Turkish example sentences with "izlemek"

Learn how to use izlemek in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Code Lyoko'yu izlemek hoşuma gidiyor.

Kylie Minogue'un konserini izlemek istiyorum.

O filmi izlemek Hindistan'a yolculuk yapmak gibi bir şeydir.

Hasta olma sana en azından evde kalmak ve film izlemek için mükemmel bir bahane verir.

Yabani kuşları izlemek çok eğlenceli.

TV izlemek için fazla zaman harcama.

Televizyon izlemek yerine dışarı çık ve biraz temiz hava al.

TV izlemek yerine dışarı çık ve biraz temiz hava al .

Sevgi dolu yaşlı bir çifti izlemek keyifli.

Ben dün gece televizyonda bir beyzbol oyunu izlemek için iki saat harcadım.

İngilizce dersimizi izlemek ister misin?

Bob TV programını izlemek için acele ile eve gitti.

Tom'un izlemek istediği TV programını izlemek için zamanı yoktu.

Tom'un izlemek istediği TV programını izlemek için zamanı yoktu.

Tom'un dün TV izlemek için zamanı yoktu.

Tom'un TV izlemek için hiç zamanı yok.

TV izlemek eğlenceli.

TV izlemek istiyorum.

Televizyon izlemek için zamanım yok.

Yarışı izlemek eğlenceli.

Tom bizim kurallarımızı izlemek zorundadır.

Bebekleri izlemek ilginçtir.

Bu gece canım televizyon izlemek istemiyor.

Dün TV izlemek için zamanım yoktu.

Bu programı izlemek ister misin?

TV izlemek için hiç zamanım yok.

Televizyon izlemek pasif bir faaliyettir.

Londra'da bir komedi izlemek için gittik.

Filmleri izlemek çok ilginç.

Yaban kuşlarını izlemek çok eğlenceli.

Bence TV izlemek zaman kaybıdır.

Tom biraz televizyon izlemek istediğini söyledi.

Ağır çekim bir film izlemek gibiydi.

Bir oyun izlemek için hepimiz tiyatroya gittik.

Modern bir dram izlemek için tiyatroya gittim.

TV'de beyzbol oyunu izlemek ister misin?

TV izlemek yerine iskâmbil oynayalım.

O izlemek için sıkıcı.

Canım TV izlemek istemiyor.

Seni dans ederken izlemek hoşuma gitti.

Kalmak ve izlemek istiyorum.

Bir belgesel izlemek istiyorum.

Bir belgesel izlemek zorundayım.

Dövüşü izlemek istiyorum.

Yabancıların bir tenis turnuvası var. Gelip izlemek ister misin?

Onu izlemek için planlanandan daha erken kalkmak zorunda kalabilirim ya da gelecek çarşambaya kadar bir şansım olmayacak.

Hem Tom hem de Mary izlemek için geriye döndüler.

Tom ve Mary yemeklerini bitirdiler ve sonra TV izlemek için oturma odasına gittiler.

Dans etmeni izlemek istiyorum.

Bu gece evde kalmak ve TV izlemek istiyorum.

Artık komedi izlemek istemiyorum.

Bir dağ zirvesinden güneş'in doğuşunu izlemek bir zevk.

Yarın gece televizyonda izlemek istediğim bir film var.

Bir film izlemek ister misin?

Film izlemek ister misin?

Teşekkürler, sadece izlemek istiyorum.

Bu filmi tekrar izlemek istiyor musun?

Onu kesinlikle izlemek zorundasın.

Televizyon izlemek istiyor musun?

Gerçekten bir Fransız filmi izlemek istiyor musun?

Televizyon izlemek istiyorum.

Bunu izlemek istiyorum.

Bir korku filmi izlemek istedim ama kız arkadaşım korkmuş ve komedi kiralamış.

Kocasını izlemek için bir özel dedektif kiraladı.

Tom'u izlemek zorunda değiliz.

Harry Potter'ın altıncı filmini izlemek istiyorum.

Tom, ABD-Almanya futbol maçını izlemek için işe gitmedi.

Bunu izlemek istemiyorum.

Korku filmi izlemek yok, tamam mı?

Başkalarının acı çekmelerini izlemek, neden bu kadar hoşumuza gidiyor?

TV izlemek beni sık sık uyutur.

Televizyon izlemek istemiyorum.

O filmi izlemek istediğimden emin değilim bile.

Bu maçı gerçekten izlemek istiyorum fakat zamanım olup olmadığından emin değilim.

Kesinlikle gidip bir film izlemek istiyorum ama zamanım olup olmadığından emin değilim.

Dans etmeni izlemek eğlenceli.

Tom evde kaydettiği futbol maçını izlemek için can atıyordu ve birinin son skordan bahsetmesine kulak misafiri olduğunda sinirliydi.

Bu bizim için acı bir gerçek fakat bu filmi izlemek eve bana tekrar dünyaya bakan tehlikeyi getirdi.

Hangi filmi izlemek istiyorsun?

Hangi filmi izlemek istiyorsunuz?

Siz beyefendiler beni izlemek ister misiniz?

Hangi filmi izlemek istersin?

Canım TV izlemek istiyor.

Ne tür film izlemek istersiniz?

Bunu izlemek zorunda değiliz.

Bunu izlemek zorunda mıyız?

Tom sadece TV izlemek için bile çok yorgundu.

Körling izlemek için en sevdiğim spor.

Adımını izlemek isteyebilirsin.

Birlikte oyunu izlemek ister misin?

Tom Mary'yi izlemek için söz verdi.

Onları izlemek zorunda değilim

Tom filmin sonunu izlemek istiyordu.

Bu videoyu izlemek istemiyorum.

Tom korku filmleri izlemek istediğini söyledi.

Tom Meryem'e, uğrayıp bir film izlemek ister mi diye sordu.

Ders, çimenlerin büyümesini izlemek kadar sıkıcıydı.

Onun acı çekmesini izlemek istiyorum.

Futbol izlemek ister misin?

TV izlemek büyük bir zaman kaybı.

TV izlemek ister misin?

Also check out the following words: Angelica, Pickles, bencildir, Sırrımı, bilmek, ister, basit, Dustin, Moskovitz, Yahudi.