Turkish example sentences with "tutmak"

Learn how to use tutmak in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Doğum gününde dilek tutmak bir Amerikan geleneğidir.
Translate from Turkish to English

Lojban'ın geliştirilmesinde, dili ilk aşamasından beri tarafsız tutmak için çabalar tutarlı olarak yapılmıştır.
Translate from Turkish to English

Bunu gizli tutmak niyetinde değildim.
Translate from Turkish to English

Birisi fark edene kadar planı gizli tutmak zorundasın.
Translate from Turkish to English

Ekoloji dünyamızı güvende tutmak için çok önemlidir.
Translate from Turkish to English

Köpeğimizi bağlı tutmak zorundayız.
Translate from Turkish to English

Oluklu kaşıklar geleneksel pelin ayininde belirli bir role sahiptir.Onlar bir adet küp şekeri soğuk suyla bardaklarının içine eritmek için küp şekeri bardağın üstünde tutmak için kullanılır.
Translate from Turkish to English

Tom öfkeyi kontrol altında tutmak için elinden geleni yaptı.
Translate from Turkish to English

Ayaklarımızı sıcak tutmak için ayaklarımızı yer değiştirmek ve hareket ettirmeye devam etmek zorunda kaldık.
Translate from Turkish to English

Arabamı orada tutmak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Bir günlük tutmak iyi bir alışkanlıktır.
Translate from Turkish to English

Onun düşmesini engellemek için onu tutmak zorunda kaldım.
Translate from Turkish to English

Odamı mümkün olduğunca temiz tutmak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Onu belli bir mesafede tutmak istiyor.
Translate from Turkish to English

Kendi kasabamızı temiz tutmak bizim görevimizdir.
Translate from Turkish to English

Bu tavanın sapını tutmak kolaydır.
Translate from Turkish to English

Onun için sözünü tutmak kolay değildi.
Translate from Turkish to English

Güney eyaletlerini zayıf tutmak istediler.
Translate from Turkish to English

Kansas'ı huzurlu tutmak için çok çalıştı.
Translate from Turkish to English

Kız gözyaşlarını tutmak için çok gayret etti.
Translate from Turkish to English

Sivrisinekleri dışarıda tutmak için pencereyi kapadım.
Translate from Turkish to English

Güzel bir gün ve canım balık tutmak istiyor.
Translate from Turkish to English

Balık tutmak eğlencelidir.
Translate from Turkish to English

Seni tutmak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Verdiğim sözleri tutmak isterim.
Translate from Turkish to English

Giderleri düşük tutmak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Ayaklarını sıcak tutmak için kalın çoraplar giymelisin.
Translate from Turkish to English

Hobilerim balık tutmak ve televizyon izlemektir.
Translate from Turkish to English

Sözlerimi tutmak isterim demedim mi?
Translate from Turkish to English

Sözlerimi tutmak istedim buna bile mani olmaya çalıştınız.
Translate from Turkish to English

Bu duvar insanları dışarıda tutmak için mi içeride tutmak için mi örülmüş ?
Translate from Turkish to English

Bu duvar insanları dışarıda tutmak için mi içeride tutmak için mi örülmüş ?
Translate from Turkish to English

Burada balık tutmak yasaktır.
Translate from Turkish to English

Burada balık tutmak yasak.
Translate from Turkish to English

Tom'un bir taksi tutmak için yeterli parası yoktu.
Translate from Turkish to English

Sadece onun elini tutmak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Yanlış yapmak yok: Biz birliklerimizi Afganistan'da tutmak istemiyoruz. Biz orada askeri üs aramıyoruz.
Translate from Turkish to English

Bazı şeyleri sır olarak tutmak senin görevindi, değil mi?
Translate from Turkish to English

Onu saklı tutmak için hiçbir neden yok.
Translate from Turkish to English

Acelemden dolayı taksi tutmak zorunda kaldım.
Translate from Turkish to English

Kendini tutmak zorundasın.
Translate from Turkish to English

Beyaz halıları temiz tutmak çok zordur.
Translate from Turkish to English

Bunu gizli tutmak zorundayız.
Translate from Turkish to English

Sıcak bir yaz gününde, klima bizi serin tutmak için bütün gün çalışır.
Translate from Turkish to English

Elimi tutmak ister misin?
Translate from Turkish to English

Ailemi bir arada tutmak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Neden bir taksi tutmak istiyorsun?
Translate from Turkish to English

Bu kulübün bir üyesi kalmak istiyorsanız balık tutmak ya da yem kesmek zorundasınız.
Translate from Turkish to English

