Turkish example sentences with "planı"

Learn how to use planı in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Planı nasıl tasarladı?
Translate from Turkish to English

Planı onaylayacak gibi görünmüyorlar.
Translate from Turkish to English

Birisi fark edene kadar planı gizli tutmak zorundasın.
Translate from Turkish to English

Onların planı hakkında şey bilmiyorum.
Translate from Turkish to English

Planı destekliyorsun, değil mi?
Translate from Turkish to English

Planı gerçekleştirmede biraz zorlukla karşılaşacaksınız.
Translate from Turkish to English

Sigara içerken planı tasarladım.
Translate from Turkish to English

O yeni planı protesto etti.
Translate from Turkish to English

Ben herhangi bir diğer planı düşünemiyorum.
Translate from Turkish to English

Biz dün planı tartıştık.
Translate from Turkish to English

Senin bu iş planı neredeyse çok iyimser görünüyor. Bütün söyleyebileceğim onun bir boş hayalden daha fazlası olduğunu ummamdır.
Translate from Turkish to English

Ne pahasına olursa olsun bu planı uygulayacağım.
Translate from Turkish to English

Benim tatil planı suya düştü.
Translate from Turkish to English

Onların sunduğu planı gerçekten anlamıyorum.
Translate from Turkish to English

Planı uygulamada zorluk çekmedim.
Translate from Turkish to English

Onun planı uygulamaya konulmuştur.
Translate from Turkish to English

Onun planı bir sürü para gerektirmektedir.
Translate from Turkish to English

Onun planı o nehir üzerinde bir köprü inşa etmektir.
Translate from Turkish to English

Onun planı pazartesi günü başlamaktı.
Translate from Turkish to English

Onun planı hâlâ karara bağlanmadı.
Translate from Turkish to English

Onun planı sonunda bozuldu.
Translate from Turkish to English

Onun planı pratik değil görünüyor.
Translate from Turkish to English

Onun planı bir köşeye atıldı.
Translate from Turkish to English

Onun planı çok zor gibi görünüyordu, ama çok geçmeden önce mümkün olduğu anlaşıldı.
Translate from Turkish to English

Lincoln'un planı iyiydi.
Translate from Turkish to English

Lincoln bu planı sevdi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin planı sevip sevmediğini sordu.
Translate from Turkish to English

Birçok Amerikalı planı memnuniyetle karşıladı.
Translate from Turkish to English

Çocuğun planı, tıp öğrenimi yapmak ve bir doktor olarak Saint Croix'a dönmekti.
Translate from Turkish to English

Planı oğluma yaptıracağım.
Translate from Turkish to English

Tom'un biryere gitmek için bir planı yok.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'ye planı açıkladı.
Translate from Turkish to English

Tom kesinlikle bu planı tek başına düşünemezdi.
Translate from Turkish to English

Planı desteklemek için bir konuşma yaptı.
Translate from Turkish to English

Tamamen senin planı destekliyorum.
Translate from Turkish to English

Desteğin olmadan, biz muhtemelen bu planı yürürlüğe koyamayacağız.
Translate from Turkish to English

Tom'un her zaman bir yedek planı vardı.
Translate from Turkish to English

Mayuko planı savundu.
Translate from Turkish to English

Bob planı kabul etmedi.
Translate from Turkish to English

Tom planı hakkında Mary'ye hiçbir şey söylemedi.
Translate from Turkish to English

Tom'un yarın için hiç planı yok.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin planı hakkında hiçbir şey bilmiyor.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin hangi planı seçeceğini bilmiyor.
Translate from Turkish to English

Bu planı kim yaptı?
Translate from Turkish to English

Bu planı deneyelim.
Translate from Turkish to English

Biz planı kabul ettik.
Translate from Turkish to English

Tom'un gitmek için hiçbir planı yok.
Translate from Turkish to English

Ben planı düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Ben planı onaylayamam.
Translate from Turkish to English

