Turkish example sentences with "kuş"

Learn how to use kuş in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Her kuş uçamaz.
Translate from Turkish to English

Bu kuş ne Japonya'da ne de Çin'de yaşar.
Translate from Turkish to English

O kuş hâlâ çatıda.
Translate from Turkish to English

Havada uçan bir kuş sürüsü gördüm.
Translate from Turkish to English

Kuş solucanları arıyordu.
Translate from Turkish to English

Kuş olsaydım sana uçabilirdim.
Translate from Turkish to English

O kuş nedir?
Translate from Turkish to English

Yüzlerce kuş gözüme ilişti.
Translate from Turkish to English

Gölün üzerinde yüzlerce kuş vardı.
Translate from Turkish to English

Bu kuş uçamaz.
Translate from Turkish to English

Bu kuş, ne Japonya'da, nede Çin'de yaşar.
Translate from Turkish to English

Bu kuş insan sesini taklit edebilir.
Translate from Turkish to English

Gerçek bir arkadaş ender bir kuş gibidir.
Translate from Turkish to English

O güzel kuş her gün ötmekten başka bir şey yapmadı.
Translate from Turkish to English

Eldeki bir kuş yukardakinden daha emniyetlidir.
Translate from Turkish to English

Aç kuşlar kuş besleyiciden yiyorlardı.
Translate from Turkish to English

Bu parkta birçok kuş vardır.
Translate from Turkish to English

Kuş gözlemciliği güzel bir hobi.
Translate from Turkish to English

Bir kuş olsam, sana uçarım.
Translate from Turkish to English

Bu kuş bir sarı kuyruksallayan.
Translate from Turkish to English

Hiçbir kuş gereğinden çok yükseğe uçmaz, eğer ki kendi kanatlarıyla uçuyorsa.
Translate from Turkish to English

Tom bana bir kuş kafesi yaptı.
Translate from Turkish to English

Karga, kötü alametli bir kuş kabul edilir.
Translate from Turkish to English

Bir taşla iki kuş vurmak.
Translate from Turkish to English

Bizim arka bahçede bir kuş besleyici var.
Translate from Turkish to English

Parkta dolaşırken, bir yavru kuş buldum.
Translate from Turkish to English

Asla bu tür bir kuş görmedim.
Translate from Turkish to English

Susan bir kuş kadar yer ve yemeğinin çoğunu tabakta bırakır.
Translate from Turkish to English

Tom, penceresinin dışında cıvıl cıvıl kuş sesleri duyabiliyordu.
Translate from Turkish to English

Tom bir kuş gibi yiyor.
Translate from Turkish to English

Küçük bir kuş bana söyledi.
Translate from Turkish to English

Güzel bir kuş gördüm.
Translate from Turkish to English

Kuş yuvasında.
Translate from Turkish to English

Her kuş ötemez.
Translate from Turkish to English

Çatıda bir kuş görüyorum.
Translate from Turkish to English

Keşke bir kuş olsaydım.
Translate from Turkish to English

Kuş kanatlarını açıyor.
Translate from Turkish to English

Bir kuş bir kedi tarafından yakalandı.
Translate from Turkish to English

Kuş kanatlarını çırptı.
Translate from Turkish to English

En sevdiğiniz kuş nedir?
Translate from Turkish to English

Kimse kuş sineği görmedi.
Translate from Turkish to English

Gökyüzünde bir kuş uçuyordu.
Translate from Turkish to English

Keşke bir kuş olabilsem.
Translate from Turkish to English

Uzakta bir kuş gördük.
Translate from Turkish to English

Keşke bir kuş gibi uçabilsem.
Translate from Turkish to English

Bir ağacın üzerinde uçan bir kuş gördüm.
Translate from Turkish to English

Bu ormanda bir sürü kuş var.
Translate from Turkish to English

Dün sabah çok sayıda kuş gördüm.
Translate from Turkish to English

Bir balık olmaktansa bir kuş olmayı yeğlerim.
Translate from Turkish to English

Eve giderken beyaz bir kuş gördüm.
Translate from Turkish to English

Bir kuş yukarıda süzüldü.
Translate from Turkish to English

Ağaçta bir kuş ötüyor.
Translate from Turkish to English

Bazı kuş türleri uçamaz.
Translate from Turkish to English

Bu kuş türü yok olma tehlikesi ile karşı karşıya.
Translate from Turkish to English

