Turkish example sentences with "verici"

Learn how to use verici in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Sürüşünüz kesinlikle utanç verici.
Translate from Turkish to English

Sen bir kan verici olamazsın.
Translate from Turkish to English

Futbol heyecan verici bir oyundur.
Translate from Turkish to English

Futbol heyecan verici bir spordur.
Translate from Turkish to English

İngiltere'deki ayaklanma dehşet verici.
Translate from Turkish to English

1880 yılının seçim kampanyası heyecan verici değildi.
Translate from Turkish to English

Oyunların hiçbiri heyecan verici değil.
Translate from Turkish to English

Ne kadar utanç verici!
Translate from Turkish to English

Biz tema parkında heyecan verici bir zaman geçirdik.
Translate from Turkish to English

Uzay yarışı tarihte heyecan verici bir dönemdi.
Translate from Turkish to English

Onun konuşkanlığı rahatsızlık verici.
Translate from Turkish to English

Yalan söylemek utanç verici.
Translate from Turkish to English

Ben dün izlediğim gibi öylesine heyecan verici bir ragbi maçı görmemiştim.
Translate from Turkish to English

Tom onların ayrılığının ne kadar acı verici olduğunu hatırlamadan Mary'yi düşünemedi.
Translate from Turkish to English

Tom ızdırap verici ağrı içindeydi.
Translate from Turkish to English

O, şimdi en umut verici yazarlardan biri olarak tanınmaktadır.
Translate from Turkish to English

Tom onun ne kadar heyecan verici olduğunu anlatamaz.
Translate from Turkish to English

Çok heyecan verici.
Translate from Turkish to English

Bu film heyecan verici.
Translate from Turkish to English

O heyecan verici bir oyun.
Translate from Turkish to English

O neşeli bir verici.
Translate from Turkish to English

Ben heyecan verici bir hikaye okudum.
Translate from Turkish to English

Oyun heyecan verici oldu.
Translate from Turkish to English

Roman çok heyecan verici.
Translate from Turkish to English

O çok heyecan verici bir oyundu.
Translate from Turkish to English

O, umut verici genç bir adamdır.
Translate from Turkish to English

Oyunu çok heyecan verici buldum.
Translate from Turkish to English

Film yapımı heyecan verici bir iştir.
Translate from Turkish to English

Buz hokeyi heyecan verici bir spordur.
Translate from Turkish to English

O, bize çok heyecan verici bir macera hikayesi anlattı.
Translate from Turkish to English

Bu okuduğum en heyecan verici kitaptı.
Translate from Turkish to English

Bu duyduğum en heyecan verici hikayeydi.
Translate from Turkish to English

Onlar heyecan verici bir oyun oynadılar.
Translate from Turkish to English

Bu yaz transfer piyasası her zamankinden daha heyecan verici olacak.
Translate from Turkish to English

Onun utanç verici bir biçimde davrandıklarını söylediler.
Translate from Turkish to English

Yılın heyecan verici bir zamanıdır.
Translate from Turkish to English

Bir ata binmek gerçekten heyecan verici.
Translate from Turkish to English

Final maçı çok heyecan verici değildi.
Translate from Turkish to English

Oyun gittikçe daha heyecan verici oldu.
Translate from Turkish to English

Ormandaki sessizlik huzur verici.
Translate from Turkish to English

Hikaye gittikçe heyecan verici oldu.
Translate from Turkish to English

Çok heyecan verici! Tekrar gitmek istiyorum.
Translate from Turkish to English

Heyecan verici bir hikayeydi ve o onu iyi anlattı.
Translate from Turkish to English

Televizyonda heyecan verici bir oyun izleyerek oturdum.
Translate from Turkish to English

Geçen cumartesi heyecan verici bir beyzbol oyunu izledim.
Translate from Turkish to English

