Turkish example sentences with "ikisi"

Learn how to use ikisi in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Britanyalı kadınların yüzde elli ikisi çikolatayı sekse tercih ediyor.
Translate from Turkish to English

Üç tane köpeğimiz var, biri beyaz, ikisi siyah.
Translate from Turkish to English

Biri beyaz, ikisi de siyah olmak üzere üç köpeğimiz var.
Translate from Turkish to English

Başarı ya da başarısızlık ikisi de benim için aynıdır.
Translate from Turkish to English

Kardeşlerin ikisi de öldü.
Translate from Turkish to English

Bu ikisi yan yana duruyor.
Translate from Turkish to English

Ebeveynlerimin her ikisi de şu an evdeler.
Translate from Turkish to English

Ebeveynlerimin her ikisi de ülkede yetiştirildiler.
Translate from Turkish to English

Kitaplarımın ikisi alındı.
Translate from Turkish to English

Kardeşlerin her ikisi de dışarıdalardı.
Translate from Turkish to English

Öğrencilerin üçte ikisi toplantıya geldi.
Translate from Turkish to English

Tom ve karısı kıt kanaat geçinmek için her ikisi çalışmak zorunda.
Translate from Turkish to English

Tom ve kız kardeşi her ikisi de bu üniversitede öğrenciler.
Translate from Turkish to English

Şu öğrencilerin her ikisi testi geçmedi.
Translate from Turkish to English

Her ikisi de dışarıya bakmak için pencereye gitti.
Translate from Turkish to English

Erkek kardeşlerin her ikisi de öldü.
Translate from Turkish to English

Erkek kardeşlerin her ikisi de hâlâ hayatta.
Translate from Turkish to English

Cevapların her ikisi de yanlıştır.
Translate from Turkish to English

Güvercin ve deve kuşu her ikisi de kuştur; biri uçabilir ve diğeri uçamaz.
Translate from Turkish to English

Afganistan ve İran her ikisi de milli marşlarını 20.yüzyıl boyunca birkaç kez değiştirmişti.
Translate from Turkish to English

Onların her ikisi de çok heyecanlı.
Translate from Turkish to English

Onların her ikisi de evcil hayvan mağazasında çalışıyor.
Translate from Turkish to English

Ne kadar zor bir şey, sevmek ve akıllı olmak, ve her ikisi birden.
Translate from Turkish to English

Benim şehrin nüfusu bu şehrin üçte ikisi kadar büyüktür.
Translate from Turkish to English

"Tom! Bu cümlelerin çok bencil olduğunun farkında mısın?: Onlar her zaman ya seninle başlıyor ya da seninle bitiyor! Hatta her ikisi!" o, Tom'a serzenişte bulundu.
Translate from Turkish to English

Tom'un ebeveynlerinin her ikisi de öğretmendir.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary her ikisi de zemin üzerine bağdaş kurmuş oturuyordu.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary bir şemsiyeyi paylaştı. Ancak, yeterince büyük değildi ve her ikisi de ıslandı.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary her ikisi de gitmek istiyor.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary her ikisi de aynı anda konuşmaya başladı.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary her ikisi de komedileri izlemeyi tercih ediyor.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary her ikisi de kahverengi şapka giyiyorlar.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary her ikisi de çok yetenekli öğretmenler.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary her ikisi de vejetaryenler.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary her ikisi de öğrenciler.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary her ikisi de hâlâ bekar.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary her ikisi de ondan sorumlu.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary her ikisi de daha iyiyi bilecek kadar yeterince yaşlıdır.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary her ikisi de kararsız.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary her ikisi de iyi öğrenciler.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary her ikisi de benim meslektaşlarım.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary her ikisi de iş başında.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary her ikisi de yaklaşık bir haftada kırk beş saat çalışırlar.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary her ikisi de atlara binmeyi severler.
Translate from Turkish to English

Brown ikizleri, son zamanlarda her ikisi de evlendi, bir parti düzenledi.
Translate from Turkish to English

Anne ve babasının her ikisi de iyi.
Translate from Turkish to English

Onun ebeveynlerinin her ikisi Tokyo'ya geliyorlar.
Translate from Turkish to English

