Turkish example sentences with "isterim"

Learn how to use isterim in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Londra'ya gitmek isterim.

Milyoner olmak isterim.

Odanın bu köşesinde bir sera kurmak isterim.

Ben, Machu Picchu harabelerini ziyaret etmek isterim.

Gerçekten Finlandiya'ya gitmek ve orada yaşamak isterim ama ilk olarak İsveççemi geliştirmem gerekecek.

Bir arabam olmasını ne kadar isterim.

Sağlıklı kalabildiğim sürece uzun yaşamak isterim.

Tom'un evinin içini görmek isterim.

Çiçekler iyi görünmüyor. Onları sulamak isterim. Bir su kabı var mı?

Bunu, taahhütlü posta ile yollamak isterim.

Ben kızların neşeli olmasını isterim.

Bu hafta sonu seninle takılmak isterim.

Ev işleri yaparak daha az zaman harcayabilmeyi isterim.

Bir kedim olmasını isterim.

Kapadokya'ya beraber gitmeyi ben de çok isterim.

Bu konuda söyleyeceğin ne var duymak isterim.

Bu sebeple, Komite'nin "Parlamento'nun Görünmez Üyeleri" hakkındaki raporuna dikkat çekmek isterim.

Birinci kattaki koltukları isterim.

Fransa'da yaşamak isterim.

Onu yarın öğleden sonra görmek isterim.

Kiralamadan önce arabayı görmek isterim.

Bir gün seni tekrar görmek isterim.

Günün birinde seni tekrar görmek isterim.

Ayrılmadan önce sizi tekrar görmek isterim.

Zamanım olursa ziyaret etmek için gelmek isterim.

Sana yardım etmek isterim ama çok fazla meşgulüm.

Ben de gitmek isterim.

Sana şarkı söylemeyi çok isterim.

Bu eski arabadan kurtulmayı çok isterim.

Daha fazla para isterim.

Sadece burada neyin olduğunu bilmek isterim.

Sadece burada neyin döndüğünü bilmek isterim.

Çocuklarımın güvende olmasını isterim.

Nerede? Ben de bu kursa katılmak isterim.

Verdiğim sözleri tutmak isterim.

Fikrini istersem onu senden isterim.

İhtiyacı olana yardım etmek isterim fakat yapmacıklıkla suçlanacağımı biliyorum.

Ben bildiğimi öğretmek isterim ama siz ister misiniz?

Seni görmek isterim.

Aynada kendimi görmek isterim.

Sinema hangi akşam ben de gelmek isterim.

Hepinizle sohbet etmek isterim.

Hepinizi evimde ağırlamak isterim ama güzel yemek yapmayı bilmiyorum.

Ben hep kendi doğrularımı söylemek isterim.

Elimden geldiğince herkese yardım etmek isterim.

Her zaman doğruyu söylemek isterim ama çekirdek ailemin üzülmemesini de istiyorum.

Sözlerimi tutmak isterim demedim mi?

Acele etmeden işimi en iyi şekilde yapmak isterim.

Ona duygusal ve fiziksel zarar vermeden ilk önce arkadaş olmak isterim.

Size yardım etmek isterim.

Ben de onu isterim.

Herkesi memnun etmeyi isterim ama ne kadar başarabilirim bilmiyorum.

Şımarıp azmayacaksam, hak edeceksem, zengin olmak isterim.

Onu görmek ve onunla sohbet etmek isterim ama onun da bunu istemesi lazım.

Bu tablonun değerini belirlemek isterim.

Rusçayı akıcı bir şekilde konuşabilmek isterim.

Odama gitmeyi isterim.

Bunu giymek isterim.

Bir müzisyen olmak isterim.

Ben daima senin yanında kalmak isterim.

Senin gibi birisiyle evlenmek isterim.

Ne kadar tuttuğunu bilmek isterim.

Grubunuza katılmak isterim.

Tom'u buraya getirmek isterim.

Seni mutlu etmek isterim.

Sizi mutlu etmek isterim.

Her şeyi görmek isterim.

Tom'u anlamak isterim.

Tom'un bana saygı göstermesini isterim.

Aile olmamızı isterim.

Benimle olmanı isterim.

Benimle olmanızı isterim.

Bunları almanı isterim.

Bunları almanızı isterim.

Bunları götürmenizi isterim.

Bunları götürmeni isterim.

Sadece Tom'la biraz yalnız kalabilmeyi isterim.

Sırrımı seninle paylaşmak isterim.

Arkadaşlarından bazılarını tanımak isterim.

Bir gün yurt dışına çıkmak isterim.

Yeniden doğabilsem zengin bir ailenin çocuğu olmak isterim sonra hayat için hazır olurum.

Aslında ben de gitmek isterim.

Seyahat etmeyi isterim ama hiç param yok.

Eğer meşgul değilseniz, sizi öğle yemeğine davet etmek isterim.

Özellikle yapacak bir şeyin yoksa bana yardım etmeni isterim.

Erkek arkadaşın olmak isterim.

Senin dilini öğrenmek isterim.

Onu görmek isterim.

Onların ikisini de görmek isterim.

Mümkünse hemen eve gitmek isterim.

O sözleşmeyi görmek isterim.

Böyle harika bir iş yaptığın için sana teşekkür etmek isterim.

Judy ile konuşmak isterim.

Anlamanı isterim.

Pul koleksiyonumu görmeni isterim.

Bu mektubu göndermeni isterim.

Yanımda kalmanı isterim.

Biraz dondurma isterim.

Standart İngilizce öğrenmek isterim.

Benim için bir şarkı söylemenizi isterim.

Gitmek isterim ama henüz zamanım yok.

Also check out the following words: Louvre, Müzesi, şehirdedir, Jabulani, FIFA, Kupası'nın, maç, topudur, sayılardır, gidiyorsun.