Turkish example sentences with "rüzgar"

Learn how to use rüzgar in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Bugün rüzgar yok.

Hafif bir rüzgar esiyor.

Rüzgar alevleri körükledi.

Rüzgar güçlendi.

Parkta oynayamayacakları kadar rüzgar çok sert esti.

Rüzgar sert esiyor.

Rüzgar şiddetli esiyordu ve daha da kötüsü, yağmur yağmaya başladı.

Rüzgar sakinleşti

Sanırım rüzgar ilerliyor.

Rüzgar ağaçlara usulca dokundu.

Rüzgar ilerliyor.

Onlar rüzgar ve havanın elinde, denizde kayboldular.

Soğuk rüzgar iliklerime kadar üşüttü.

Adam tek başına rüzgar sörfü yapmaktan hoşlanıyor.

Tepenin üstüne ulaştığımızda rüzgar daha da sert esti.

Biz güneş ve rüzgar gibi enerji kaynakları kullanacağız.

Rüzgar ve yağmurdan dolayı, yürüyüşümüz berbat oldu.

Seller, şiddetli rüzgar fırtınaları, kuraklıklar, öldürücü donlar ve hava kirliliği sorunları hepsi,ara sıra, modern toplumu etkilenmiştir.

Bütün gece rüzgar sert esiyordu.

Buz gibi bir rüzgar bizi kemiklerimize kadar dondurdu.

Rüzgar durduktan sonra, tekneyle açık denize yelken açalım.

Bir gün rüzgar gibi koşacağım.

Bugün çok rüzgar yok.

Tom rüzgar sörfüne gitti.

Evde soğuk bir rüzgar esti.

Rüzgar bütün gün esti.

Sert bir rüzgar esiyor.

Rüzgar bugün soğuk.

Kuvvetli bir rüzgar vardı.

Nazik bir rüzgar esiyordu.

Vahşi rüzgar esiyordu.

Rüzgar onun şapkasını uçurdu.

Rüzgar şimdi sert esiyor.

Bütün gün boyunca kuvvetli bir rüzgar esti.

Dün sakin bir rüzgar vardı.

Rüzgar kesildi.

Rüzgar bugün harika hissettiriyor.

Rüzgar gittikçe güçlendi.

Rüzgar kapıyı açtı.

Rüzgar kapıyı kapattı.

Rüzgar sert esti.

Rüzgar esiyor.

Rüzgar sakinleşti.

Sert bir rüzgar esiyordu.

Yüzümde soğuk bir rüzgar hissettim.

O gün güçlü bir rüzgar vardı.

Rüzgar estiği an mum sönüverdi.

Rüzgar doğudan esiyor.

Rüzgar batıdan esiyor.

Rüzgar hâlâ sert esiyor.

O rüzgar son mumumuzu söndürdü.

Rüzgar kuzeyden esiyor.

Dün hiç rüzgar yoktu.

Kuzeyden gelen soğuk bir rüzgar var.

Rüzgar akşam sakinleşti.

Mum rüzgar tarafından söndürüldü.

Denizden soğuk rüzgar esiyor.

Gökyüzü gittikçe karardı ve rüzgar gittikçe daha sert esti.

Rüzgar ucuz ve temiz bir enerji kaynağıdır.

Güçlü rüzgar yüzünden şapkasını uçurdu.

Kuzeyden esen soğuk bir rüzgar vardı.

Rüzgar kuş yuvasını ağaçtan düşürdü.

Burada rüzgar yok.

Dondurucu ve kuvvetli olan rüzgar kemiklerime işledi.

Rüzgar sörfünü severim.

Biraz rüzgar var.

Ne güçlü bir rüzgar!

Rüzgar dindi.

Rüzgar, tohumları uzak mesafelere taşır.

Tom'un geçen hafta sonu yaptığı bütün şeylerden, rüzgar sörfünün en eğlenceli olduğunu söylüyor.

Rüzgar durdu.

Rüzgar uğuldadı.

Rüzgar devam etti.

Güçlü rüzgar yaklaşan fırtınanın habercisidir.

Rüzgar yaprakları kaldırır.

Güçlü rüzgar bir fırtınanın geleceğini gösterir.

Rüzgar deli gibi esiyor.

Rüzgar yağmura eşlik etti.

Rüzgar eken fırtına biçer.

Muhtemelen sadece rüzgar.

Gökyüzü açık ve rüzgar ferahlatıcı biçimde serin. Dışarıda geçirmek için harika bir gün.

Hiç Rüzgar Gibi Geçti'yi okudun mu?

Ayda havasız rüzgar ya da ses olmayabilir.

Yüzüne soğuk rüzgar esti.

Rüzgar şemsiyeyi elinden uçurdu.

"Rüzgar gibi geçti"yi okuyorum.

Soğuk bir rüzgar esiyordu.

Rüzgar çok sert esiyor.

Çayırda rüzgar esiyor.

Rüzgar örtüleri parçalamıştı.

Bu rüzgar bir fırtınanın habercisidir.

Evvelsi gün rüzgar esiyordu.

Rüzgar yatıştı.

Rüzgar esiyor, bayraklar dalgalanıyor.

Rüzgar bizi nereye götürürse.

Şu anda Mekke'de sıcaklık 34 derece, hava açık ve bulutsuz, nem yüzde 36, rüzgar hızı ise saatte 3 km.

Tom rüzgar çanlarının sesinden nefret ediyor.

Rüzgar kapıyı çarparak kapattı.

Erkek kardeşim rüzgar sörfünü tercih eder.

Gerçekten bir meydan okuma istiyorsan, rüzgar sörfünü denemelisin.

Rüzgar güçleniyor gibi görünüyor.

Also check out the following words: yüzünden, uyuyamıyoruz, hepsi, Kanada, Günü, getirdim, gezegendir, davetimizi, reddetti, yıl.