Onlardan ikisi boğuldu.
Translate from Turkish to English

Her ikisi de son derece zengindi.
Translate from Turkish to English

Onların her ikisi de sevimli
Translate from Turkish to English

Şu ikisi tam olarak birbirine benziyor.
Translate from Turkish to English

Onların her ikisi de iyi öğrencilerdir.
Translate from Turkish to English

Onların her ikisi de iyi öğretmenlerdir.
Translate from Turkish to English

Saat gecenin ikisi.
Translate from Turkish to English

Her ikisi de ağır yaralandı.
Translate from Turkish to English

Ebeveynlerimin her ikisi de öldü.
Translate from Turkish to English

Kız kardeşlerin her ikisi de sarışınlar.
Translate from Turkish to English

Anne ve babasının her ikisi de iyiler.
Translate from Turkish to English

Onların her ikisi de odadalar.
Translate from Turkish to English

Kız kardeşlerimin her ikisi evlidir.
Translate from Turkish to English

Su ve yağ her ikisi sıvıdır.
Translate from Turkish to English

Erkek kardeşlerimin her ikisi de evlidir.
Translate from Turkish to English

Ebeveynlerimin her ikisi de hayatta değiller.
Translate from Turkish to English

Onlardan ikisi odadadır.
Translate from Turkish to English

Ebeveynlerimin her ikisi de vefat ettiler.
Translate from Turkish to English

Onların her ikisi de iyidir.
Translate from Turkish to English

Kızların her ikisi de beyaz takım elbiseler giyiyorlardı.
Translate from Turkish to English

Bu öğrencilerin her ikisi de testi geçmediler.
Translate from Turkish to English

Bu ikisi arasındaki farkı açıklayamam.
Translate from Turkish to English

Her ikisi de hayattalar.
Translate from Turkish to English

Onun ebeveynlerinin her ikisi de öldüler.
Translate from Turkish to English

Şu ikisi dışarı gidiyorlar mı?
Translate from Turkish to English

Bu ikisi arasında seçim yap.
Translate from Turkish to English

Kız kardeşlerin ikisi de çok güzel.
Translate from Turkish to English

Onların ikisi de okul öğrencisidir.
Translate from Turkish to English

Onların her ikisi de bebek bekliyorlar.
Translate from Turkish to English

Bakır ve gümüş her ikisi de metaldir.
Translate from Turkish to English

Bir süre her ikisi de sessizdi.
Translate from Turkish to English

Kardeşlerimin her ikisi de evli değildir.
Translate from Turkish to English

İşin üçte ikisi bitti.
Translate from Turkish to English

Erkek kardeşlerin her ikisi de hâlâ yaşıyor.
Translate from Turkish to English

Onların her ikisi de aynı anda geldiler.
Translate from Turkish to English

İki kız kardeşi var. Her ikisi de Kyoto'da yaşıyor.
Translate from Turkish to English

Ebeveynlerimin her ikisi de otoriter değil.
Translate from Turkish to English

Şu ikisi birbirleri için yapılmış gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English

Öğrencilerin her ikisi de bütün testlerini geçti.
Translate from Turkish to English

Onların her ikisi de toplantıda yoktu.
Translate from Turkish to English

Bu ikisi birbirinden çok farklı.
Translate from Turkish to English

Trajik haberi duyduktan sonra her ikisi de ağladı.
Translate from Turkish to English

Onların ikisi arasındaki ilişkiler nasıl gidiyor?
Translate from Turkish to English

Onların ikisi de güldü.
Translate from Turkish to English

Kızların her ikisi de güldü.
Translate from Turkish to English

Kelimeleri cümlenin başına doğru geri itme sayesinde, sonda sadece onlardan ikisi kaldı: Mary, Tom.
Translate from Turkish to English

Onların her ikisi de aynı mı?
Translate from Turkish to English

Onun iki kız kardeşi var, ikisi de Tokyo'da yaşıyor.
Translate from Turkish to English

Onların her ikisi de öldü.
Translate from Turkish to English

O ikisi şu anda çok meşguller, seninle konuşmak istemiyorlar.
Translate from Turkish to English

Onların her ikisi de Fransızca anlar mı?
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary her ikisi de Fransızca konuşabilir.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary her ikisi de Boston'da yaşıyorlar.
Translate from Turkish to English

Her ikisi oturdu.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: Yapacak, uçağımız, bitmez, dünyadaki, biter, , tarz, kanepe, günlerden, ağır.