Learn how to use insanların in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Şirket insanların gönüllü olarak istifa etmeleri için yalvardı.
Translate from Turkish to English
Genç insanların özgürlükçü görüşünü al.
Translate from Turkish to English
Sizin başarınız daha çok sizin yöneticinizin ve bürodaki diğer insanların sizi nasıl algıladığına bağlıdır.
Translate from Turkish to English
Diğer insanların işine burnunu sokmaktan vazgeç.
Translate from Turkish to English
Tüm insanların ölümlü olduğunu biliyoruz.
Translate from Turkish to English
Farklı insanların farklı fikirleri vardır.
Translate from Turkish to English
Bu tür müzik, daha yaşlı insanların anlamakta zorluk çektiği bir şeydir.
Translate from Turkish to English
Ben insanların önünde konuşmayı sevmiyorum.
Translate from Turkish to English
Modern toplumun en büyük sorunlarından biri, insanların dünyayı benim gibi görmemeleri.
Translate from Turkish to English
Bu fabrikada robotlar insanların yerini aldı.
Translate from Turkish to English
Sigara içen insanların sayısı artıyor, bu yüzden kanser yakında ölümün en yaygın nedeni olacak.
Translate from Turkish to English
Tom insanların evine girmesine izin vermez.
Translate from Turkish to English
" Dünyanın çevresinin iyiliği için söylüyorum," ama aslında o "Dünya üzerinde yaşayan insanların iyiliği için. "
Translate from Turkish to English
Bir çalışma ile ulaşılan sonuç "ayaklarının pis koktuğunu düşünen insanların kötü kokan ayakları vardır; ayaklarının kötü kokmadığını düşünen insanların yoktur."
Translate from Turkish to English
Bir çalışma ile ulaşılan sonuç "ayaklarının pis koktuğunu düşünen insanların kötü kokan ayakları vardır; ayaklarının kötü kokmadığını düşünen insanların yoktur."
Translate from Turkish to English
Sürekli olarak doğum kontrol hapı alan insanların hamile kalmayacaklarını biliyor muydunuz?
Translate from Turkish to English
Neden ABD hükümeti insanların silah sahibi olmalarına izin veriyor?
Translate from Turkish to English
ABD'de, insanların nakit ödeme yerine bir çek yazmaları yaygındır.
Translate from Turkish to English
Diğer insanların işlerine karışmaya hakkın yoktur.
Translate from Turkish to English
Diğer insanların yardımına güvenmemelisiniz.
Translate from Turkish to English
Bazı insanların neden kara kedilerin uğursuz olduğunu düşündüğünü merak ediyorum.
Translate from Turkish to English
O her zaman insanların hatasını yakalar.
Translate from Turkish to English
O her zaman diğer insanların hatalarını bulmak için hazırdır.
Translate from Turkish to English
Rahip insanların maneviyatını geliştirmek için çalıştı.
Translate from Turkish to English
Ben insanların sayısını sayıyorum.
Translate from Turkish to English
Hayatta büyük zevk insanların yapamayacağını söylediği şeyi yapmaktır.
Translate from Turkish to English
Tom, diğer ülkelerde insanların nasıl yaşadıklarını öğrenmek istedi.
Translate from Turkish to English
Tom insanların düşündüğü kadar zengin değildir.
Translate from Turkish to English
Tom dürüst ve diğer insanların da dürüst olmasını bekliyor.
Translate from Turkish to English
Tom'un diğer insanların yiyeceğini çalmakla ilgili vicdan azabı yok.
Translate from Turkish to English
Tom insanların sigara içtiği yerde yemek yemeği sevmez.
Translate from Turkish to English
Tom insanların onun evinin önüne park etmelerini sevmiyor.
Translate from Turkish to English
Tom insanların çocukların önünde küfretmelerini sevmiyor.
Translate from Turkish to English
Diğer insanların ne düşündüğü Tom'un umurunda değil.
