Japonya'ya gidip Mahjong'da Japonları yenmek istiyorum.
Translate from Turco to Español

Onun da gidip gitmeyeceğini ona sordum.
Translate from Turco to Español

Üniversiteye gidip geliyorum.
Translate from Turco to Español

Oturma odasında video oyunları oynarken annem bana onunla birlikte alışverişe gidip gitmeyeceğimi sordu.
Translate from Turco to Español

Urfa'ya gittiğimizde ise Yimpaş'ın marketine gidip bir şeyler alırdık.
Translate from Turco to Español

Üniversiteye gidip gitmeyeceğimize karar veremeyiz.
Translate from Turco to Español

Tom babasına sinemaya gidip gidemeyeceğini sordu.
Translate from Turco to Español

Tom, Mary'ye John'un sanat sergisine gidip gitmeyeceğini sordu.
Translate from Turco to Español

Tom üniversiteye gidip gitmemesi konusunda hâlâ emin değil.
Translate from Turco to Español

Tom Mary'ye gidip gitmeyeceğini sordu.
Translate from Turco to Español

Tom işe motosikletle gidip geliyor.
Translate from Turco to Español

Tom okula trenle gidip geliyor.
Translate from Turco to Español

Tom gidip gitmemesi gerektiğine karar veremiyor.
Translate from Turco to Español

Tom Mary'nin yarın onunla birlikte gidip gitmeyeceğini bilmiyor.
Translate from Turco to Español

Gidip tezahürat yapmak istiyorum.
Translate from Turco to Español

O, üniversiteye gidip gitmemesi gerektiğini bana sordu.
Translate from Turco to Español

Oraya gidip gitmeyeceğimize karar vermek sana kalmış.
Translate from Turco to Español

Niçin gidip bir film izlemiyoruz?
Translate from Turco to Español

Elinden geldiğince kısa sürede bunun hakkında gidip bir doktorla görüşmeni öneririm.
Translate from Turco to Español

Onun benimle birlikte oraya gidip gitmeyeceğini bilmiyorum.
Translate from Turco to Español

Ona ertesi gün oraya gidip gitmeyeceğini sordum.
Translate from Turco to Español

Gidip gitmeyeceğime karar veremiyorum.
Translate from Turco to Español

Gidip size bir fincan kahve getireceğim.
Translate from Turco to Español

Hoşunuza gidip gitmeyeceğini anlamak için bu şarabın tadın.
Translate from Turco to Español

Yarın gidip röntgen çektirmem gerekiyor.
Translate from Turco to Español

Taksiyle gidip geldi.
Translate from Turco to Español

Bankaya gidip parasını bozdurdu.
Translate from Turco to Español

Ona partiye gidip gidemeyeceğini sordum.
Translate from Turco to Español

Gidip gitmemek sana kalmış.
Translate from Turco to Español

Oraya gidip gidemeyeceğimi bilmiyorum.
Translate from Turco to Español

Tom gidip gitmeyeceğinden henüz emin değil.
Translate from Turco to Español

Gidip gitmeyeceğimiz havaya bağlı.
Translate from Turco to Español

Tom, Mary'nin partisine gidip gitmediğini söylemedi.
Translate from Turco to Español

Tom Mary'nin partisine gidip gitmeyeceğini söylemedi.
Translate from Turco to Español

Babam benim gidip o yeri görmemi istedi.
Translate from Turco to Español

Yarın onun evine gidip onu alacağım.
Translate from Turco to Español

Gidip onunla şahsen konuşsan daha iyi olur.
Translate from Turco to Español

Tom henüz gidip gidemeyeceğini bilmiyor.
Translate from Turco to Español

Partiye gidip gitmeyeceğimi bilmiyorum.
Translate from Turco to Español

Geçen hafta yaptığımız gibi gidip kör kütük sarhoş olalım.
Translate from Turco to Español

Gidip Tom'la konuşalım.
Translate from Turco to Español

Bir kütüphane görünce, gidip içindeki her şeyi okuyana kadar orada kalmayı dilemediğim olmamıştır.
Translate from Turco to Español

Ne zaman bir kütüphane görsem; gönlümden hep gidip içindeki her şeyi okuyana kadar orada kalmak geçer.
Translate from Turco to Español

Dün akşam gidip Tom'u gördün mü?
Translate from Turco to Español

"Bu haftadan itibaren havuz sezonu değil mi?" "Ah evet. O zaman gidip bir mayo almalıyım."
Translate from Turco to Español

Neden gidip bir film izlemeyelim?
Translate from Turco to Español

Tom'un hapishaneye gidip gitmediği umurumda değil.
Translate from Turco to Español

