Tanıştığımıza memnun oldum.

Alain, evliliğinden mutlu değil ya da memnun.

Bazı doktorlar hastalarını memnun etmek için bir şeyler söylerler.

Karım da seni görmekten memnun olacak.

Seninle tanıştığıma memnun oldum.

Yardım edersen memnun olurum.

Jane'i partide memnun buldum.

Patronum benim TPS raporlarımdan memnun değil.

Memnun olmaz.

Hepimiz sistemden memnun olmadık.

Memnun kalmadılar mı?

Restoranın servisinden memnun değilim.

Şimdiki patronumu memnun etmek zordur.

Bize yardımcı olacaksan, çok memnun oluruz.

Onu memnun etmek zor.

Ben memnun değilim.

Herkesi memnun etmek zordur.

O, herkesi memnun etmeye hevesli.

Seni gördüğüme memnun oldum.

Sonuçtan memnun musunuz?

O, yeni bisikletinden çok memnun.

Günlük yaşantından memnun musun?

Haber onu memnun etti.

Payınızdan memnun değilseniz, onu biraz daha cazip yaparım.

O, şu anki maaşından memnun.

Meg yeni elbisesinden memnun görünüyor.

Tom Mary'nin çalışmasından memnun olmaktan uzaktır.

Küçük şey küçük akılları memnun eder.

Onu memnun etmek zordur.

Tom Mary'nin sesini duyduğuna memnun oldu.

Nic hiçbir şekilde ödülden memnun değil.

Onu hiçbir şey memnun etmez fakat onu kendim için yapmalıyım.

Yaptığından memnun değilim.

O, John haberi duyduğu için çok memnun olması gerektiğini söyledi.

O, oğlunun kitap aşkı hakkında memnun.

Tom, Mary ve John'un çok iyi geçindiklerini gördüğüne memnun oldu.

Mary John'la buluşmak için çıksa, Tom kesinlikle memnun olmaz.

Tom kaldığı oteldeki servisten memnun kalmadı.

Tom şu anki aylığından tamamen memnun.

Tom asla memnun değildir.

Tom'u memnun etmesi zordur.

Tom sonunda okul yılının bittiğine memnun.

Tom Mary'yi memnun etmek için geriye doğru eğilir.

Mary bu gece gelmezse, Tom'un memnun olacağına bahse girerim.

Tom herkesi memnun etmenin zaman kaybı olacağını söylüyor.

Pes. Ben ne yaparsam yapayım, asla memnun gibi görünmüyorsun.

Pes. Ben ne yaparsam yapayım asla memnun görünmüyorsun.

O şimdi emekli, Yves memnun ve sakin bir yaşam için sabırsızlanabilir.

Tom aldığı ödemeden memnun değildi.

Tom durumdan memnun değildi.

Tom Mary'nin onun taşınmasına yardım edeceğini duyduğunda gerçekten memnun oldu.

Tom Mary'nin onun partisine gelmek istediğini duyduğunda gerçekten memnun oldu.

Tom Mary'nin kazada yaralanmadığını duyduğuna gerçekten memnun oldu.

Tom Mary'nin sınavlarını geçtiğini duyduğunda gerçekten memnun oldu.

Tom senin yerinde olmadığı için memnun.

Mary işe geri dönmeye karar verse, Tom kesinlikle memnun olmaz.

O, ellerimi tuttu ve beni gördüğüne memnun olduğunu söyledi.

O, hediyemden hiç memnun olmadı.

Yakında yağmur yağarsa, memnun olurlar.

Ben evlilik haberine gerçekten memnun oldum.

Onu şahsen görmeye gidersen, o memnun olur.

Sınavı geçtiğine memnun oldum.

Eğer bize yardım ederseniz, herkes memnun olur.

Hediyemi beğendiğin için memnun oldum.

Başardığına çok memnun oldum.

Başardığına memnun oldum.

Başarını duyduğuma memnun oldum.

Tüm ulus haberden memnun oldu.

O, sonuçtan memnun.

Ben akşam yemeğine davet edildiğim için memnun oldum.

Davranışından memnun olmaktan uzağım.

O gerçekten memnun olacak.

Jane işinden çok memnun ve çıkma arzusu yok.

Mary bana beni gördüğüne memnun olduğunu söyledi.

Memnun olurum.

Onu beğendiğine memnun oldum.

Onu memnun etmek zordu.

Onlar çok memnun olacaklar.

Ondan hoşlandığına memnun oldum.

Seni gördüğüme çok memnun oldum.

Ona yardım etmekten memnun olurum.

Seni gördüğüne memnun olacaktır.

Onlar beni gördüklerine memnun oldular.

Sizinle tanıştığıma çok memnun oldum.

Seni tekrar gördüğüme memnun oldum.

Ben de sizinle tanıştığıma memnun oldum.

Onu duyduğuma memnun oldum.

Patronumuzu memnun etmek zordur.

Haberi duyduğuma memnun oldum.

İşimden memnun değilim.

Gelebilmene memnun oldum.

Ben sadece memnun hissetmiyorum.

O, haberi duyduğuna memnun.

Seninle tanıştığıma çok memnun oldum.

Hediyene memnun oldum.

O, yeni arabasından memnun.

Seni tekrar gördüğüme çok memnun oldum.

Kilondan memnun musun?

İşinizden memnun musunuz?

Onu annemi memnun etmek için söyledim.

O, haberi duyduğuna memnun oldu.