Umut verici görünen her şeyi takip edin.
Translate from Turkish to English

Bu utanç verici.
Translate from Turkish to English

O dehşet verici.
Translate from Turkish to English

Bu dehşet verici.
Translate from Turkish to English

O utanç verici.
Translate from Turkish to English

O heyecan verici görünüyor.
Translate from Turkish to English

Bu eğlenceli ve heyecan verici.
Translate from Turkish to English

O çok heyecan verici.
Translate from Turkish to English

Bu çok heyecan verici.
Translate from Turkish to English

Tom bir verici.
Translate from Turkish to English

Heyecan verici miydi?
Translate from Turkish to English

Bu heyecan verici haber.
Translate from Turkish to English

Parayla satın alınmayan bir sevgi evrendeki en mutluluk verici şey değil midir?
Translate from Turkish to English

O acı verici görünüyor.
Translate from Turkish to English

Bu çok acı verici.
Translate from Turkish to English

Çok utanç verici.
Translate from Turkish to English

Gerçekten acı verici.
Translate from Turkish to English

Gerçekten heyecan verici.
Translate from Turkish to English

Bu heyecan verici değil mi?
Translate from Turkish to English

Heyecan verici değil mi?
Translate from Turkish to English

Heyecan verici mi?
Translate from Turkish to English

Bu heyecan verici.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary heyecan verici bir şey keşfettiler.
Translate from Turkish to English

Bu, hayatımdaki en utanç verici andı.
Translate from Turkish to English

Onun çok heyecan verici olacağını hiç düşünmedim.
Translate from Turkish to English

Okyanus araştırmasının geleceğini onun geçmişiyle tahmin edeceksek birçok heyecan verici keşifleri elbette dört gözle bekleriz.
Translate from Turkish to English

Biraz oldukça heyecan verici haberim var.
Translate from Turkish to English

Cesaret verici bir haberimiz var.
Translate from Turkish to English

Gerçekten çok heyecan verici.
Translate from Turkish to English

Bu heyecan verici olacak.
Translate from Turkish to English

Bu utanç verici oluyor.
Translate from Turkish to English

Bu utanç verici olur.
Translate from Turkish to English

Bu heyecan verici olur.
Translate from Turkish to English

Bu utanç verici olacak.
Translate from Turkish to English

Bu son derece utanç verici.
Translate from Turkish to English

Endişe verici bir sessizlik vardı.
Translate from Turkish to English

Avrupa'ya gitmek çok heyecan verici ama aynı zamanda korkutucu.
Translate from Turkish to English

Başka ülkelerin işgali utanç verici bir etkinliktir.
Translate from Turkish to English

Arı sokması çok acı verici olabilir.
Translate from Turkish to English

Dedektiflik hikayelerini hep baştan sona okurum, çok heyecan verici!
Translate from Turkish to English

Bütün bunlar çok endişe verici.
Translate from Turkish to English

Bu hikaye ilginç, eğlenceli ve hatta heyecan verici.
Translate from Turkish to English

Bu keder verici.
Translate from Turkish to English

Ve vurmadım. Vuramadım... Son anda, söylemesi utanç verici... Vuracak cesaretim yoktu.
Translate from Turkish to English

Heyecan verici görünüyor.
Translate from Turkish to English

Yer utanç verici bir biçimde bakımsızdı.
Translate from Turkish to English

Bu, demokrasi ve insan hakları açısından üzüntü verici.
Translate from Turkish to English

Bu kesinlikle heyecan verici.
Translate from Turkish to English

Onurlu bir ölüm utanç verici bir yaşamdan daha iyidir.
Translate from Turkish to English

O, çok umut verici genç bir adamdır.
Translate from Turkish to English

Her ikisi de şaşırtıcı ve hayret verici.
Translate from Turkish to English

Çok heyecan verici geliyor.
Translate from Turkish to English

Bu çok endişe verici.
Translate from Turkish to English

Tatlı yiyememek oldukça acı verici bir şey.
Translate from Turkish to English

İtalyan Amerikalılar İtalyanca konuşmadıkları için ünlüler. Gerçekten utanç verici!
Translate from Turkish to English

New York, Chicago ve Boston gibi heyecan verici şehirleri ziyaret etmekten zevk alıyorum.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: Sporu, rekabet, zevk, yapıyorum, Japonca, konuşamıyorum, birkaç, kişi, vaktinde, geldi.