Tom dün televizyon izledi.
Translate from Turkish to English

Tom, dün TV izledi.
Translate from Turkish to English

Tom ve arkadaşları sahilde oturdu ve erkek çocuklarının yüzmesini izledi.
Translate from Turkish to English

Köpek kuyruğunu sallayarak, sahibini izledi.
Translate from Turkish to English

Köpek beni evime kadar izledi.
Translate from Turkish to English

Ödevini yaptıktan sonra televizyon izledi.
Translate from Turkish to English

Depremi çok sayıda hafif şoklar izledi.
Translate from Turkish to English

O, çocukları derede oynarken izledi.
Translate from Turkish to English

Adam ufkun altında güneşin batışını izledi.
Translate from Turkish to English

Oyunu sadece 529 seyirci izledi.
Translate from Turkish to English

Tom yeni tiyatroda bir oyun izledi.
Translate from Turkish to English

Tom, yüzünde tatsız bir ifade, onların kapılardan acele ile girişini izledi.
Translate from Turkish to English

Tom adımlarını yeniden izledi.
Translate from Turkish to English

Tom onları dikkatli bir şekilde izledi.
Translate from Turkish to English

Tom'un köpeği onu eve kadar izledi.
Translate from Turkish to English

Tom akarsuyu birkaç kilometre izledi.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin talimatlarını izledi.
Translate from Turkish to English

Tom içgüdülerini izledi.
Translate from Turkish to English

Yanardağ patlamasını kıtlık izledi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin dans etmesini izledi.
Translate from Turkish to English

O onun yemek yiyişini izledi.
Translate from Turkish to English

Adamlar onu izledi.
Translate from Turkish to English

O, onun yüzüşünü izledi.
Translate from Turkish to English

O onu eve kadar izledi.
Translate from Turkish to English

Onun dansını izledi.
Translate from Turkish to English

Polis onu izledi.
Translate from Turkish to English

Jill filmi Ken ile izledi.
Translate from Turkish to English

O, çocukların yüzüşünü izledi.
Translate from Turkish to English

O, onun bir oyuncak bebek yapışını izledi.
Translate from Turkish to English

Bir köpek okuluma kadar beni izledi.
Translate from Turkish to English

O, kuşu dikkatlice izledi.
Translate from Turkish to English

O, onun bir resim çekişini izledi.
Translate from Turkish to English

Kolları bağlı şekilde sadece izledi.
Translate from Turkish to English

O, onun bir resim çizişini izledi.
Translate from Turkish to English

O, onu eve kadar izledi ve sonra onu öldürdü.
Translate from Turkish to English

O, çocukların havuzda yüzüşünü izledi.
Translate from Turkish to English

Onun nerede yaşadığını öğrenmek için onu eve kadar izledi.
Translate from Turkish to English

O, onu ve beyzbol oynayan diğer çocukları izledi.
Translate from Turkish to English

O, onun elinden geldiği kadar sıkı dövüşmeye devam ettiğini izledi.
Translate from Turkish to English

Bir köpek beni evime kadar izledi.
Translate from Turkish to English

Çocuk beni parka kadar izledi.
Translate from Turkish to English

Bizim tekne bir balık sürüsünü izledi.
Translate from Turkish to English

Kızların tenis oynamalarını izledi.
Translate from Turkish to English

Polisler onu Paris'e kadar izledi.
Translate from Turkish to English

İki dedektif şüpheliyi izledi.
Translate from Turkish to English

O her nereye gitse, köpek onu izledi.
Translate from Turkish to English

Doktorlar onun üzerine eğilirken, o izledi.
Translate from Turkish to English

Tom süpermarket civarında Mary'yi izledi.
Translate from Turkish to English

Sonbaharda, günler daha kısaldığında ve geceler daha soğuduğunda, o, ilk ayazın yaprakları parlak sarı ve portakal ve kırmızıya dönüştürmesini izledi.
Translate from Turkish to English

Yuvadaki kuşu dikkatle izledi.
Translate from Turkish to English

Yolcuların otobüsten inişini izledi.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'yi odaya kadar izledi.
Translate from Turkish to English

Top helikopterin kalkışını izledi.
Translate from Turkish to English

Dün gece televizyonda bir basketbol oyunu izledi.
Translate from Turkish to English

Okula dönen çocukları izledi.
Translate from Turkish to English

Av köpekleri tilkinin kokusunu izledi.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'yi izledi.
Translate from Turkish to English

Bir İsveç filmi izledi.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin gidişini izledi.
Translate from Turkish to English

Kuşları dikkatle ve sevinçle izledi.
Translate from Turkish to English

Tom isteksizce Mary'yi izledi.
Translate from Turkish to English

Tom Fransızca alt yazılı bir Japon filmi izledi.
Translate from Turkish to English

Onların hepsi izledi.
Translate from Turkish to English

Tom kuşkuyla izledi.
Translate from Turkish to English

Tom sessizce izledi.
Translate from Turkish to English

Tom gergin biçimde izledi.
Translate from Turkish to English

Tom merakla izledi.
Translate from Turkish to English

Tom dikkatle izledi.
Translate from Turkish to English

Tom yakından izledi.
Translate from Turkish to English

Tom dikkatlice izledi.
Translate from Turkish to English

Tom onaylayarak izledi.
Translate from Turkish to English

Tom endişeyle izledi.
Translate from Turkish to English

Tom hayranlıkla izledi.
Translate from Turkish to English

Tom sadece izledi.
Translate from Turkish to English

Tom haberleri izledi.
Translate from Turkish to English

Hepsi izledi.
Translate from Turkish to English

Tom çocukları izledi.
Translate from Turkish to English

Mary üstü açılabilir kırmızı spor arabasıyla uzaklaşırken Tom izledi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi dans ederken izledi.
Translate from Turkish to English

Tom uyurken Mary'yi izledi.
Translate from Turkish to English

Tom akşam yemeğinden sonra çocukları ile birlikte bir çizgi film izledi.
Translate from Turkish to English

Tom yol boyunca ebeveynlerini izledi.
Translate from Turkish to English

Tom kalktı ve ofisin dışında Mary'yi izledi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin kalabalıkta kaybolduğunu izledi.
Translate from Turkish to English

Tom çocukların oynamasını izledi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi merdivenlerde izledi.
Translate from Turkish to English

Tom köprüde Mary'yi izledi.
Translate from Turkish to English

Tom bankta oturdu, çocukların oynamasını izledi.
Translate from Turkish to English

Dün gece bir film izledi.
Translate from Turkish to English

Biri seni izledi mi?
Translate from Turkish to English

Birleşmiş Milletler ülkedeki seçimleri izledi.
Translate from Turkish to English

Dünya beni izledi ama hiç yakalamadı.
Translate from Turkish to English

Tom bir çizgi film izledi.
Translate from Turkish to English

Taraftarlar, onun topu ağlara göndermesini izledi.
Translate from Turkish to English

Tom bizi buraya kadar izledi.
Translate from Turkish to English

Tom beni buraya kadar izledi.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin tepkilerini dikkatle izledi.
Translate from Turkish to English

Mary arabayla uzaklaşırken Tom izledi.
Translate from Turkish to English

Bir süre sonra Tom izledi.
Translate from Turkish to English

Tom bir süre izledi.
Translate from Turkish to English

Tom izledi.
Translate from Turkish to English