Babam üniversiteye devam etmeme izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom onun gitmesine izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom çocuklarının elektrikli aletlerini kullanmasına izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom onun olmasına asla izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

O, onun içeri girmesine izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin içeri girmesine izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

O, ona bir hediye vermezdi.
Translate from Turkish to English

O, arabasını sürmeme izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Emir vermezdi.
Translate from Turkish to English

Ona günün belirli bir saatini vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom bana herhangi bir detay vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin onu korumasına izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Ebeveynlerim erkeklerle dışarı çıkmama izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Mary bizimle gitmeseydi Tom bizim gitmemize izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom buna asla izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom ona asla izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Babam onu yapmama asla izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Ebeveynlerim seninle Boston'a gitmeme asla izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Hiçbir şey bana daha büyük bir zevk vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom kimsenin odasına girmesine izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom kimsenin kendisine yardım etmesine izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom sana asla zarar vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin onu yapmasına izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

O sana bir şey vermezdi.
Translate from Turkish to English

Ebeveynlerim bana çıkmak istediğim kişiyle çıkmama izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom onun olmasına izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom odasına girmeme izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Babam arkadaşlarımı görmeme izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom asla bunun olmasına izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Bu önemli bir şey olmasaydı Tom bunu bana vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom onu yapmama izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom kimseye zarar vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom gitmeme izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Eğer önemli bir şey olmasaydı,Tom bunu bana vermezdi.
Translate from Turkish to English

Gururu böylesine ahlaksız bir şey yapmasına izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom asla Mary'ye zarar vermezdi.
Translate from Turkish to English

Ne olursa olsun odaya girmesine izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom buna izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Babam senin gibi biriyle çıkmama asla izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Ebeveynlerim senin yaşındayken onu yapmama izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

O, kimsenin bizi ayırmasına izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Ailem onu yapmama asla izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom kimsenin onun için bir şey yapmasına izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Ölüm olmasaydı hiç kimse hayata değer vermezdi. Bunun için bir isim bile bulamayabiliriz.
Translate from Turkish to English

Tom asla kimseye zarar vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom onu yapmamana izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Leyla evinde kimseye izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom evinde kimseye izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin bir şey yapmasına izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin Tom'un arabasını sürmesine izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin, onun arabasını sürmesine izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin eve girmesine izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin araba sürmesine izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin gitmesine izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin araba kullanmasına izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom onu yapmama asla izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin onu yapmasına asla izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin pasaport fotoğrafını görmesine izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Annem lisede bir tane giymeme izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Kimse bana ödünç para vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary bunu yapmasına izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin bunu yapmasına izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom bunu yapmamıza izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin şarkı söylemesine izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom şarkı söylememe izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom şarkı söylememize izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Bunu yapmak zarar vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom bana ihtiyacım olanı vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom bana istediğimi vermezdi.
Translate from Turkish to English

Bunu yapmak kesinlikle zarar vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom gitmemize izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom ödememe izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom konuşmama izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom araba sürmeme izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Ton araba sürmene izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye yardım etmemize izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin araba sürmesine asla izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom senin araba sürmene izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom bir şey söylememe izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin herhangi bir yere gitmesine izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom, siz arkadaşların bunu yapmasına izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye yardım etmeme izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom bana Fransızca konuşmam için izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin yanına oturmasına izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom, grubuyla şarkı söylememize izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom, sorularımın hiçbirine cevap vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom sana hiçbir şey olmasına izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin grubuyla şarkı söylemesine izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom oraya tek başına gitmenize izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom'a sarılmaya çalışırdım, ama bana izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Araba sürmek isterdim ama Tom bana izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom evde kimseye izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom kimseye Mary için bir şey yapmasına izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom asla araba sürmeme izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom bana cevap vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom odasına hiç kimsenin girmesine izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom evine hiç kimsenin girmesine izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Ailem, daha gençken bunu yapmama izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom seninle konuşmama izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin eve girmesine izin vermezdi.
Translate from Turkish to English

Tom bunu yapmana izin vermezdi.
Translate from Turkish to English