O, 1941'de savaş başladığında Avrupa'dan evine döndü.
Translate from Turco to Español

Savaş patlak verdiğinde 1941'de Avrupa'dan evine döndü.
Translate from Turco to Español

Çeşitli farklı yollardan onun evine gidebilirsin.
Translate from Turco to Español

Onun evine gitme hakkında dikkatli olsan iyi olur.
Translate from Turco to Español

Evine gittim fakat evde değildi.
Translate from Turco to Español

Düğün gününde öğretmenimizin evine vardık.
Translate from Turco to Español

Niçin onun evine gittin?
Translate from Turco to Español

Beni evine davet etti.
Translate from Turco to Español

Arabayla istasyondan amcamın evine varmak yaklaşık sadece beş dakika aldı.
Translate from Turco to Español

Tom insanların evine girmesine izin vermez.
Translate from Turco to Español

İki polis bir hırsız tutukladı. Onlar onu Bayan Miller'in evine gizlice girerken yakaladı.
Translate from Turco to Español

Bay Kawabata her yıl evine bir mektup yazıyor.
Translate from Turco to Español

Tom öğle yemeği için her gün Mary'nin evine uğradı.
Translate from Turco to Español

Tom Mary'nin John'un evine gitmesi ve ona yardım etmesi gerektiğini düşünüyordu.
Translate from Turco to Español

Tom yürüyerek Kate'in evine gitti.
Translate from Turco to Español

Tom Mary'nin evine varmadan önce, o, 2.30'a kadar kapalıydı.
Translate from Turco to Español

O, evine giden on milin tamamını yürümek zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español

Tom tayfunun evine zarar vermesinden korkuyordu.
Translate from Turco to Español

Tom evine gidiyor.
Translate from Turco to Español

Tom köpeğini Mary'nin evine getirdi.
Translate from Turco to Español

Tom Mary'ye onun evine nasıl gideceğini sordu.
Translate from Turco to Español

Tom Mary'nin evine gitmedi mi?
Translate from Turco to Español

Tom öldükten sonra, Mary ebeveynlerinin evine geri döndü.
Translate from Turco to Español

George, savaştan bir kahraman olarak savaş evine geldi.
Translate from Turco to Español

Dün Tony'nin evine uğradım.
Translate from Turco to Español

Tom Mary'nin evine asla adım atmamış olmayı diledi.
Translate from Turco to Español

Tom evine giderken yemek için bir iki lokma atıştırmak istedi.
Translate from Turco to Español

Tom evine oldukça çok para harcadı.
Translate from Turco to Español

Dün onun evine uğradım.
Translate from Turco to Español

Tom sık sık işini evine getirir.
Translate from Turco to Español

Tom yeni evine bir servet harcamış olmalı.
Translate from Turco to Español

Tom evine geri döndü.
Translate from Turco to Español

Tom Mary'nin bu öğleden sonra evine uğrayabileceğini umuyor.
Translate from Turco to Español

Tom evine bir alarm sistemi yerleştirdi.
Translate from Turco to Español

Tom paketi Mary'nin evine zaten teslim etti.
Translate from Turco to Español

O, hastalığından dolayı evine hapsedildi.
Translate from Turco to Español

Tom evine yakın kısmi-zamanlı bir iş buldu.
Translate from Turco to Español

Tom Mary'nin evine girmesini istemiyordu.
Translate from Turco to Español

Tom Mary'nin evine girmeden önce ayakkabılarını çıkarmasını istedi.
Translate from Turco to Español

Sen küçük bir kızken sık sık Betty'nin evine çaya gittiğini hatırlıyorum.
Translate from Turco to Español

Keşke senin evine yakın yaşayabilsem.
Translate from Turco to Español

O, dışarı gittiğinde, onun evine göz kulak olmamı rica eder.
Translate from Turco to Español

Dün gece evine zorla girildi.
Translate from Turco to Español

Soyguncular onun evine zorla girdiler.
Translate from Turco to Español

Ebeveynlerimin evine gelmek ister misin?
Translate from Turco to Español

Tom evine bir oda ekledi.
Translate from Turco to Español

Lütfen işe giderken bu paketi Jones'ların evine bırak.
Translate from Turco to Español

