Learn how to use rüzgar in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Bugün rüzgar yok.
Translate from Turkish to English
Hafif bir rüzgar esiyor.
Translate from Turkish to English
Rüzgar alevleri körükledi.
Translate from Turkish to English
Rüzgar güçlendi.
Translate from Turkish to English
Parkta oynayamayacakları kadar rüzgar çok sert esti.
Translate from Turkish to English
Rüzgar sert esiyor.
Translate from Turkish to English
Rüzgar şiddetli esiyordu ve daha da kötüsü, yağmur yağmaya başladı.
Translate from Turkish to English
Rüzgar sakinleşti
Translate from Turkish to English
Sanırım rüzgar ilerliyor.
Translate from Turkish to English
Rüzgar ağaçlara usulca dokundu.
Translate from Turkish to English
Rüzgar ilerliyor.
Translate from Turkish to English
Onlar rüzgar ve havanın elinde, denizde kayboldular.
Translate from Turkish to English
Soğuk rüzgar iliklerime kadar üşüttü.
Translate from Turkish to English
Adam tek başına rüzgar sörfü yapmaktan hoşlanıyor.
Translate from Turkish to English
Tepenin üstüne ulaştığımızda rüzgar daha da sert esti.
Translate from Turkish to English
Biz güneş ve rüzgar gibi enerji kaynakları kullanacağız.
Translate from Turkish to English
Rüzgar ve yağmurdan dolayı, yürüyüşümüz berbat oldu.
Translate from Turkish to English
Seller, şiddetli rüzgar fırtınaları, kuraklıklar, öldürücü donlar ve hava kirliliği sorunları hepsi,ara sıra, modern toplumu etkilenmiştir.
Translate from Turkish to English
Bütün gece rüzgar sert esiyordu.
Translate from Turkish to English
Buz gibi bir rüzgar bizi kemiklerimize kadar dondurdu.
Translate from Turkish to English
Rüzgar durduktan sonra, tekneyle açık denize yelken açalım.
Translate from Turkish to English
Bir gün rüzgar gibi koşacağım.
Translate from Turkish to English
Bugün çok rüzgar yok.
Translate from Turkish to English
Tom rüzgar sörfüne gitti.
Translate from Turkish to English
Evde soğuk bir rüzgar esti.
Translate from Turkish to English
Rüzgar bütün gün esti.
Translate from Turkish to English
Sert bir rüzgar esiyor.
Translate from Turkish to English
Rüzgar bugün soğuk.
Translate from Turkish to English
Kuvvetli bir rüzgar vardı.
Translate from Turkish to English
Nazik bir rüzgar esiyordu.
Translate from Turkish to English
Vahşi rüzgar esiyordu.
Translate from Turkish to English
Rüzgar onun şapkasını uçurdu.
Translate from Turkish to English
Rüzgar şimdi sert esiyor.
Translate from Turkish to English
Bütün gün boyunca kuvvetli bir rüzgar esti.
Translate from Turkish to English
Dün sakin bir rüzgar vardı.
Translate from Turkish to English
Rüzgar kesildi.
Translate from Turkish to English
Rüzgar bugün harika hissettiriyor.
Translate from Turkish to English
Rüzgar gittikçe güçlendi.
Translate from Turkish to English
Rüzgar kapıyı açtı.
Translate from Turkish to English
Rüzgar kapıyı kapattı.
Translate from Turkish to English
Rüzgar sert esti.
Translate from Turkish to English
Rüzgar esiyor.
Translate from Turkish to English
Rüzgar sakinleşti.
Translate from Turkish to English
Sert bir rüzgar esiyordu.
Translate from Turkish to English
Yüzümde soğuk bir rüzgar hissettim.
Translate from Turkish to English
O gün güçlü bir rüzgar vardı.
Translate from Turkish to English
Rüzgar estiği an mum sönüverdi.
Translate from Turkish to English
Rüzgar doğudan esiyor.
Translate from Turkish to English
Rüzgar batıdan esiyor.
Translate from Turkish to English
Rüzgar hâlâ sert esiyor.
Translate from Turkish to English
O rüzgar son mumumuzu söndürdü.
Translate from Turkish to English
Rüzgar kuzeyden esiyor.
Translate from Turkish to English
Dün hiç rüzgar yoktu.
