Learn how to use sabırsızlanıyorum in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Tatoeba'nın yeni sürümünü görmek için çok sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Sevgililer günü için sabırsızlanıyorum!
Translate from Turkish to English
Ben kısa sürede seninle tekrar görüşmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Ben kısa sürede sizi tekrar görmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Yakında sizden haber almak için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Noel için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Ben seni bir gelinlik içinde görmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Seni dans ederken görmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Ben onunla birlikte filmi görmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Çok yakında seni tekrar görmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Okulunu ziyaret etmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Ben onun için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Tatile gitmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Gezi için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Bir sonraki ziyaretin için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Ziyaretiniz için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Seni en kısa zamanda tekrar görmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Yaz tatili için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Hayvanat bahçesine gitmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Sizi tekrar görmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Bu ilkbahar onları görmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Seni Noelde görmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Yarın için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Onunla tanışmak için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Sana sarılmak için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Yaşadıklarını dinlemek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Bu kızla tanışmak için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Üniversiteye gitmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Yakında katalog almak için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Seninle iş yapmak için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Seni gelinlik içinde görmeye sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Sana tekrar sarılmak için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Bitirmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Gitmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Oraya gitmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Arkadaşlarımla tanışman için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Seninle tanıştığımı Tom'a söylemek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Herkese söylemek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Ölmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Sesini duymak için sabırsızlanıyorum, Tom.
Translate from Turkish to English
Onlara söylemek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Ona söylemek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Seninle çalışmak için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
İyi haberi Tom'a söylemek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Sana söylemek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Geceyi onunla geçirmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Bunu duymak için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Evlenmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Tom'a söylemek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Eve gitmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Seninle olmak için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Ben onu yemek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Onların yüzlerini görmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Seni tekrar görmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Tom'u ziyaret etmek için Boston'a gitmeye sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Seni görmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Tom'la tanışmak için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Tekrar eve gitmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Büyükannemi ziyaret etmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Bunu Tom'a anlatmak için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Bunu yapmak için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Okula gitmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Ben pastayı yemek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Ben Boston'a geri dönmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Buradan çıkmak için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Ben bir tane almak için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Başlamak için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Ben hepinizle tanışmak için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Onun olması için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Savaşın bitmesi için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Baharın gelmesi için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Hafta sonunun başlaması için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Ben yine kendi yatağımda uyumak için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Hepinizi Boston'da görmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Ben parti için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Sadece eve gitmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Yeni bir Türkçe kursumuz için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Seni çok özledim. Seni görmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Tom'un kaz ciğeri seninle paylaşmak için sabırsızlanıyorum!
Translate from Turkish to English
Cadılar Bayramı kostümünü görmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Geri bildirimini dinlemek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Evdeki herkese söylemek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Sorularınız için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Onu tekrar yapmak için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Bunu tekrar yapmak için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
O gerçekleşene kadar sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Yeni lastikler almak için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Tekrar şarkı söylemeni dinlemek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Tom'u tekrar görmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
18 yaşına girmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Seninle yüzmeye gitmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Seni Boston'da görmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
O günün gelmesi için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Duş almak için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Tekrar savaşmak için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Geri dönmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Rövanş için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Tom'la çalışmak için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Onu kontrol etmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Burayı terk etmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
Also check out the following words: Mahjong, taşları, güzeller, genellikle, oynanan, oyun, dünyada, olan, oyunlardan, biri.