Turkish example sentences with "yatak"

Learn how to use yatak in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Bu ev yakında, iki yatak odası ve bir oturma odası var, ve dekorasyonu kötü değil; ayda 1500.
Translate from Turkish to English

Yatak yapılınca uyunur.
Translate from Turkish to English

Apartman dairesinin üç yatak odası var mı?
Translate from Turkish to English

Yatak odamda her şey siyah ve beyazdır.
Translate from Turkish to English

O üst kata yatak odasına gitti.
Translate from Turkish to English

Tom Boston'un varoşlarında üç yatak odalı bir evde yaşıyor.
Translate from Turkish to English

Yatak odaları üst kattadır.
Translate from Turkish to English

Tom yatak odasını yeniden dekore etmeyi planlıyor.
Translate from Turkish to English

Tom kendini yatak odasına kapadı.
Translate from Turkish to English

Onun yatak odası tam yukarıda.
Translate from Turkish to English

Tom'un yatak odası kapısı kapalıydı.
Translate from Turkish to English

Tom yatak odasındaki akvaryumda yüzen tropik balıklara bakarak oturdu.
Translate from Turkish to English

Tom tek yatak odalı bir apartmanda yaşadı.
Translate from Turkish to English

Tom'un yatak odasında büyük bir dolabı var.
Translate from Turkish to English

Tom yatak odası dolabını temizledi.
Translate from Turkish to English

Polisler Tom'un yatak odası penceresinin dışında herhangi bir ayak izi bulamadılar.
Translate from Turkish to English

Tom odasındaki yatak yapılmamıştı.
Translate from Turkish to English

Yatak odanı paylaştığın kıza ne oldu?
Translate from Turkish to English

Tom'un kendi yatak odası vardır.
Translate from Turkish to English

Üst katta dört yatak odamız var.
Translate from Turkish to English

Yatak odasında bir gürültü duydum.
Translate from Turkish to English

En büyük yatak odası güneye bakıyor.
Translate from Turkish to English

Bu yatak üstünde uyunmayacak kadar çok serttir.
Translate from Turkish to English

Yatak odamın penceresi için dantel perdeler aldım.
Translate from Turkish to English

O onun bağırdığını duydu, bu yüzden onun yatak odasına koştu.
Translate from Turkish to English

Bu yatak sağlam gözüküyor.
Translate from Turkish to English

Herhangi bir yatak hiç yatak olmamasından daha iyidir.
Translate from Turkish to English

Herhangi bir yatak hiç yatak olmamasından daha iyidir.
Translate from Turkish to English

Evde kendi yatak odam var.
Translate from Turkish to English

Yatak çok yer kaplar.
Translate from Turkish to English

Yatak odanda kimse yok.
Translate from Turkish to English

Kız kardeşimle bir yatak odasını paylaşıyorum.
Translate from Turkish to English

Üç yatak odalı bir evde yaşıyoruz.
Translate from Turkish to English

Sessizce yatak odama gittim.
Translate from Turkish to English

Dedim ki burası toplantı odası, yatak odası değil.
Translate from Turkish to English

Bir yatak odası ayırtmak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Bugün yatak odanı temizleyeceğim.
Translate from Turkish to English

Evde boş bir yatak odası var.
Translate from Turkish to English

Onun kendi yatak odasında hıçkırarak ağladığını duyabiliyordum.
Translate from Turkish to English

Yatak odasını temizlememe yardım eder misin?
Translate from Turkish to English

Başka bir yatak için odada yer yok.
Translate from Turkish to English

Yeni bir yatak alması için onu ikna ettim.
Translate from Turkish to English

Bu yatak soğuk.
Translate from Turkish to English

Bu yatak ağır.
Translate from Turkish to English

Benim kendi yatak odam var.
Translate from Turkish to English

Benim yatak odam örümceklerle dolu.
Translate from Turkish to English

Bu benim yatak odam.
Translate from Turkish to English

Onun kendine ait büyük bir yatak odası var.
Translate from Turkish to English

Misafir yatak odasını kiraya verdim.
Translate from Turkish to English

Yatak 120 euro!
Translate from Turkish to English

Evde kaç tane yatak var?
Translate from Turkish to English

Odamda iki tane yatak var.
Translate from Turkish to English

Yatak çok konforlu.
Translate from Turkish to English

Yatak çok rahat.
Translate from Turkish to English

Bu yatak uyumak için çok sert.
Translate from Turkish to English

Üç yatak odası, bir mutfak, bir yemek odası, bir oturma odası ve bir banyosu var.
Translate from Turkish to English