O, planı gerçekleştirdi.
Translate from Turkish to English

Planı değiştirmek zorundayız.
Translate from Turkish to English

O, planı destekliyor mu?
Translate from Turkish to English

Başkanın planı nedir?
Translate from Turkish to English

Hepimiz planı onayladık.
Translate from Turkish to English

Komite planı kabul etti.
Translate from Turkish to English

Onlar senin planı destekliyorlar.
Translate from Turkish to English

Onun hangi planı deneyeceğini bilmiyorum.
Translate from Turkish to English

Ben bu planı gerçekleştirmek için kararlıyım.
Translate from Turkish to English

Ben bu planı kabul ediyorum.
Translate from Turkish to English

Ben planı değiştirmek zorunda kaldım.
Translate from Turkish to English

Biz o planı uyguladık.
Translate from Turkish to English

Ben bu planı desteklemiyorum.
Translate from Turkish to English

Bu planı tekrar gözden geçirelim.
Translate from Turkish to English

Sağlık harcamaları ve yardımlarını azaltma planı konusunda belirleyici bir karar yok denebilir.
Translate from Turkish to English

Planı kabul etmek aptalcaydı.
Translate from Turkish to English

Onların planı bana ilginç görünüyor.
Translate from Turkish to English

Dün yeni planı tartıştık.
Translate from Turkish to English

Planı değiştirmeyi zor bulduk.
Translate from Turkish to English

Gelecek yıl yurt dışına gitmek için bir planı var.
Translate from Turkish to English

Uzmanlardan oluşan bir kurul planı tartıştı.
Translate from Turkish to English

Bu planı gerçekleştirmek imkansız.
Translate from Turkish to English

Planı desteklememeye karar verdim.
Translate from Turkish to English

Karım ve ben bir tatil planı üzerinde anlaştık.
Translate from Turkish to English

Planı desteklemede yalnız değiliz.
Translate from Turkish to English

Onların planı hakkında bir şey bilmediğini inkar etti.
Translate from Turkish to English

Kongre Ağustos 1969'da planı onayladı.
Translate from Turkish to English

Bir fincan kahve içerken planı tartışalım.
Translate from Turkish to English

Parti planı için iş birliği yaptık.
Translate from Turkish to English

Planı iş arkadaşlarıyla birlikte yaptı.
Translate from Turkish to English

Tatil planı hakkında onunla anlaştı.
Translate from Turkish to English

Sadece planı yapmadım, onu uyguladım.
Translate from Turkish to English

Öğrenciler planı saatlerce tartıştı.
Translate from Turkish to English

Tom'un planı neydi?
Translate from Turkish to English

Onun planı tehlikeli.
Translate from Turkish to English

5 Mart Cuma günü kararlaştırılan 10 Milyar Avroluk kurtarma planı uyarınca Güney Kıbrıs bankalarında 100,000 avronun üzerinde parası bulunan mudilerin artık tasarrufları üzerinden yüzde 9.9 vergi ödemesi gerekecek.
Translate from Turkish to English

Planı uygulamak mümkün değil.
Translate from Turkish to English

Sanırım Tom'un bir planı var.
Translate from Turkish to English

Tom'un planı hakkında düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Uçuş planı hazırlandıysa gidelim.
Translate from Turkish to English

Tom'un hiç planı olmadığına eminim.
Translate from Turkish to English

Onların bir planı var.
Translate from Turkish to English

Bu planı onaylıyor musun yoksa karşı mısın?
Translate from Turkish to English

Tom'un planı nedir?
Translate from Turkish to English

Onların planı nedir?
Translate from Turkish to English

Tom planı sevmedi.
Translate from Turkish to English

Onun için planı uygulamak kolay.
Translate from Turkish to English

Hangi planı istediğine karar verdiğin zaman , yazılı olarak bizi bilgilendir.
Translate from Turkish to English

Tom'un bir planı var.
Translate from Turkish to English

Ta başından beri bu Tom'un planı değil miydi?
Translate from Turkish to English

Tom'un planı aptalca görünmüyordu.
Translate from Turkish to English

O planı kabul ettiğin için çok mutluyum.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: hırsızlığın, yanlış, olduğunu, anlattı, dağa, tırmanmamın, düşünüyor, serveti, şöhretine, rağmen.