Turkish example sentences with "taş"

Learn how to use taş in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Kuşa bir taş attım.
Translate from Turkish to English

O çocuk köpeğe bir taş fırlattı.
Translate from Turkish to English

Evin etrafında taş bir duvar vardı.
Translate from Turkish to English

Yüce Allah sonradan kaldıramayacağı bir taş yaratabildi mi?
Translate from Turkish to English

Tarihi sahne kapıcısı, Tom Skeleton, eskimiş koltuğunda oturdu, aktörlerin soyunma odalarından taş merdivenlerden yukarı gelirken dinledi.
Translate from Turkish to English

Tom gölete bir taş attı.
Translate from Turkish to English

Tom köpeğe bir taş attı.
Translate from Turkish to English

Bir kediye taş atmayın.
Translate from Turkish to English

Taş yerinde ağırdır.
Translate from Turkish to English

Camdan evlerde oturanlar başkalarının evlerine taş atmamalıdır.
Translate from Turkish to English

Tom'un diğer çocuklara taş atmayacak kadar aklı var.
Translate from Turkish to English

Kim köpeğime bir taş fırlattı?
Translate from Turkish to English

O bir taş aldı.
Translate from Turkish to English

O kırmızı bir taş aldı.
Translate from Turkish to English

O, köpeğe bir taş attı.
Translate from Turkish to English

Kafasına bir taş çarptı.
Translate from Turkish to English

Ona taş fırlatmamasını söyledim.
Translate from Turkish to English

O, gölete bir taş attı.
Translate from Turkish to English

Bu taş kaldırmak için çok ağır.
Translate from Turkish to English

O, büyük bir köpeğe taş attı.
Translate from Turkish to English

Çocuk köpeğe bir taş attı.
Translate from Turkish to English

Cam evlerde yaşayan insanlar taş fırlatmalılar.
Translate from Turkish to English

O, bir taş aldı.
Translate from Turkish to English

Çocuk bir taş attı.
Translate from Turkish to English

Bu taş beş ton çeker.
Translate from Turkish to English

O, havuza bir taş attı.
Translate from Turkish to English

Sonunda, değerli taş onun ellerindeydi.
Translate from Turkish to English

Çocuk kurbağaya bir taş fırlattı.
Translate from Turkish to English

Çocuk kediye bir taş fırlattı.
Translate from Turkish to English

Bu taş benim hareket ettiremeyeceğim kadar çok ağır.
Translate from Turkish to English

Bu taş benim kaldıramayacağım kadar çok ağır.
Translate from Turkish to English

Bu taş onun iki katı kadar çok ağır.
Translate from Turkish to English

Taş, Kağıt, Makas
Translate from Turkish to English

Protestocular polise taş attı.
Translate from Turkish to English

Tom bir taş aldı ve Mary'ye fırlattı.
Translate from Turkish to English

Birçok tren eski taş tünelden geçmektedir.
Translate from Turkish to English

Keşke bir taş olsam.
Translate from Turkish to English

Bir taş yüzmez.
Translate from Turkish to English

Taş Devri kalıntıları keşfedildi.
Translate from Turkish to English

Ayakkabımda bir taş var.
Translate from Turkish to English

Arkadaşın dememiş miydi “Ummadığın taş baş yarar.” diye?
Translate from Turkish to English

Ummadığınız taş başınızı yardı mı?
Translate from Turkish to English

Bir deli kuyuya bir taş atıyor ne var ki aklı başında yüz adam onu çıkaramıyor.
Translate from Turkish to English

O bir taş gibi sessiz kaldı.
Translate from Turkish to English

Taş, kâğıt, makas.
Translate from Turkish to English

Taş, makası ezer. Makas, kağıdı keser. Kağıt, taşı kaplar.
Translate from Turkish to English

Taş kalpliler bile gözyaşlarına boğulabilirler.
Translate from Turkish to English

Tom bir taş aldı ve onu Mary'ye attı.
Translate from Turkish to English

Tom şişeye taş attı, onu vurdu ve onu kırdı.
Translate from Turkish to English

Yuvarlanan taş yosun tutmaz.
Translate from Turkish to English

Başımıza taş ve kurbağa yağma olasılığı sence nedir?
Translate from Turkish to English

Oğlan bir taş atıyor.
Translate from Turkish to English

Yardım edeceksen et, etmeyeceksen yoluma taş koyma.
Translate from Turkish to English