Yatak odan hariç her odayı temizledim.
Translate from Turkish to English

Bu, Tom'un yatak odası.
Translate from Turkish to English

Tom kendini yatak odasına kilitledi.
Translate from Turkish to English

Tom sessizce yatak odasına girdi.
Translate from Turkish to English

Tom'un Boston'da mütevazı iki yatak odalı bir evi var.
Translate from Turkish to English

Bu Tom'un yatak odası mı?
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary iki yataklı bir oda ayırttı fakat otele vardıklarında sadece bir yatak vardı.
Translate from Turkish to English

Tom yatak odası kapısını çarparak kapattı.
Translate from Turkish to English

Tom yatak odası kapısını sessizce kapattı.
Translate from Turkish to English

Tom yatak odası penceresinden dışarı atladı.
Translate from Turkish to English

Tom sözde yatak odasını temizliyor.
Translate from Turkish to English

Tom yatak odasına koştu ve kapıyı kapattı.
Translate from Turkish to English

Tom'un yatak odasında gitar çaldığını duyabiliyorum.
Translate from Turkish to English

Bu çok sert bir yatak.
Translate from Turkish to English

Yatak odanda bir tv var mı?
Translate from Turkish to English

Onlar evli olsalar bile ayrı yatak odalarında uyuyorlar.
Translate from Turkish to English

Yatak odasını hemen terk etmemi emretti.
Translate from Turkish to English

Yatak odam çok küçük.
Translate from Turkish to English

Tom yatak yanı lambasını kapattı.
Translate from Turkish to English

Evin bir yemek odası, bir yatak odası ve bir çalışma odası var.
Translate from Turkish to English

Tom yatak altına saklıyor.
Translate from Turkish to English

Tom'un evinin yalnızca tek yatak odası var.
Translate from Turkish to English

Evimin iki yatak odası var.
Translate from Turkish to English

O, yatak odasını erkek kardeşiyle paylaşmalıydı.
Translate from Turkish to English

Burası senin yatak odan.
Translate from Turkish to English

Tom yatak odasına geri döndü.
Translate from Turkish to English

Tom, bitişik yatak odasına baktı.
Translate from Turkish to English

Aimee yatak odasında giyiniyor.
Translate from Turkish to English

Hayalimdeki evin iki yatak odası var.
Translate from Turkish to English

Kapı, yatak odasına açılıyor.
Translate from Turkish to English

Tom yatak odasını düzeltti.
Translate from Turkish to English

Tom onun yatak odasına gitmememi söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom yatak odası pencerelerini açtı.
Translate from Turkish to English

Tom daha gençken bir yatak odasını erkek kardeşi ile paylaşmak zorunda kaldı.
Translate from Turkish to English

Yatak odamda bir masam yok.
Translate from Turkish to English

İstiyorsanız ekstra yatak odasında kalabilirsiniz.
Translate from Turkish to English

O yatak dışarıda havalandırılmalı.
Translate from Turkish to English

Kaldığım oteldeki yatak çok yumuşaktı.
Translate from Turkish to English

Tom yatak odasına gitti.
Translate from Turkish to English

Hemşireler yatak yaralarını önlemek için düzenli olarak hastayı çevirdi.
Translate from Turkish to English

Tom kendini yatak odasında kilitledi ve ışığı kapattı.
Translate from Turkish to English

Bu yumrulu yatak üzerinde uyuyamam.
Translate from Turkish to English

Bu çirkin sarı bana senin yatak çarşafı rengini hatırlatıyor.
Translate from Turkish to English

Yatak odan nerede?
Translate from Turkish to English

Tom'un yatak odası benimkinden daha temizdir.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: olur, 1941'de, savaş, başladığında, evine, döndü, toprak, Oturmalıyız, 2'yi, toplarsanız.