Turkish example sentences with "nehrin"

Learn how to use nehrin in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Bakers'ların nehrin üst tarafında bir çiftliği var.
Translate from Turkish to English

Bakers'ların nehrin yukarısında bir çiftlikleri var.
Translate from Turkish to English

Bu nehrin adı nedir?
Translate from Turkish to English

Ben nehrin öbür yakasına yüzebilirim.
Translate from Turkish to English

Sel nehrin yönünü değiştirdi.
Translate from Turkish to English

Nehrin kenarında Tom'la birlikte gördüğün sen miydin?
Translate from Turkish to English

Tom şişme bir bot üzerinde nehrin aşağısına gitti.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary onları son gördüğümde nehrin aşağısına doğru bir kanoda kürek çekiyorlardı.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary kanolarında nehrin aşağısına doğru sürüklendiler.
Translate from Turkish to English

Ben yüzerek nehrin öbür yakasına geçmeyi öneriyorum.
Translate from Turkish to English

Tom nehrin ne kadar derin olduğunu merak etti.
Translate from Turkish to English

Tom bir kano içerisinde nehrin aşağısına gitti.
Translate from Turkish to English

Nehrin öbür yakasına yüzmek ne kadar sürer?
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin nehrin aşağısına doğru sürüklenişini izlemekten başka bir şey yapamadı.
Translate from Turkish to English

Şiddetşi yağmurlar nehrin taşmasına neden oldu.
Translate from Turkish to English

Ann nehrin karşı tarafına yüzdü.
Translate from Turkish to English

Nehrin seviyesi çok düşük.
Translate from Turkish to English

Nehrin en derin yeri burası.
Translate from Turkish to English

O, nehrin karşı tarafında yaşıyor.
Translate from Turkish to English

Onun evi nehrin yanındadır.
Translate from Turkish to English

Bu nehrin en derin yeri burası.
Translate from Turkish to English

Onlar nehrin karşısında yaşamaktadırlar.
Translate from Turkish to English

Onlar nehrin aşağısına doğru sürüklendiler.
Translate from Turkish to English

Okulumuz nehrin karşı tarafındadır.
Translate from Turkish to English

Şu nehrin adı nedir?
Translate from Turkish to English

Kale nehrin karşısındadır.
Translate from Turkish to English

Onun evi nehrin karşı tarafında.
Translate from Turkish to English

Ben bir köpeğin nehrin karşısına yüzdüğünü gördüm.
Translate from Turkish to English

Tarih kitapları Moğolların Bağdat'ı işgalinden sonra birçok kitabın Dicle Nehri'ne atıldığını ve bu yüzden nehrin renginin kitapların mürekkebiyle maviye döndüğünü yazıyor.
Translate from Turkish to English

Onlar nehrin üzerine bir köprü yaptılar.
Translate from Turkish to English

Tayfun nehrin taşmasına neden oldu.
Translate from Turkish to English

Nehrin uzak kıyısında bir sürü çöp var.
Translate from Turkish to English

Onlar nehrin yukarısına doğru kürek çektiler.
Translate from Turkish to English

Onun evi nehrin karşı tarafındadır.
Translate from Turkish to English

Nehrin üzerinde bir köprü var.
Translate from Turkish to English

Nehrin derinliğini ölçtük.
Translate from Turkish to English

Nehrin üzerine bir köprü yapıldı.
Translate from Turkish to English

Okulumuz nehrin hemen karşısında.
Translate from Turkish to English

Nehrin iki mil yukarısında bir köprü var.
Translate from Turkish to English

Nehrin karşısına geçtiler.
Translate from Turkish to English

Onun evi nehrin kıyısında.
Translate from Turkish to English

Çadırı nehrin yanında kurduk.
Translate from Turkish to English

O, nehrin dibinde bulundu.
Translate from Turkish to English

Onun evi nehrin güney tarafındadır.
Translate from Turkish to English

Nehrin bu kısmında su derindir.
Translate from Turkish to English

Nehrin üzerine bir köprü yapıyorlar.
Translate from Turkish to English

Yolumu nehrin yakınında kaybettim.
Translate from Turkish to English

Nehrin karşısına geçiyorum.
Translate from Turkish to English

Tom nehrin karşısına geçiyor.
Translate from Turkish to English

Bu nehrin karşısına geçemedim.O çok derin.
Translate from Turkish to English

Bu nehrin adı ne?
Translate from Turkish to English

Nehrin yakınında eski bir kale duruyor.
Translate from Turkish to English

Suya atladım ve nehrin diğer tarafına yüzdüm.
Translate from Turkish to English

Postane nehrin diğer tarafında.
Translate from Turkish to English

Tom nehrin diğer tarafında.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary nehrin yanında romantik bir piknik yaptı.
Translate from Turkish to English

