Verdiğim sinyale cevap verdi.
Translate from Turkish to English

O, sözlüğümü verdiğim kişidir.
Translate from Turkish to English

Ona verdiğim bir arabası var.
Translate from Turkish to English

Parayı ona verdiğim için beni enayi yerine koydu.
Translate from Turkish to English

O benim verdiğim bir arabaya sahip.
Translate from Turkish to English

Birkaç gün önce sana ödünç verdiğim kitabı iade etmeni istiyorum.
Translate from Turkish to English

Sana verdiğim kitabı okudun mu?
Translate from Turkish to English

O zaman verdiğim söz hâlâ geçerli.
Translate from Turkish to English

Verdiğim sözleri tutmak isterim.
Translate from Turkish to English

Sana ödünç verdiğim kitaba ne oldu?
Translate from Turkish to English

Tom'a daha önce Mary'ye verdiğim aynı nasihatı verdim.
Translate from Turkish to English

Bana doğru gelenler sorulan sorulara verdiğim yazılı cevaplardı.
Translate from Turkish to English

Bana verdiğim sözleri tutmamda yardım eder misiniz?
Translate from Turkish to English

Sana bu kadar sıkıntı verdiğim için özür dilerim.
Translate from Turkish to English

Aynen yapmaya söz verdiğim şeyi yaptım.
Translate from Turkish to English

Onu sana verdiğim adrese gönder.
Translate from Turkish to English

Tom ona verdiğim parayla istediği her şeyi yapabilir.
Translate from Turkish to English

Söz verdiğim için artık size yalan söyleyemem.
Translate from Turkish to English

Sözünden dönenlere verdiğim hiçbir söz geçerli değil.
Translate from Turkish to English

Söz verdiğim konu neydi?
Translate from Turkish to English

Sana verdiğim notlar hâlâ sende mi?
Translate from Turkish to English

Sana verdiğim sözü tutacağım.
Translate from Turkish to English

Sana verdiğim sözleri tutmadım mı?
Translate from Turkish to English

"Sana verdiğim paraya ne oldu?" "Onu harcadım."
Translate from Turkish to English

Al, söz verdiğim gibi, işte çikolatalı pasta.
Translate from Turkish to English

Ona verdiğim para miktarı, 10.000 doları buluyor.
Translate from Turkish to English

İstemeden de olsa sebebiyet verdiğim bu durum için üzgünüm.
Translate from Turkish to English

Tom ona ödünç verdiğim parayı iyi kullandı.
Translate from Turkish to English

Sana verdiğim bilgilere göre, hangi hikaye ile gelirdin?
Translate from Turkish to English

Sana verdiğim o kitabı okudun mu?
Translate from Turkish to English

Sana verdiğim şeyi seveceğini umuyorum.
Translate from Turkish to English

Sana az önce verdiğim yeni kalemi neden kullanmıyorsun?
Translate from Turkish to English

Söz verdiğim şey bu.
Translate from Turkish to English

Köpek ona verdiğim kemiği yedi.
Translate from Turkish to English

Lütfen postalamak için sana verdiğim mektuplara pul yapıştırmayı unutma.
Translate from Turkish to English

Sana verdiğim şu yüzükleri neden takmıyorsun?
Translate from Turkish to English

Tom ona verdiğim kravatı takıyor.
Translate from Turkish to English

O meclis üyesi senin verdiğim karar yüzünden öldü.
Translate from Turkish to English

Sana verdiğim o saate hâlâ sahip misin?
Translate from Turkish to English

Tom'un ona verdiğim hediyeyi sevdiğini gerçekten düşünüyor musun?
Translate from Turkish to English

Ben verdiğim sözü tuttum.
Translate from Turkish to English

Sana verdiğim numarayı ara.
Translate from Turkish to English

O sana verdiğim kemer mi?
Translate from Turkish to English

Emir verdiğim zaman, uygulanmasını istiyorum!
Translate from Turkish to English

Ben onun için yapmaya söz verdiğim şeyi yaptım.
Translate from Turkish to English

Tom ona verdiğim hiçbir şeyi yemeyecek.
Translate from Turkish to English

Tom hâlâ ona ödünç verdiğim kitaba sahip.
Translate from Turkish to English

Sana geçen hafta ödünç verdiğim kitabı bitirdin mi?
Translate from Turkish to English

Size geçen hafta ödünç verdiğim kitabı bitirdiniz mi?
Translate from Turkish to English

Ona verdiğim sözümü tuttum.
Translate from Turkish to English

Onun için verdiğim sözümü tuttum.
Translate from Turkish to English

Ona verdiğim sözü tuttum.
Translate from Turkish to English

Ona söz verdiğim şeyi yaptım.
Translate from Turkish to English

Tom'un ona verdiğim yeni gömleği giyip giymeyeceğini öğrenmek istiyorum.
Translate from Turkish to English

