turkish to English
Ukraynalı kızlar, dünyanın en güzel kızlarıdır.
Translate from Turkish to English
Gerçekten güzel koktu.
Translate from Turkish to English
Sahiden güzel koktu.
Translate from Turkish to English
Japonya güzel kentlerle doludur. Örneğin Kyoto ve Nara.
Translate from Turkish to English
Londra'da birçok güzel park vardır.
Translate from Turkish to English
Güzel bir gün.
Translate from Turkish to English
Ne güzel vuruş!
Translate from Turkish to English
Ne güzel bir gün batımı!
Translate from Turkish to English
Ne güzel bir bahçe.
Translate from Turkish to English
Ne güzel bir çiçek!
Translate from Turkish to English
O, bize güzel bir şapka gösterdi.
Translate from Turkish to English
Bu bayrak çok güzel.
Translate from Turkish to English
Neden cümleler? ... diye sorabilirsiniz. Güzel, çünkü cümleler daha ilgi çekicidir.
Translate from Turkish to English
Yarın hava güzel olur mu bilmiyorum, ama eğer yarın hava güzel olursa biz piknik yapacağız.
Translate from Turkish to English
Yarın hava güzel olur mu bilmiyorum, ama eğer yarın hava güzel olursa biz piknik yapacağız.
Translate from Turkish to English
Bahçe güzel sarı çiçeklerle doluydu.
Translate from Turkish to English
Okulda güzel sanatlar okuyor.
Translate from Turkish to English
Konuşması birçok güzel cümle içeriyordu.
Translate from Turkish to English
Japonya'da bir sürü güzel mekân var.
Translate from Turkish to English
O, annesi gibi güzel.
Translate from Turkish to English
Güzel, gece çok uzun, değil mi?
Translate from Turkish to English
Onun için ikisinin daha güzel oluşu çok önemliydi.
Translate from Turkish to English
Gazetede güzel bir kız var.
Translate from Turkish to English
Kahverengi saçın çok güzel olduğunu düşünüyor musun?
Translate from Turkish to English
Onlar bana çok sayıda güzel fotoğraf gösterdiler.
Translate from Turkish to English
Sonunda aklıma güzel bir fikir geldi.
Translate from Turkish to English
Kız kardeşim bana güzel bir oyuncak bebek yaptı.
Translate from Turkish to English
Resident Evil 4, hayatımda oynadığım en güzel oyunlardan biridir.
Translate from Turkish to English
Güzel bir manzaraydı.
Translate from Turkish to English
Japonya güzel manzarasıyla tanınır.
Translate from Turkish to English
Dünyadaki en güzel yer hangisidir?
Translate from Turkish to English
Kanada civarında bir yerde birkaç dönüm karla ilgili iki ulusun savaşta olduğunu ve bu güzel savaşa tüm Kanada'nın değdiğinden daha çok para harcadıklarını bilirsiniz.
Translate from Turkish to English
Ne güzel bir sürpriz!
Translate from Turkish to English
Floransa, İtalya'daki en güzel şehirdir.
Translate from Turkish to English
Sonbaharda ay gerçekten güzel.
Translate from Turkish to English
Estonyalı güzel bir bayanla evleneceğim.
Translate from Turkish to English
Libusza çok güzel ve akıllı bir kızdır. O yüzden ben de onun en iyi arkadaşıyım.
Translate from Turkish to English
Małgorzata'yı bir melek gibi seviyorum. Güzel yüzüne ve sarı saçlarına kurban olayım!
Translate from Turkish to English
Wienczysława, işyerindeki en güzel esmerdir.
Translate from Turkish to English
Bożena, güzel ötesi sarı saçlı bir kızdır. Ayrıca o, bizim okuldaki en güzel öğrencidir.
Translate from Turkish to English
Bożena, güzel ötesi sarı saçlı bir kızdır. Ayrıca o, bizim okuldaki en güzel öğrencidir.
Translate from Turkish to English
Jolanta, Bronisław'ın üniversitesinden gelen, çok güzel bir genç kızdır.
Translate from Turkish to English
Eşim Lidia güzel, akıllı bir bayandır.