Gençken o nehrin yakınında oynardım.
Translate from Turkish to English

Nehrin kenarında yeni bir endüstri bölgesi kurmaya başladılar.
Translate from Turkish to English

Biz nehrin yanında kamp yapmaya gittik.
Translate from Turkish to English

Tom'un evi nehrin diğer tarafında.
Translate from Turkish to English

Tom nehrin karşısında yaşıyor.
Translate from Turkish to English

Kentimiz nehrin doğu yakası'ndadır.
Translate from Turkish to English

O, nehrin yanında oturdu.
Translate from Turkish to English

Her nehrin bir kaynağı vardır.
Translate from Turkish to English

Nehrin diğer tarafında olan bir şey var.
Translate from Turkish to English

Nehrin yanında bir çelik fabrikası var.
Translate from Turkish to English

Bu nehrin kaynağı nerede?
Translate from Turkish to English

Tom bizi botuyla nehrin karşı tarafına taşımayı önerdi.
Translate from Turkish to English

Yüksek dağların ardında yer alan küçük nehrin kıyında ki evde yaşayan küçük çocuk nasılsın?
Translate from Turkish to English

Festival arefesinde insanlar nehrin yanında bir yürüyüş için dışarı çıkarlar.
Translate from Turkish to English

Nehrin karşısına yüzebilir misin?
Translate from Turkish to English

O, nehrin karşısında yaşıyor.
Translate from Turkish to English

Okul, nehrin bu yakasında mı?
Translate from Turkish to English

Bu nehrin akıntısı hızlıdır.
Translate from Turkish to English

İngilizler nehrin karşısından saldırmaya başladı.
Translate from Turkish to English

Biz nehrin derinliğini ölçüyoruz.
Translate from Turkish to English

Nehrin su seviyesi yükseldi.
Translate from Turkish to English

Nehrin iki tarafında ağaçlar var.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary nehrin yanında birkaç kır çiçeği topladı.
Translate from Turkish to English

Kale nehrin diğer tarafında.
Translate from Turkish to English

Tom'un nehrin yanındaki otelde bir odası var.
Translate from Turkish to English

Çadırımızı nehrin kıyısına kurduk.
Translate from Turkish to English

Nehrin yakınındaki bitki örtüsünün sadece birkaç yaması vardı.
Translate from Turkish to English

Buradan yaklaşık nehrin üç kilometre yukarısında bir köy var.
Translate from Turkish to English

O onlara nehrin kuzey tarafında kalmalarını söyledi.
Translate from Turkish to English

Bir nehrin yakınında büyüdüm.
Translate from Turkish to English

Eviniz nehrin diğer tarafındadır.
Translate from Turkish to English

Tom bir yolunu bulup nehrin karşısına yüzerek geçmeyi başarmış.
Translate from Turkish to English

Bu nehrin akış hızlıdır.
Translate from Turkish to English

Biz nehrin yanında çadır kurduk.
Translate from Turkish to English

10 yıl önce nehrin üzerinde küçük bir köprü vardı.
Translate from Turkish to English

O, yaz okuluna devam ederken nehrin yanındaki bir çadırda yaşadı.
Translate from Turkish to English

Bu nehrin suyu denize akar.
Translate from Turkish to English

Tom nehrin buz gibi suyuna düştü.
Translate from Turkish to English

Hiç kimse iki ayakla bir nehrin derinliğini test ölçemez.
Translate from Turkish to English

Kentin çoğu nehrin sağ kıyısında yer alıyor.
Translate from Turkish to English

Bina nehrin kenarında bulunuyordu.
Translate from Turkish to English

Nehrin kaynağı Rocky Dağlarındadır.
Translate from Turkish to English

Nehrin seviyesi yavaş yavaş yükseldi.
Translate from Turkish to English

Beni nehrin diğer tarafına götürün lütfen.
Translate from Turkish to English

Nisan ayının sonunda, Sarı Nehrin suyu karardı.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: sürece, mutlu, olamazsın, Çocuklar, zorunda, kalacaklar, gibi, Şarkıları, gençler, arasında.