Yoluma taş koymaktan vazgeçmelisin.
Translate from Turkish to English

Eski taş ocağı şimdi popüler bir yüzme yeridir.
Translate from Turkish to English

Nehre taş atma!
Translate from Turkish to English

Eşkıyanın bastığı köyde taş üstünde taş kalmadı.
Translate from Turkish to English

Eşkıyanın bastığı köyde taş üstünde taş kalmadı.
Translate from Turkish to English

Tom ağaca bir taş attı.
Translate from Turkish to English

Senin bu taş kalbini kim yumuşatabilir?
Translate from Turkish to English

Bir şey kesin; ummadık taş, baş yarabilir.
Translate from Turkish to English

Taş, su, hava somut birer varlıktır.
Translate from Turkish to English

Öğrenciler bu oyunu, profesyonellere taş çıkarttıracak kadar mükemmel oynadılar.
Translate from Turkish to English

Bir kez, taş devriydi.
Translate from Turkish to English

Taş ağırdır.
Translate from Turkish to English

Taş, kağıt, makas oynayalım mı?
Translate from Turkish to English

Hiç kargalara taş attın mı?
Translate from Turkish to English

Tom bir taş aldı ve onu attı.
Translate from Turkish to English

Onun yoluna taş koymak istemedik.
Translate from Turkish to English

Biri Tom'a bir taş attı.
Translate from Turkish to English

O bir taş ocağında boğuldu.
Translate from Turkish to English

Tom bana bir taş attı.
Translate from Turkish to English

Taş üzerinde yazılı bir şey vardı ve onlar bunun ne olduğunu çözmeye çalıştılar.
Translate from Turkish to English

"Yuvarlanan taş yosun tutmaz" bir atasözüdür.
Translate from Turkish to English

Triton'un, taş ve buz karışımı olduğu düşünülür. Yüzeyinin sıcaklığı -245 Celsius derecedir ve azot ve metandan oluşan ince bir atmosferi vardır.
Translate from Turkish to English

Sırça köşkte oturanlar başkalarına taş atmamalılar.
Translate from Turkish to English

Köpeğe taş atmayın.
Translate from Turkish to English

Şehrin on mil batısında bir taş ocağı var.
Translate from Turkish to English

Artık taş devrinde yaşamıyoruz.
Translate from Turkish to English

Kargalara hiç taş attın mı?
Translate from Turkish to English

Attığın taş, ürküttüğün kuşa değmez.
Translate from Turkish to English

Taş kalpli olduğunu düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Bu ekmek bir taş kadar sert.
Translate from Turkish to English

Taş oyununda yüz bir, okeyden daha zordur.
Translate from Turkish to English

Tom kuşlara taş atıyor.
Translate from Turkish to English

Kalbimin yerinde şu an bir taş var.
Translate from Turkish to English

Kedileri, köpekleri, çocukları ve bebekleri hiç sevmem, ben taş kalpliyimdir.
Translate from Turkish to English

Attığın taş bir gün kendi kafanı yarar.
Translate from Turkish to English

Biri ona taş attı.
Translate from Turkish to English

Biri onlara taş attı.
Translate from Turkish to English

Nehre taş atmayın.
Translate from Turkish to English

Taş o kadar ağırdı ki hiç kimse onu kaldıramadı.
Translate from Turkish to English

Tom eğildi ve bir taş aldı.
Translate from Turkish to English

Bazı insanlar taş atmaya başladılar.
Translate from Turkish to English

Onlar korkudan taş kesilmişlerdi.
Translate from Turkish to English

Tom oyuncak ayıları, kartpostal ve pulları, eski paraları, taş ve mineralleri, trafik plakaları ve jant kapaklarını yani kısacası hemen hemen her şeyi toplar.
Translate from Turkish to English

Ben kargalara taş atıyorum.
Translate from Turkish to English

Uzaktan bakıldığında taş bir insan yüzü gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English

Tom değerli bir taş çaldı ve onu rehin bıraktı.
Translate from Turkish to English

O taş düşürüyor mu?
Translate from Turkish to English

Orası, doğduğum yerden sadece bir taş atımı uzaklıkta.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: ülkemdeki, Japon, oyunu, olsa, da, bile, bazı, üniversite, öğrencileri, dışında.