Translate from Turkish to English
Łazarz'nın çocukları, anneleri Felicja'nın dünyadaki en güzel bayan olduğunu düşünüyorlar.
Translate from Turkish to English
Sydney'in güzel bir doğal limanı vardır.
Translate from Turkish to English
Yüksek yerlerde arkadaşlara sahip olmak güzel olmalı.
Translate from Turkish to English
Böyle güzel bir kız hiç görmedim.
Translate from Turkish to English
Estonyalı güzel bir kadınla evleneceğim.
Translate from Turkish to English
Benim ana dilim, annemin verdiği en güzel hediyedir.
Translate from Turkish to English
Litvanya güzel bir ülkedir.
Translate from Turkish to English
Güzel bir fırsatı tepmeyin.
Translate from Turkish to English
Ben daha önce böyle güzel bir kız hiç görmemiştim.
Translate from Turkish to English
Bu güzel resmi kim yaptı?
Translate from Turkish to English
Çaba güzel sonuçlar üretir.
Translate from Turkish to English
Yanı başımda güzel bir kız buldum.
Translate from Turkish to English
Havanın güzel olup olmayacağını merak ediyorum.
Translate from Turkish to English
Havanın güzel olacağını umuyorum.
Translate from Turkish to English
Tarz güzel, ama farklı bir renginiz var mı?
Translate from Turkish to English
O, asla güzel değil.
Translate from Turkish to English
Bahçe güzel çiçeklerle doluydu.
Translate from Turkish to English
Amcam her ne zaman gelse, o bizim için bazı güzel şeyler getirir.
Translate from Turkish to English
Ne kadar güzel olduğunu unutmuştum.
Translate from Turkish to English
Anne geçen Pazar bana güzel bir elbise aldı.
Translate from Turkish to English
Geçtiğimiz Pazar annem bana güzel bir elbise aldı.
Translate from Turkish to English
Gözlerin güzel bir kadınla karşılaştığında, onu çok şaşırt.
Translate from Turkish to English
Hiç kuşkusuz o bir güzel, ama onun hataları var.
Translate from Turkish to English
O, oyun için güzel bir önsöz yazdı.
Translate from Turkish to English
Güzel Fransızca lisanı kayboldu.
Translate from Turkish to English
Uçaktan bakıldığında, ada çok güzel görünüyor.
Translate from Turkish to English
Adanın güzel bir limanı var.
Translate from Turkish to English
O bir Japon kimonosunun içinde kesinlikle güzel görünüyor.
Translate from Turkish to English
Onun güzel olduğu doğrudur, ama bencil.
Translate from Turkish to English
O güzel bir T-shirt.
Translate from Turkish to English
Bu jöleler güzel.
Translate from Turkish to English
Tavus kuşu ( Inachis io ) güzel ve kolayca tanınabilen bir kelebektir.
Translate from Turkish to English
Tesadüfen güzel bir kıza rastladım.
Translate from Turkish to English
O, orada ne olduğu ile ilgili güzel bir açıklama yazdı.
Translate from Turkish to English
O güzel kız kim?
Translate from Turkish to English
O güzel görünümlü kızı tanıyor musunuz?
Translate from Turkish to English
O güzel kuş her gün ötmekten başka bir şey yapmadı.
Translate from Turkish to English
O güzel küçük kıza bakın.
Translate from Turkish to English
O güzel kız benim kız kardeşim.
Translate from Turkish to English
Biz güzel manzaraya bakarak ayakta durduk.
Translate from Turkish to English
Sakin olun. Ben her şeyin güzel olacağına sizi temin edebilirim.
Translate from Turkish to English
Hile çok güzel çalıştı.
Translate from Turkish to English
Mary son derece güzel bir kız.
Translate from Turkish to English
Onun bir tepenin üzerinde yer alan evinin güzel bir manzarası var.
Translate from Turkish to English
Tepenin üstünde güzel bir kilise duruyor.
Translate from Turkish to English
Japonya güzel şehirlerle doludur. Kyoto ve Nara, örneğin.
Translate from Turkish to English
Japonya'da çok sayıda güzel yerler vardır.
Translate from Turkish to English