Japonya'da birçok kuş türü yaşar.
Translate from Turkish to English

Yaralı kuş yere düştü.
Translate from Turkish to English

Birkaç kuş havada uçuyordu.
Translate from Turkish to English

Parkta böylesine çok kuş var.
Translate from Turkish to English

Dev gibi bir kuş ona doğru uçarak geldi.
Translate from Turkish to English

Büyük bir kuş pencerenin pervazına indi.
Translate from Turkish to English

Onun bir kuş kafesi gibi olduğunu düşündü.
Translate from Turkish to English

Tom parkta kuş beslemek istiyor.
Translate from Turkish to English

Çatıda garip mavi bir kuş görebiliyorum.
Translate from Turkish to English

Tom bir kuş tüyü yastıkla Mary'yi boğdu.
Translate from Turkish to English

Bahçende kaç çeşit kuş var?
Translate from Turkish to English

Güneye doğru uçan bir sürü kuş gördüm.
Translate from Turkish to English

Rüzgar kuş yuvasını ağaçtan düşürdü.
Translate from Turkish to English

Kuzey kutbu kırlangıcı denilen bir kuş duydun mu?
Translate from Turkish to English

Bir kuş uçabilir.
Translate from Turkish to English

O sadece bir kuş.
Translate from Turkish to English

Bu kuş uçabilir.
Translate from Turkish to English

Kuş öldü.
Translate from Turkish to English

Bir kuş çiziyorum.
Translate from Turkish to English

Bir kuş çizemem.
Translate from Turkish to English

Tom büyük bir kuş gördü.
Translate from Turkish to English

İyi bir gazete muhabiri herhangi bir kaynaktan öğrendiklerinden, hatta "küçük kuş ona öyle söyledi" türü kaynaktan bile yararlanır.
Translate from Turkish to English

Oh, bir kuş gibi yemek yiyor.
Translate from Turkish to English

Kuş beyaz tüylerle kaplıydı.
Translate from Turkish to English

Öbür kuş bülbüldü.
Translate from Turkish to English

Yuvayı dişi kuş yapmaz mı?
Translate from Turkish to English

Mavi kuş gökyüzünü sırtında taşır.
Translate from Turkish to English

Ağacın üstünde bir kuş var.
Translate from Turkish to English

Ağacın üstünde beş kuş var.
Translate from Turkish to English

Ağacın üstünde hiç kuş yok.
Translate from Turkish to English

Bu kuş ne renktir?
Translate from Turkish to English

Kuş kafasını suya daldırdı.
Translate from Turkish to English

Bu ne çeşit bir kuş?
Translate from Turkish to English

Kuş uçuyor.
Translate from Turkish to English

Bir sürü küçük kırmızı kuş her zaman ağaçlarda neşeyle şarkı söylüyor.
Translate from Turkish to English

Yarım yıl evvel o, kendini bir kuş gibi özgür hissediyordu.
Translate from Turkish to English

Bir taşla iki kuş.
Translate from Turkish to English

Kuş uçup gözden kayboldu.
Translate from Turkish to English

Orada babamın başında bir kuş var.
Translate from Turkish to English

Kuş tüyü ceketim beni ısıttı.
Translate from Turkish to English

Bir kuş yuvası yapıyorum.
Translate from Turkish to English

Ona bir kuş gösterdi.
Translate from Turkish to English

Japonya'da birçok kuş türü yaşıyor.
Translate from Turkish to English

O bir kuş mudur?
Translate from Turkish to English

Bu bir kuş barınağı.
Translate from Turkish to English

Kuş ötüyor. Duyabiliyor musun onu?
Translate from Turkish to English

Aniden güzel bir kuş gördüm.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: Güller, açıyor, kimin, olursa, ona, et, Evim, durağına, yakın, Zamanın.