Translate from Turkish to English
Diğer insanların onun hakkında ne söylediği Tom'un umurunda değil.
Translate from Turkish to English
Tom diğer insanların ne düşündüğünü umursamıyor.
Translate from Turkish to English
Tom insanların düşüncelerini okuyabileceğini iddia ediyor.
Translate from Turkish to English
Tom tüm insanların eşit yaratıldığına inanıyor.
Translate from Turkish to English
Sanırım Tom sonunda insanların ona davranma tarzıyla başetmeyi öğrenecek.
Translate from Turkish to English
Neden ABD hükümeti insanların silah almalarına izin verdi?
Translate from Turkish to English
Tüm dünya ünlü insanların türbesidir.
Translate from Turkish to English
Kim saygı ve hayranlık hissi duymadan cesur insanların kahramanca eylemlerini okuyabilir?
Translate from Turkish to English
Tom o küçük köydeki insanların yamyam olduklarına inanıyor.
Translate from Turkish to English
Bütün insanların eşit hakları vardır.
Translate from Turkish to English
Şu insanların şimdi işleri yoktu.
Translate from Turkish to English
Bu insanların hiçbir suçu yok.
Translate from Turkish to English
Bu, Hamursuz bayramını gözlemlemek ve Paskalyayı kutlamak için insanların aileleri ve arkadaşlarıyla bir araya geldiği, yılın bir zamanıdır.
Translate from Turkish to English
Yaşlı insanların konuşacak birine ihtiyaçları vardır.
Translate from Turkish to English
Bazı insanların caddeyi yürüyerek geçtiğini görebiliyorum.
Translate from Turkish to English
Onun kesinlikle diğer insanların duygularına saygısı yok.
Translate from Turkish to English
Onlar yaşlı insanların özel ihtiyaçlarını dikkate alamadılar.
Translate from Turkish to English
Diğer insanların beklentileri bizim nasıl davranacağımızı etkiler.
Translate from Turkish to English
Japonya denince insanların aklına Fuji dağı gelir.
Translate from Turkish to English
Bilmediğim insanların e-maillerini cevaplamam.
Translate from Turkish to English
Eğer doğum sancıları insanların dediği kadar acı verseydi, herkesin sadece bir çocuğu olurdu.
Translate from Turkish to English
El yazısı kullanabilen genç insanların sayısının gitgide azaldığını şaşkınlıkla öğrendim.
Translate from Turkish to English
Diğer insanların yolunda durmayın.
Translate from Turkish to English
Diğer insanların işine karışmayın.
Translate from Turkish to English
Ben her zaman insanların isimlerini unutuyorum.
Translate from Turkish to English
Mutlu insanların ne kadar nadir olduğunu fark ettim.
Translate from Turkish to English
Burada olan insanların hepsi gitti.
Translate from Turkish to English
Polis insanların geri çekilmelerini istedi.
Translate from Turkish to English
Tom insanların sigara içtiği yerlerden kaçındı.
Translate from Turkish to English
18 yaşın üzerindeki insanların araba sürmelerine izin verilir.
Translate from Turkish to English
Diğer insanların işlerine karışmayın.
Translate from Turkish to English
Quakerlar bütün insanların eşit olduğuna inanırlar.
Translate from Turkish to English
Bütün şişman insanların diyet yapması gerektiğini düşünüyorum.
Translate from Turkish to English
Pazar, insanların kiliseye gittiği gündür.
Translate from Turkish to English
Polis insanların hukuka uymasını bekliyor.
Translate from Turkish to English
Onunla birlikte gördüğüm insanların kim olduklarını merak ediyorum.
Translate from Turkish to English
Tom insanların Mary hakkında söylediklerini umursamaz.
Translate from Turkish to English
Yaşlı insanların güçlü kalması önemlidir.
Translate from Turkish to English
Bazı insanların ne satın alabileceğini asla söyleyemezsin.
