Frases de ejemplo en Turco con "kardeşi"

Aprende a usar kardeşi en una frase en Turco. Más de 100 ejemplos cuidadosamente seleccionados.

Prueba la aplicación Mate para Mac

Traduce en Safari y otras aplicaciones de macOS con un clic.

probar gratis

Prueba la aplicación Mate para iOS

Traduce en Safari, Mail, PDFs y otras aplicaciones con un clic.

Prueba la extensión Mate para Chrome

Traducción con doble clic para todos los sitios web y subtítulos de Netflix.

Obtén Mate gratis

Prueba las aplicaciones Mate

Instálalo en Chrome (o cualquier otro navegador) en tu computadora y lee Internet como si no hubiera idiomas extranjeros.

Obtén Mate gratis

O, Taro'nun erkek kardeşi.
Translate from Turco to Español

Onun erkek kardeşi Kensaku şu an Brezilya'da.
Translate from Turco to Español

Onun üç tane erkek kardeşi var.
Translate from Turco to Español

Onun kız kardeşi ile ben iyi arkadaş olacağız.
Translate from Turco to Español

Jack kırdığı tabağı sakladı fakat küçük kız kardeşi onu gammazladı.
Translate from Turco to Español

O Pablo ile evleneceğini açıkça ilan ettiğinde, neredeyse büyük annesine kalp krizi geçirtecekti , halasının gözlerini yuvasından fırlattıracaktı fakat küçük kız kardeşi gururla baktı.
Translate from Turco to Español

O, kız kardeşi kadar hoştur.
Translate from Turco to Español

Juan'ın kız kardeşi Susan çok akıllı.
Translate from Turco to Español

Onun hiç kardeşi yok.
Translate from Turco to Español

İsa, Galilee Denizi boyunca geçerken, Simon ve kardeşi Andrew'in göle bir ağ attıklarını gördü.
Translate from Turco to Español

Erkek kardeşi sakardır, ama o usta bir cerrahtır.
Translate from Turco to Español

Tom ve kız kardeşi her ikisi de bu üniversitede öğrenciler.
Translate from Turco to Español

Tom ve erkek kardeşi yaklaşık aynı boyda.
Translate from Turco to Español

Cinderella'nın iki aşağılık üvey kız kardeşi vardı.
Translate from Turco to Español

George'un kız kardeşi bana biraz sandviç yaptı.
Translate from Turco to Español

Üç erkek kardeşi vardır.
Translate from Turco to Español

O beni erkek kardeşi ile tanıştırdı.
Translate from Turco to Español

Joan kız kardeşi kadar çekici.
Translate from Turco to Español

Tom Mary'nin küçük kız kardeşi ile nişanlıdır.
Translate from Turco to Español

Küçük kız kardeşi çok tatlı, değil mi?
Translate from Turco to Español

Tom kardeşi kadar iyi kayak yapabilir.
Translate from Turco to Español

O Tom'un erkek kardeşi olmalı.
Translate from Turco to Español

Oradaki erkek çocuk Tom'un erkek kardeşi olmalı.
Translate from Turco to Español

Tom'un kız kardeşi Mary şu an Boston'da.
Translate from Turco to Español

Tom genç kız kardeşi Mary ile bir odayı paylaştı.
Translate from Turco to Español

Mary Tom'un kız kardeşi.
Translate from Turco to Español

Tom bir odayı erkek kardeşi ile paylaştı.
Translate from Turco to Español

Tom'un Mary adında bir kız kardeşi var.
Translate from Turco to Español

Tom Mary'nin bir erkek kardeşi olduğunu bilmiyordu.
Translate from Turco to Español

Tom'un yaklaşık olarak senin yaşında bir kız kardeşi var.
Translate from Turco to Español

Tom'un Boston'da bir kız kardeşi var.
Translate from Turco to Español

Tom'un Fransızca konuşabilen bir kız kardeşi var.
Translate from Turco to Español

Tom'un tenis oynamayı seven bir kız kardeşi var.
Translate from Turco to Español

Onun kız kardeşi için kanını verdi.
Translate from Turco to Español

O, onu kız kardeşi için yaptı.
Translate from Turco to Español

Onun bir kız kardeşi yok.
Translate from Turco to Español

Mary ve kız kardeşi, hasta annelerine nöbetleşe baktılar.
Translate from Turco to Español

Ken ve erkek kardeşi birbirine çok benzer.
Translate from Turco to Español

Mike ve kız kardeşi Fransızca konuşabilirler fakat onlar Japonca konuşamazlar.
Translate from Turco to Español

Ann'in bir kız kardeşi yok.
Translate from Turco to Español

Ann'in hiç kız kardeşi yok.
Translate from Turco to Español

Andrew yaptığı ilk şey, kardeşi Simon bulmak ve onu anlatmaktı.
Translate from Turco to Español

