Turkish example sentences with "ondan"

Learn how to use ondan in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

O kadar kötü birisi ki kimse ondan hoşlanmaz.
Translate from Turkish to English

Herkes ondan hoşlanıyor.
Translate from Turkish to English

Ondan çok hoşlanıyorum.
Translate from Turkish to English

Ben ondan daha uzunum.
Translate from Turkish to English

Perry ondan değerli bilgi aldı.
Translate from Turkish to English

Bu eski madeni paraları ondan aldım.
Translate from Turkish to English

Ondan nefret etmemin nedeni bu.
Translate from Turkish to English

Ondan daha küçük herhangi bir şeyin yok mu?
Translate from Turkish to English

Seni ondan daha çok seviyorum.
Translate from Turkish to English

Kadınlar ondan hoşlanmadılar.
Translate from Turkish to English

Mary'nin ondan ayrılmak istediğini haber aldım.
Translate from Turkish to English

Sen ondan daha uzun boylusun.
Translate from Turkish to English

Siz ondan daha uzun boylusunuz.
Translate from Turkish to English

Sen ondan daha uzunsun.
Translate from Turkish to English

Ondan henüz haberim yok.
Translate from Turkish to English

Herkes ondan iyi şekilde bahseder.
Translate from Turkish to English

Ondan özür dilemek için Susan'ı aradım fakat o, telefonu yüzüme kapadı.
Translate from Turkish to English

Genelde saat ondan önce yatarım.
Translate from Turkish to English

Aşık olmak sevmekle aynı değildir. Bir bayana aşık olabilirsin ve hâlâ ondan nefret edebilirsin.
Translate from Turkish to English

Ölüm için can atan kimse sefildir, ama daha sefil olanı ondan korkan kimsedir.
Translate from Turkish to English

Ben, ondan henüz daha büyüğüm.
Translate from Turkish to English

Ondan iki yaş daha gençtir.
Translate from Turkish to English

Herhangi bir kız ondan hoşlanabilir mi?
Translate from Turkish to English

Ondan uzak durmanız sizin akıllılığınız.
Translate from Turkish to English

Bana ondan bahset.
Translate from Turkish to English

O ondan daha akıllıdır.
Translate from Turkish to English

Mümkün olduğunca ondan kaçındı.
Translate from Turkish to English

O, yıllar önce ondan kitabı ödünç aldı ve onu henüz iade etmedi.
Translate from Turkish to English

Kitabı ondan ödünç aldı.
Translate from Turkish to English

Babama ondan bahsettim.
Translate from Turkish to English

Hepimiz ondan kuşkulanıyoruz.
Translate from Turkish to English

Kimse ondan hoşlanmıyor.
Translate from Turkish to English

Ben ondan daha iyiyim.
Translate from Turkish to English

Ondan uzun zaman haber alamadılar.
Translate from Turkish to English

Annem ondan bahsetmedi.
Translate from Turkish to English

O bir hile ile parayı ondan aldı.
Translate from Turkish to English

Ondan hoşlanıyor gibi yapamam.
Translate from Turkish to English

Ondan şüphe etmek hiç aklıma gelmedi.
Translate from Turkish to English

Onun görünüşü ve davranışı beni ondan utandırdı.
Translate from Turkish to English

Ondan para üstünü istediğimde, onu bana verdi.
Translate from Turkish to English

Biz ondan çok şey bekliyoruz.
Translate from Turkish to English

Çok sayıda hatasına rağmen ondan hoşlanmamak elimde değil.
Translate from Turkish to English

Öncelikle ondan bahsetmeliydiniz.
Translate from Turkish to English

Ondan ne sonuç çıkarıyorsunuz?
Translate from Turkish to English

Kim ondan iki yıl kıdemliydi.
Translate from Turkish to English

Ben sık sık ondan bir mektup alırım.
Translate from Turkish to English

O beni ondan daha çok seviyor ve o beni onun sevdiğinden daha çok seviyor.
Translate from Turkish to English

Ben ondan dört yaş daha küçüğüm.
Translate from Turkish to English

Babam beni iyi bir azarladıktan sonra ondan vazgeçtim.
Translate from Turkish to English

Ondan hoşlan ya da hoşlanma, onunla evlenemezsin.
Translate from Turkish to English

Hem karısı hem de o ondan hoşlanıyorlar.
Translate from Turkish to English

Ondan gerçekten hoşlanıyorum!
Translate from Turkish to English

Ben ondan özür dilemen gerektiğini düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Sanırım ondan özür dilemelisin.
Translate from Turkish to English