Translate from Turkish to English
Siz geç insanların mizah duygusu yok.
Translate from Turkish to English
Bu, insanların evliliğe karşı tavrındaki bir değişiklik ve 24 saat açık olan ve genç insanların daha kolay yaşamalarını sağlayan fast food restoranlar ve yerel dükkanlardan dolayı olabilir.
Translate from Turkish to English
Bu, insanların evliliğe karşı tavrındaki bir değişiklik ve 24 saat açık olan ve genç insanların daha kolay yaşamalarını sağlayan fast food restoranlar ve yerel dükkanlardan dolayı olabilir.
Translate from Turkish to English
Diğer insanların duygusu ne olursa olsun, o düşündüğünü söyler.
Translate from Turkish to English
Tanıştığınız insanların ellerine dikkat edin ve onların ne kadar farklı ve ilginç olduklarını gördüğünüze şaşıracaksınız.
Translate from Turkish to English
2008'de işe başladığımızda, çalıştırmak istediğimiz insanların bir listesini yazdık sonra dışarıya çıktık ve onları işe aldık.
Translate from Turkish to English
Benim hakkımda bilmen gereken bir şey hayattaki en büyük korkumun insanların fakir olduğumu öğrenmesidir.
Translate from Turkish to English
Dünya ile ilgili sorun insanların çok az bilmesi değil fakat öyle olmayan çok şey bilmeleridir.
Translate from Turkish to English
Her gün sebze ve meyve yiyen insanların kalp krizi geçirme olasılıklarının daha düşük olduğunu duydum.
Translate from Turkish to English
Koko, sağır insanların dili olan işaret dilinde 500 kelimeden daha fazla biliyor ve kullanıyor.
Translate from Turkish to English
Hava, yemek gibi insanların temel ihtiyaçlarındandır.
Translate from Turkish to English
İnsanlardan insanların iyiliği için uzaklaştım.
Translate from Turkish to English
Diğer insanların önünde hakarete uğradım.
Translate from Turkish to English
Bazı insanların banyo küvetlerinde uyuduğunu duydum.
Translate from Turkish to English
Aptalı mı oynayayım yoksa etrafımdaki insanların farkındalığın farkına varmasını mı sağlayayım?
Translate from Turkish to English
İslamiyete inanan insanların ataları hangi dine mensuptu?
Translate from Turkish to English
Dünyayı gezip diğer insanların nasıl yaşadığını öğrenmek istiyorum.
Translate from Turkish to English
Sence ben mükemmel miyim de insanların kusurlarını ayıplayacağım?
Translate from Turkish to English
Tüm insanların kusurları vardır.
Translate from Turkish to English
Yasalarda yazanlar, insanların kafalarına göre hareket etmelerine engel olamıyor.
Translate from Turkish to English
Benden yaşlı insanların kalbini kırmak istemiyorum.
Translate from Turkish to English
Benden genç insanların kalbini kırmak istemiyorum.
Translate from Turkish to English
Bilgi aldığımız insanların doğruyu söylediğini nasıl anlarız?
Translate from Turkish to English
Bunca yıl insanların ölmesine göz yummak nasıl bir duygu?
Translate from Turkish to English
Ülkesine ihanet eden bir takım insanların akrabalarına da güvenmemek lazım diye düşünüyorum haksız mıyım?
Translate from Turkish to English
Neden özgür düşüncenin önünü açıp insanların yaratıcılıklarını desteklemiyorsun?
Translate from Turkish to English
Kaos insanların yeni fikirler üretmesini sağlar, değil mi?
Translate from Turkish to English
Tanıştığım insanların benimle sohbet etmesini beklemeliyim ya da ben onlarla sohbet etmeliyim.
Translate from Turkish to English
Also check out the following words: doğrudan, doğruya, seçilmiş, temsilciler, vasıtasıyla, yönetimine, derneğe, zorlanamaz, saldırısız, toplanma.