Tom benim yerimde olsa benim verdiğim aynı kararı verirdi.
Translate from Turkish to English

Tom ona verdiğim elmayı hevesle yedi.
Translate from Turkish to English

Tom ona ödünç verdiğim kitapları geri getirmeye söz verdi.
Translate from Turkish to English

O, ona verdiğim tüm parayı harcadı.
Translate from Turkish to English

O hâlâ ona ödünç verdiğim parayı bana vermedi.
Translate from Turkish to English

Borç verdiğim insanlar asla bana geri ödeme yapmıyorlar.
Translate from Turkish to English

O şimdiye kadar sana verdiğim ilk şey.
Translate from Turkish to English

Benim sipariş verdiğim bu değil.
Translate from Turkish to English

O geldiğinde söz verdiğim parayı ödeyeceğim.
Translate from Turkish to English

Sana verdiğim o kağıt paçasında yazılı şeyi okumanı öneriyorum.
Translate from Turkish to English

Ne zaman sana ödünç verdiğim parayı geri ödeyeceksin?
Translate from Turkish to English

Sanırım sana verdiğim şey yeterli.
Translate from Turkish to English

Onlara zarar verdiğim için üzgünüm.
Translate from Turkish to English

Ona zarar verdiğim için üzgünüm.
Translate from Turkish to English

Keşke Tom ona verdiğim şeyi şikayet etmeden yese.
Translate from Turkish to English

Sana verdiğim tüm acı için üzgünüm.
Translate from Turkish to English

Sana verdiğim paraya ne oldu?
Translate from Turkish to English

O, anahtarı verdiğim arkadaştır.
Translate from Turkish to English

Sana ödünç verdiğim makası bana geri vermeyi planladığında bilmek istiyorum.
Translate from Turkish to English

Sana söz verdiğim 3000 dolara güvenebilirsin.
Translate from Turkish to English

Geçen gün sana ödünç verdiğim kitabı okumayı bitirdin mi?
Translate from Turkish to English

Sana verdiğim tüm paraya ne oldu?
Translate from Turkish to English

Bu, bir sözlük verdiğim kişidir.
Translate from Turkish to English

Eğer işler kontrolden çıkarsa beni dün sana verdiğim numaradan aramalısın.
Translate from Turkish to English

Sana verdiğim gitara ne oldu?
Translate from Turkish to English

Sana ödünç verdiğim kameraya ne oldu?
Translate from Turkish to English

Sana linkini verdiğim online sözlüğü kullanıyor musun?
Translate from Turkish to English

Bu arada, sana ödünç verdiğim paraya ne oldu?
Translate from Turkish to English

Tom ona verdiğim paranın çoğunu zaten harcadığından eminim.
Translate from Turkish to English

Tom'un ona ödünç verdiğim bıçağı kullanması gerekmiyordu.
Translate from Turkish to English

Sana verdiğim bileziği neden takmıyorsun?
Translate from Turkish to English

"Ben size zarar verdiğim için üzgünüm." "Özür dileme. Sen yanlış bir şey, yapmadım, Tom."
Translate from Turkish to English

E-postana geç cevap verdiğim için üzgünüm.
Translate from Turkish to English

Bu, anahtarı verdiğim arkadaş.
Translate from Turkish to English

Henüz zarar verdiğim bütün insanlardan özür dilemedim.
Translate from Turkish to English

Tom, ona verdiğim şeyle ne isterse yapabilir.
Translate from Turkish to English

Bu değer verdiğim tek şey.
Translate from Turkish to English

Adın sana daha önce verdiğim isimler listesinde miydi?
Translate from Turkish to English

Tom'a oy verdiğim için çok üzgünüm.
Translate from Turkish to English

Bana yardım etmene izin verdiğim için Tom sinirli.
Translate from Turkish to English

Tom'a verdiğim ayakkabılar onun için fazla küçüktü.
Translate from Turkish to English

Eski bisikletimi verdiğim kişi Tom'dur.
Translate from Turkish to English

Sami'ye verdiğim ayakkabılar onun için fazla küçüktü.
Translate from Turkish to English

Ya Tom ona verdiğim hediyeyi beğenmezse?
Translate from Turkish to English

Tom ona ödünç verdiğim paranın geri kalanını istiyor.
Translate from Turkish to English

Sana verdiğim o bisiklet hala sende mi?
Translate from Turkish to English

Sana verdiğim o bisiklete hala sahip misin?
Translate from Turkish to English