Turkish example sentences with "yalan"

Learn how to use yalan in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Yalan söyledim. Lütfen affet.

Anne ve baba çocuklarına yalan söylemenin yanlış olduğunu öğretir.

O, yalan söylediği için cezalandırıldı.

O, yalan söylediğini itiraf etti.

Oğlan belki ebeveynlerini mutlu etmek için yalan söyledi.

Yalan söylediğim için beni affet lütfen.

John gibi böylesine dürüst bir insan yalan söylemiş olamaz.

Onun yalan söylüyor olması mümkündür.

Nefes alışı kadar doğal şekilde yalan söyler.

O, bana bir yalan söyleyecek kadar çok ileri gitti.

O, yaşı hakkında yalan söylüyor.

Patronu gerçeği öğrendiğinde, yalan onun başını derde soktu.

Patronu gerçeği öğrendiğinde yalan onun başını belaya soktu.

O yalan söyleyen insanları hor görüyor.

Söylentinin kesin bir yalan olduğunu kanıtlandı.

Onun hikayesi bir yalan olamayacak kadar çok mantıksız.

Aslına bakarsan, yalan söyledim.

Öyle söylüyorsan, yalan söylüyorsun.

Şüpheli müfettişe bir yalan söyledi.

Onun hikayesi gerçek olamaz. O sık sık yalan söyler.

Onlar sadece protestoyu görmezden gelmediler, aynı zamanda basına yalan söylediler.

Ben istemeden yalan söyledim.

O, adamın bir yalan söylediğinden emindi.

Ben onun bir yalan söylediğinden şüpheleniyordum, ancak bana sürpriz olmadı.

O kolayca yalan söyledi.

Tom, yalan söyleyen insanları küçümsüyor.

Asla yalan söylemeyin.

Yalan söylemeyin.

Yalan söylemek iyi değildir.

Ben yalan söylemenin yanlış olduğunu düşünüyorum.

Yalan söylemek çok kötü bir alışkanlıktır.

Fred her zaman yalan söylüyor.

Onun yalan söylediği sonucuna varmada çok aceleci davrandım.

Tom yalan söyleyemeyecek kadar dürüst bir çocuktur.

Tom karısına yalan söyleyerek evliliğini mahvetti.

Tom sana Boston'da yaşadığı hakkında sana yalan söyledi.

Yalan söylüyorsun, değil mi?

Yalan söylemek yanlıştır.

Tom ve Mary birbirlerine asla yalan söylemediler.

Tom Mary'yi açık açık yalan söylemekle suçladı.

Yalan söylemek utanç verici.

Tom size yalan söylüyor.

Tom Mary yalan söylerken söyleyebileceğini düşünüyor.

Tom, her şey hakkında Mary'ye yalan söyledi.

Tom Mary'nin yalan söylediğini biliyor.

Tom ne kadar zengin olursa olsun herkese yalan söylemeye devam ediyor.

Tom'un Mary'nin yalan söylediğinden şüphelenmek için bir nedeni yoktu.

Tom yalan söylemekten hiçbir vicdan azabı çekmiyordu.

Tom'un Mary'nin yalan söylediğine dair bir önsezisi vardı.

Tom Mary'ye yalan söylemek istemiyor.

Ona güvenilemez çünkü sık sık yalan söylüyor.

Tom Mary'ye yalan söylemeyi sürdüremedi.O sadece ona gerçeği söylemek zorunda olduğunu hissetti.

Tom ve Mary birbirine sürekli yalan söyler.

Tom neredeyse Mary'ye hiç yalan söylemez.

Gerçek bir yalan söylemiş olmamdır.

Onun asla yalan söylemediğine inanıyorum.

O yalan söyleyecek son kişidir.

O, asla yalan söylemez.

O, yalan söyleyecek son kişidir.

Naomi'ye inanmıyorum. Sanırım o yalan söylüyor.

Jack asla yalan söylemediğini söyledi fakat yalan söylüyordu.

Jack asla yalan söylemediğini söyledi fakat yalan söylüyordu.

Tom'un olanlar hakkında yüzüme karşı yalan söylediğine inanamıyorum.

Tom Mary'ye inanmıyor. Onun yalan söylediğini düşünüyor.

O yalan söylüyor.

Yalan söylüyorsun.

O asla yalan söylemez.

O bize yalan söyledi.

Neden yalan söylüyorsun?

O yalan söylemekten nefret ediyordu.

O yalan söylemez.

O bize bir yalan söyledi.

Birisi yalan söylüyor.

Tom, Mary'ye yalan söyledi.

Sana yalan söyleyemem.

O benim yüzüme yalan söyledi.

Bana yalan söylüyorsun.

O yalan söylüyor gibi görünüyor.

O yalan söyleme eğilimindedir.

Onun yaşı hakkında yalan söyledi.

Belli ki yalan söylüyor.

Asla tekrar yalan söyleme.

O bir yalan söylemiş olabilir.

Niçin insanlar yalan söylerler.

Tom, yalan söylediğini düşünüyor.

O, yalan söylemiş olamaz.

O bir yalan söylemiş olmalı.

Tom Mary'nin yalan söylediğini düşünüyor.

Bana asla tekrar yalan söyleme.

Biz onun yalan söylediğinden şüphelendik.

Gerçek onun yalan söylemesidir.

Onun yalan söylediği açık.

Sen bana yalan söyledin, değil mi?

Ben onun yalan söylediğinden şüpheliyim.

O yalan söylemiş olamaz.

O bana yalan söylemiş olabilir.

Ne zaman yalan söyleyebiliriz?

Artık yalan söylemek istemiyorum.

O, bir yalan söylemiş gibi görünüyor.

O bana yalan söylemememi söyledi.

Tom yaşı hakkında sık sık yalan söyler.

Also check out the following words: Mutaz, hesabımın, askıya, alındığını, ağlama, görürseniz, düzeltin, kardeşin, adresim, parçasına.