Bob amcasının evine uğradı.
Translate from Turco to Español

O Laurie'nin evine bir ziyarette bulundu.
Translate from Turco to Español

Jiro kısa sürede evine vardı.
Translate from Turco to Español

Ben işe giderken, bu paketi Jones'ın evine bırakacağım.
Translate from Turco to Español

Tom Mary'nin evine girdi ve onun inci kolyesini çaldı.
Translate from Turco to Español

Tom Mary'nin evine gitmek için köprüyü geçti.
Translate from Turco to Español

Tom Mary'nin evine gitmek için nehri geçti.
Translate from Turco to Español

Tom Mary'nin evine nasıl gideceğini bilmiyor.
Translate from Turco to Español

Beni evine alabilir misin?
Translate from Turco to Español

Geçerken onun evine uğrayalım.
Translate from Turco to Español

O, beni evine davet etti.
Translate from Turco to Español

Çocuk, evine doğru koştu.
Translate from Turco to Español

Tom Mary'nin evine kadar yürüdü.
Translate from Turco to Español

Evine göndermesi için ona yalvardı.
Translate from Turco to Español

O, on aylık bir uzaklaşmadan sonra evine geri döndü.
Translate from Turco to Español

Buradan evine yürümek ne kadar sürer?
Translate from Turco to Español

O onun kendi evine gelmesini rica etti.
Translate from Turco to Español

O onun 2.30'da onun evine gelmesini istiyor.
Translate from Turco to Español

O onun evine gelmesini rica etti fakat o reddetti.
Translate from Turco to Español

Onu bulur bulmaz, onu senin evine getireceğim.
Translate from Turco to Español

Tom Mary'yi evine davet etti.
Translate from Turco to Español

Evine bir hırsız girdi.
Translate from Turco to Español

Keşke evine giderken bana uğrayabilsen.
Translate from Turco to Español

Senin evine yakın yaşamak istiyorum.
Translate from Turco to Español

Dağ evine doğru gittik.
Translate from Turco to Español

Amcamın evine hiç gitmedim.
Translate from Turco to Español

On yıldır evine ilk defa dönüyor.
Translate from Turco to Español

Tennessee'deki evine döndü.
Translate from Turco to Español

Tom'un evine nasıl gidileceğini biliyor musun?
Translate from Turco to Español

Onun evine giden yolu bana söyler misin?
Translate from Turco to Español

Yılda iki kez babamın evine giderim.
Translate from Turco to Español

Ne zaman onun evine gitsem, o dışarıda.
Translate from Turco to Español

Beni evine davet etmek için telefon etti.
Translate from Turco to Español

Dedemin evine hiç gitmedim.
Translate from Turco to Español

Patronum beni evine hiç davet etmedi.
Translate from Turco to Español

Akşam yemeği için Van Buren'in evine gittiler.
Translate from Turco to Español

Tom Mary'yi spor arabasıyla evine götürdü.
Translate from Turco to Español

Tom işten sonra evine uğramamı rica etti.
Translate from Turco to Español

Yarın onun evine gidip onu alacağım.
Translate from Turco to Español

Onun evine vardığında, o uyuyor olacak.
Translate from Turco to Español

Öğleden önce onun evine varacağımızı düşünüyor musun?
Translate from Turco to Español

İstasyondan evine kadar bir taksiye biner.
Translate from Turco to Español

Yeni evine yerleştin mi?
Translate from Turco to Español

Geçen hafta hırsızlar tarafından onun evine zorla girildi.
Translate from Turco to Español

O evine dönüyor.
Translate from Turco to Español

Yeni evine ne zaman taşınıyorsun?
Translate from Turco to Español

Onun evine giriyorum.
Translate from Turco to Español

Tom Mary'yi isteksizce evine kabul etti.
Translate from Turco to Español

Sanırım hepimiz Tom'un evine gitmeliyiz.
Translate from Turco to Español

Köpek, onun evine yaklaşmamı engelledi.
Translate from Turco to Español

Herhangi birinin evine benzemiyor.
Translate from Turco to Español

Para yetmeyince insan hırsızlık mı yapmalı, açlıktan ölmeli mi, yoksa aş evine mi gitmeli sen söyle?
Translate from Turco to Español

Her ne zaman istersem Tom'un evine gidebilirim.
Translate from Turco to Español

Sanırım Tom'un evine giden yolu biliyorsun.
Translate from Turco to Español