Tom'un gidip gitmediği umurumda değil.
Translate from Turco to Español

Yolculuğa aynı otobüsle gidip geldim.
Translate from Turco to Español

Kuşlar gidip gidip gizli gizli yumurtluyor.
Translate from Turco to Español

Kuşlar gidip gidip gizli gizli yumurtluyor.
Translate from Turco to Español

Bir kişiyi tanımak istersen gidip o kişiye direkt sor. En son sorma, olur mu?
Translate from Turco to Español

Gidip değiştirmeliyim.
Translate from Turco to Español

Birini öldürmeye, gidip ona fiziksel şiddet uygulamaya mı kalkardım?
Translate from Turco to Español

Hastaneye benden önce gidip ilaçların dozajının arttırılmasını tavsiye ettirmeyin.
Translate from Turco to Español

Gidip üstümü değiştireceğim.
Translate from Turco to Español

Çalışmak için Amerika'ya gidip gitmemenin benim için iyi olduğu yakında belirlenecek.
Translate from Turco to Español

Gidip saçımı yıkayacağım.
Translate from Turco to Español

Gidip gitmemen umurumda değil.
Translate from Turco to Español

Oraya zamanında gidip gidemeyeceğim yakında görülecek.
Translate from Turco to Español

Niçin sadece tekrar gidip ve Tom'la konuşmuyorsun?
Translate from Turco to Español

Neden bir şey söylüyorsun, sonra gidip başka bir şey yapıyorsun?
Translate from Turco to Español

Gidip değiştireceğim.
Translate from Turco to Español

Gidip temizleneceğim.
Translate from Turco to Español

Gidip Tom'u göreceğim.
Translate from Turco to Español

Gidip Tom'la konuşacağım.
Translate from Turco to Español

Şimdi gidip Tom'la konuşacağım.
Translate from Turco to Español

Gidip Tom'a anlatacağım.
Translate from Turco to Español

Şimdi gidip duş alacağım.
Translate from Turco to Español

Gidip Tom'a hazır olduğumuzu söyleyeceğim.
Translate from Turco to Español

Gidip bakacağım.
Translate from Turco to Español

Gidip Tom'la konuşmak istiyorum.
Translate from Turco to Español

Gidip oturacağım.
Translate from Turco to Español

Gidip Tom'u bulacağım.
Translate from Turco to Español

Gidip bunu yapacağım.
Translate from Turco to Español

Gidip Tom'u arayacağım.
Translate from Turco to Español

Gidip saklanmayacağım.
Translate from Turco to Español

Gidip onları alacağım.
Translate from Turco to Español

Senden onun hâlâ orada olup olmadığına gidip bakmanı istiyorum.
Translate from Turco to Español

Gidip Tom'u bulmam gerekiyor.
Translate from Turco to Español

Gidip Tom'u bulmalıyım.
Translate from Turco to Español

Gidip biraz yumurta almalıyım.
Translate from Turco to Español

Tom ve Mary Boston'a mı yoksa Şikago'ya mı gidip gitmeyecekleri konusunda anlaşamadılar.
Translate from Turco to Español

Birlikte gidip şarkı söyleyebiliriz.
Translate from Turco to Español

Birlikte gidip yemek yiyebiliriz.
Translate from Turco to Español

Tom'un Boston'a gidip gitmediğinden emin değilim.
Translate from Turco to Español

Benimle baloya gidip gitmeyeceğini merak ediyordum.
Translate from Turco to Español

Okula gidip gelirken Tom'un evinin yanından geçerim.
Translate from Turco to Español

Gidip Tom'u görmeliyiz.
Translate from Turco to Español

Senin için gidip onu alacağım.
Translate from Turco to Español

Bir yere gidip konuşabilir miyiz?
Translate from Turco to Español

Gidip de başka bir çocukla çıkmayacaktı, anlayabildiniz mi?
Translate from Turco to Español

Tom'a gidip söyleyeceğim.
Translate from Turco to Español

Odalarınıza gidip kapıları kilitlemenizi istiyorum.
Translate from Turco to Español

O neredeyse her gün nehre gidip balık avlıyor.
Translate from Turco to Español

Lüksemburg'a gidip yaşamak istiyorum!
Translate from Turco to Español

Odana gidip eşyalarını toplamanı istiyorum.
Translate from Turco to Español

Eve gidip uyumak istiyorum.
Translate from Turco to Español

Bütün yapmak istediğim eve gidip ağlamaktı.
Translate from Turco to Español

Gidip Tom'u alalım.
Translate from Turco to Español

Belki de gidip Tom'a yardım etmeliyim.
Translate from Turco to Español