Translate from Turkish to English
Kuzeyden gelen soğuk bir rüzgar var.
Translate from Turkish to English
Rüzgar akşam sakinleşti.
Translate from Turkish to English
Mum rüzgar tarafından söndürüldü.
Translate from Turkish to English
Denizden soğuk rüzgar esiyor.
Translate from Turkish to English
Gökyüzü gittikçe karardı ve rüzgar gittikçe daha sert esti.
Translate from Turkish to English
Rüzgar ucuz ve temiz bir enerji kaynağıdır.
Translate from Turkish to English
Güçlü rüzgar yüzünden şapkasını uçurdu.
Translate from Turkish to English
Kuzeyden esen soğuk bir rüzgar vardı.
Translate from Turkish to English
Rüzgar kuş yuvasını ağaçtan düşürdü.
Translate from Turkish to English
Burada rüzgar yok.
Translate from Turkish to English
Dondurucu ve kuvvetli olan rüzgar kemiklerime işledi.
Translate from Turkish to English
Rüzgar sörfünü severim.
Translate from Turkish to English
Biraz rüzgar var.
Translate from Turkish to English
Ne güçlü bir rüzgar!
Translate from Turkish to English
Rüzgar dindi.
Translate from Turkish to English
Rüzgar, tohumları uzak mesafelere taşır.
Translate from Turkish to English
Tom'un geçen hafta sonu yaptığı bütün şeylerden, rüzgar sörfünün en eğlenceli olduğunu söylüyor.
Translate from Turkish to English
Rüzgar durdu.
Translate from Turkish to English
Rüzgar uğuldadı.
Translate from Turkish to English
Rüzgar devam etti.
Translate from Turkish to English
Güçlü rüzgar yaklaşan fırtınanın habercisidir.
Translate from Turkish to English
Rüzgar yaprakları kaldırır.
Translate from Turkish to English
Güçlü rüzgar bir fırtınanın geleceğini gösterir.
Translate from Turkish to English
Rüzgar deli gibi esiyor.
Translate from Turkish to English
Rüzgar yağmura eşlik etti.
Translate from Turkish to English
Rüzgar eken fırtına biçer.
Translate from Turkish to English
Muhtemelen sadece rüzgar.
Translate from Turkish to English
Gökyüzü açık ve rüzgar ferahlatıcı biçimde serin. Dışarıda geçirmek için harika bir gün.
Translate from Turkish to English
Hiç Rüzgar Gibi Geçti'yi okudun mu?
Translate from Turkish to English
Ayda havasız rüzgar ya da ses olmayabilir.
Translate from Turkish to English
Yüzüne soğuk rüzgar esti.
Translate from Turkish to English
Rüzgar şemsiyeyi elinden uçurdu.
Translate from Turkish to English
"Rüzgar gibi geçti"yi okuyorum.
Translate from Turkish to English
Soğuk bir rüzgar esiyordu.
Translate from Turkish to English
Rüzgar çok sert esiyor.
Translate from Turkish to English
Çayırda rüzgar esiyor.
Translate from Turkish to English
Rüzgar örtüleri parçalamıştı.
Translate from Turkish to English
Bu rüzgar bir fırtınanın habercisidir.
Translate from Turkish to English
Evvelsi gün rüzgar esiyordu.
Translate from Turkish to English
Rüzgar yatıştı.
Translate from Turkish to English
Rüzgar esiyor, bayraklar dalgalanıyor.
Translate from Turkish to English
Rüzgar bizi nereye götürürse.
Translate from Turkish to English
Şu anda Mekke'de sıcaklık 34 derece, hava açık ve bulutsuz, nem yüzde 36, rüzgar hızı ise saatte 3 km.
Translate from Turkish to English
Tom rüzgar çanlarının sesinden nefret ediyor.
Translate from Turkish to English
Rüzgar kapıyı çarparak kapattı.
Translate from Turkish to English
Erkek kardeşim rüzgar sörfünü tercih eder.
Translate from Turkish to English
Gerçekten bir meydan okuma istiyorsan, rüzgar sörfünü denemelisin.
Translate from Turkish to English
Rüzgar güçleniyor gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English
Also check out the following words: mısın, katılmak, isteyenler, buraya, isimlerini, yazsın, Kendimi, nedense, geceleri, hissediyorum.