Ondan özür dilemelisin. ve derhal.
Translate from Turkish to English

Ondan özür dilemelisin ve bunu derhal yapmalısın.
Translate from Turkish to English

Ondan çok şey bekliyorsun.
Translate from Turkish to English

Ondan daha az güzel değilsin.
Translate from Turkish to English

Ondan daha genç misin?
Translate from Turkish to English

Bu park ondan daha güzel.
Translate from Turkish to English

Yarın ondan haber alabileceksin.
Translate from Turkish to English

Ondan önce, gerçekten emin olsak iyi olur.
Translate from Turkish to English

Ondan vazgeçtim. İrlandalı rahip ve Kongolu cadı doktorun ortak neyi var?
Translate from Turkish to English

Ondan biraz daha para istemek için sonunda cesaretini topladı.
Translate from Turkish to English

Ben ondan dört yaş küçüğüm.
Translate from Turkish to English

Gitmeden önce ondan emin olmalısınız.
Translate from Turkish to English

Çok geçmeden ondan haber alacağımızı umuyorum.
Translate from Turkish to English

Ondan çok hoşlanmıyorum, ben aslında ondan nefret ediyorum,
Translate from Turkish to English

Ondan çok hoşlanmıyorum, ben aslında ondan nefret ediyorum,
Translate from Turkish to English

Ben ona telefon etmek üzereyken, ondan bir mektup geldi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin ondan ne beklediğini bilmiyor.
Translate from Turkish to English

Tom, John'un ondan ödünç para almaya çalışacağı konusunda Mary'yi uyardı.
Translate from Turkish to English

O ondan hala nefret ediyordu, ölümünden sonra bile.
Translate from Turkish to English

Tom Mary ile amacına ulaşamadı; ondan buluşma talep ettiğinde o onu reddetti.
Translate from Turkish to English

Tom soğuk kanlılığını o kadar çabuk kaybediyor ki herkes ondan kaçınıyor.
Translate from Turkish to English

Tom Chris'e onun eşarbını sevmediğini söylediğinde, o ondan kurtuldu.
Translate from Turkish to English

Tom ondan özür diledi.
Translate from Turkish to English

Beyzboldan hoşlanan tek kişi sen değilsin. Tom da ondan hoşlanıyor.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye ondan hoşlanıp hoşlanmadığını sordu.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary her ikisi de ondan sorumlu.
Translate from Turkish to English

O, ondan hemen hoşlandı.
Translate from Turkish to English

Yarın Tom'la telefonda konuşmayı ve ondan yardım istemeyi planlıyorum.
Translate from Turkish to English

Yarın Tom'a telefon etmeyi ve ondan yardım istemeyi planlıyorum.
Translate from Turkish to English

Yarın Tom'a telefon etmeye ve ondan yardım istemeye niyetim var.
Translate from Turkish to English

Mary kendini öldürmeden önce Tom silahı ondan aldı.
Translate from Turkish to English

Onun askerleri ondan korkuyor ve ona saygı duyuyordu.
Translate from Turkish to English

Zaten ondan asla hoşlanmadım.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin ondan hoşlanmadığını düşündü.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin onun niçin ondan hoşlanmadığını bildiğini düşündü.
Translate from Turkish to English

Ondan hoşlanıyorum fakat aynı zamanda ona gerçekten inanmıyorum.
Translate from Turkish to English

Dün ondan bir mektup aldım.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin ondan daha iyi bir yüzücü olduğunu onaylamak için isteksiz görünüyor.
Translate from Turkish to English

Mary ondan aynı şeyi bir kereden fazla açıklamasını istediğinde, Tom bundan nefret ediyor.
Translate from Turkish to English

O, babasına yardımcı olmak için değil ama ondan ödünç para almak için gitti.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin ondan hiç hoşlanmadığına inanmayı zor buldu.
Translate from Turkish to English

Tom telefonda ondan bahsetmek istemedi.
Translate from Turkish to English

Tom ondan bahsetmek istemedi.
Translate from Turkish to English

Tom ondan ne bekleyeceğini tam olarak bilmiyordu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin ondan yapmasını istediğinin ne olduğunu tam olarak bilmiyordu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin ondan hoşlanmamış olma ihtimalini kabul edemedi.
Translate from Turkish to English

Tom ondan hoşlanacağını umuyor.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: Jaguarlar, geyiği, avlarım, yazılması, kelimeyi, ayrı, Norveç'te, problemdir, yapılmasını, reddettim.