Balık tutmak için genellikle nereye gidersin?
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'yi John'dan uzak tutmak istiyor.
Translate from Turkish to English

Tom balık tutmak için dışarı çıktı.
Translate from Turkish to English

Gerçekten elini tutmak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Mary korktu, beni tutmak için kollarını uzattı.
Translate from Turkish to English

Sözünü tutmak zorundasın.
Translate from Turkish to English

Sanırım, söz tutmak önemlidir.
Translate from Turkish to English

Sır tutmak zordur.
Translate from Turkish to English

Önemli olan tek şey seni güvende tutmak.
Translate from Turkish to English

Elini tutmak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Biz onu gizli tutmak zorunda kaldık.
Translate from Turkish to English

Bence bir kediyi kapalı yerde tutmak acımasızcadır.
Translate from Turkish to English

Bence bir kediyi evde tutmak acımasızcadır.
Translate from Turkish to English

Ben Tom'u tutmak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Matem tutmak için doğru ya da yanlış yol yoktur.
Translate from Turkish to English

Ben sadece işleri basit tutmak istedim.
Translate from Turkish to English

Onlar işlerini açık tutmak için kredi alamadı.
Translate from Turkish to English

Kendimi uyanık tutmak için bir bardak çay içtim.
Translate from Turkish to English

Tom kendini uyanık tutmak için birkaç fincan kahve içti.
Translate from Turkish to English

Tom, kendini uyanık tutmak için birkaç fincan kahve içti.
Translate from Turkish to English

İslam'ın beş şartı; şehadet etmek, namaz kılmak, oruç tutmak, zekat vermek ve hacca gitmektir.
Translate from Turkish to English

Onu tutmak benim fikrim değildi.
Translate from Turkish to English

Bunu o şekilde tutmak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Tom Mary ile balık tutmak için dışarı çıktı.
Translate from Turkish to English

Tom'un bütün yapmak istediği balık tutmak.
Translate from Turkish to English

Tom bisikletini garajımda tutmak istedi.
Translate from Turkish to English

Önemli olan bunu akılda tutmak.
Translate from Turkish to English

Onu temiz kokulu tutmak için buzdolabında bir kutu kabartma tozu tut.
Translate from Turkish to English

Polisin Tom'u tutmak için yeri yok.
Translate from Turkish to English

Bir sürü işim yok ama bu hafta beni ofiste tutmak için yeterli.
Translate from Turkish to English

Kral John için, rakiplerinin tümünü kontrol altında tutmak çok zordu.
Translate from Turkish to English

Bu yıl bir günlük tutmak için karar verdim.
Translate from Turkish to English

Biz bir avukat tutmak zorunda kaldık.
Translate from Turkish to English

Bu kadar şeyi akılda tutmak zor.
Translate from Turkish to English

Çit kurtları uzak tutmak için yeterince yüksek değildi.
Translate from Turkish to English

Onu tutmak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Burası balık tutmak için iyi bir yer gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English

Her zaman ofisini düzenli tutmak.
Translate from Turkish to English

Oh hayır. Annemden planı gizli tutmak için çok uğraştım ama o zaten öğrendi.
Translate from Turkish to English

Tom dışlanmış insanları halka açık yerlerin dışında tutmak istiyor.
Translate from Turkish to English

Güzel bir kadın bulmak kolaydır ama onu güzel tutmak zordur.
Translate from Turkish to English

Vahşi hayvanları evcil hayvanlar olarak tutmak yasal değil.
Translate from Turkish to English

Köpeğimi tutmak ister misin?
Translate from Turkish to English

Bebeğimi tutmak ister misin?
Translate from Turkish to English

Çocuklarımı güvende tutmak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Onları sebzelerden uzak tutmak için bahçemdeki tavşanları bir su tabancası ile vurdum.
Translate from Turkish to English

Tutmak niyetinde olmadığın sözler verme.
Translate from Turkish to English

Tom tutmak niyetinde olmadığı bir söz verdi.
Translate from Turkish to English

O, evliliğini bir arada tutmak istedi.
Translate from Turkish to English

Arabayı orada tutmak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Buradaki ağ, sivrisinekleri uzak tutmak içindir.
Translate from Turkish to English

Sıcaklıklar yükseldikçe, serin tutmak için bitkiler daha fazla suya ihtiyaç duyarlar.
Translate from Turkish to English

Bunu gizli tutmak zorunda mıyız?
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: okuyor, Pekin, Çin'in, başkentidir, tatlı, Kaç, Almanya, parlamenter, cumhuriyettir, İnternette.