Jane'i kız kardeşi ile karıştırmış olabilirsin.
Translate from Turco to Español

Jim kardeşi kadar sıkı çalışır.
Translate from Turco to Español

Mary, ben Joe'nun erkek kardeşi David.
Translate from Turco to Español

Tom'un bir kız kardeşi yok.
Translate from Turco to Español

Tom'un hiç erkek kardeşi ve kız kardeşi yok.
Translate from Turco to Español

Tom'un hiç erkek kardeşi ve kız kardeşi yok.
Translate from Turco to Español

Tom'un hiç erkek kardeşi yok.
Translate from Turco to Español

Onun hiç erkek kardeşi yok.
Translate from Turco to Español

Seiko'nun hiç kız kardeşi yok.
Translate from Turco to Español

Onun kız kardeşi genç görünüyor.
Translate from Turco to Español

Tom'un üç erkek kardeşi var.
Translate from Turco to Español

Onun Tokyo'da bir erkek kardeşi var.
Translate from Turco to Español

O çocuk, onun erkek kardeşi.
Translate from Turco to Español

Shinko'nun erkek kardeşi sekiz yaşındadır.
Translate from Turco to Español

Onun hiç erkek kardeşi var mı?
Translate from Turco to Español

Onun kız kardeşi bir doktor oldu.
Translate from Turco to Español

Tom Mary'nin erkek kardeşi olmalı.
Translate from Turco to Español

Onun kardeşi bana göre kötüydü.
Translate from Turco to Español

Onun kız kardeşi, gerçek bir güzelliktir.
Translate from Turco to Español

O, erkek kardeşi ile gurur duyuyordu.
Translate from Turco to Español

Annemin dört erkek kardeşi var.
Translate from Turco to Español

Onun erkek kardeşi iyi bir sürücüdür.
Translate from Turco to Español

Ann'i kız kardeşi sandım.
Translate from Turco to Español

Onun her iki kız kardeşi de güzeldir.
Translate from Turco to Español

Onun annesi ve kız kardeşi hastaydı.
Translate from Turco to Español

Bu John, bu da kardeşi.
Translate from Turco to Español

Kardeşi ondan daha sabırlıdır.
Translate from Turco to Español

Onun erkek kardeşi yoktu.
Translate from Turco to Español

Onun iki kız kardeşi var.
Translate from Turco to Español

O, onun kız kardeşi ile evlendi.
Translate from Turco to Español

Kardeşi çok çalışır.
Translate from Turco to Español

Onun erkek kardeşi çok çalışır.
Translate from Turco to Español

Ben onu onun erkek kardeşi sandım.
Translate from Turco to Español

Bir erkek ve iki kız kardeşi var.
Translate from Turco to Español

Erkek kardeşi kadar uzun değildir.
Translate from Turco to Español

Kısa süre sonra erkek kardeşi eve geldi.
Translate from Turco to Español

Tom'un avukat olan bir kız kardeşi var.
Translate from Turco to Español

Onun erkek kardeşi okula otobüsle gider.
Translate from Turco to Español

Erkek kardeşi her zaman TV izliyor.
Translate from Turco to Español

Kate kız kardeşi kadar büyüleyici.
Translate from Turco to Español

İki erkek kardeşi var; biri Osaka'da diğeri Kobe'de yaşıyor.
Translate from Turco to Español

Onun erkek kardeşi geçen ay öldü.
Translate from Turco to Español

Babam ve kız kardeşi marangozdur.
Translate from Turco to Español

Erkek kardeşi kadar hızlı yüzebilir.
Translate from Turco to Español

Erkek kardeşi Kensaku şimdi Brezilya'dadır.
Translate from Turco to Español

Erkek kardeşi çok yetenekli bir doktor.
Translate from Turco to Español

Sık sık kız kardeşi ile karıştırılır.
Translate from Turco to Español

O, kız kardeşi kadar güzel değil.
Translate from Turco to Español

Onun erkek kardeşi ünlü bir futbolcudur.
Translate from Turco to Español

Tam kız kardeşi kadar çekicidir.
Translate from Turco to Español

Tom'un mimar olan bir erkek kardeşi var.
Translate from Turco to Español

Kız kardeşi için bir sözlük aldı.
Translate from Turco to Español

Erkek kardeşi bir ticaret şirketinde çalışır.
Translate from Turco to Español

Onun kız kardeşi iyi bir aşçı gibi görünüyor.
Translate from Turco to Español

Babamın beş erkek ve kız kardeşi var.
Translate from Turco to Español

Kız kardeşi kadar çok çalışmaz.
Translate from Turco to Español

İki kız kardeşi var. Her ikisi de Kyoto'da yaşıyor.
Translate from Turco to Español

İki kız kardeşi var. Onlar Kyoto'da yaşıyor.
Translate from Turco to Español

Onun hiç erkek kardeşi ya da kız kardeşi yok.
Translate from Turco to Español

También echa un vistazo a las siguientes palabras: Elektronik, sigaradan, çıkan, duman, miktarı, hiç, fena, tanrım, görüyorum, Eve.