Turkish example sentences with "işleri"

Learn how to use işleri in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Sanırım yakında tüm işleri bitirmiş olacaksınız.
Translate from Turkish to English

Her şahıs, doğrudan doğruya veya serbestçe seçilmiş temsilciler vasıtasıyla, memleketin kamu işleri yönetimine katılmak hakkını haizdir.
Translate from Turkish to English

Andrina'nın işleri ciddiye almadığını bilirim ama kendisi harika bir arkadaş.
Translate from Turkish to English

Tom hafta sonunda biriken işleri bitirmeyi planladı.
Translate from Turkish to English

Tom işleri çabucak yaptırmak istedi.
Translate from Turkish to English

Tom işleri farklı şekilde yapmalıydı.
Translate from Turkish to English

Tom işleri kendi başına yapmayı sever.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi işleri kendi başına yapması için cesaretlendiriyor.
Translate from Turkish to English

Tom sadece işleri olduğu gibi kabul etmek zorunda kaldı.
Translate from Turkish to English

Tom işleri asla zamanında yaptırmayan bir üne sahip.
Translate from Turkish to English

Tom işleri asla zamanında yaptırmamakla ünlüdür.
Translate from Turkish to English

Tom'un işleri hatasız yapmak için tek şansı vardı.
Translate from Turkish to English

Tom işleri kendi tarzıyla yapar.
Translate from Turkish to English

Tom geri çekilmeye ve bir süre işleri Mary'nin idare etmesine izin vermeye karar verdi.
Translate from Turkish to English

Tom işleri değiştirdi.
Translate from Turkish to English

Tom her zaman işleri aynı eski usülle yapar.
Translate from Turkish to English

Bill yazı işleri kadrosunda.
Translate from Turkish to English

Tom işleri kendi hızınızda yapar.
Translate from Turkish to English

Çocuk sık sık getir götür işleri yapar.
Translate from Turkish to English

Ben işleri kendi tempomda yaparım.
Translate from Turkish to English

Babam Pazar günleri bahçe işleri yapar.
Translate from Turkish to English

Şu insanların şimdi işleri yoktu.
Translate from Turkish to English

Sanırım işleri değiştirmemim zamanıdır.
Translate from Turkish to English

O, zamanının üçte birini evrak işleri yaparak geçirir.
Translate from Turkish to English

Ev işleri yaparak daha az zaman harcayabilmeyi isterim.
Translate from Turkish to English

Bazı sağlık çalışanları hastalara bakmak yerine evrak işleri yaparak daha çok zaman geçirmektedirler.
Translate from Turkish to English

Tom işleri her zaman erteliyor.
Translate from Turkish to English

Ev işleri ile meşguldü.
Translate from Turkish to English

Ev işleri ile meşgul oldu.
Translate from Turkish to English

Bütün bu işleri hemen yapamazsın.
Translate from Turkish to English

Bahçe işleri eğlencelidir.
Translate from Turkish to English

Burada işleri böyle yapmıyoruz.
Translate from Turkish to English

Burada işleri böyle halletmiyoruz.
Translate from Turkish to English

Uzmanımızdan işleri nasıl kontrol altında tutacağını öğren.
Translate from Turkish to English

Java'nın kütüphaneleri bütün işleri kolaylaştırıyor.
Translate from Turkish to English

Beni bu kadar zorlama. Kendi halime bırak da işleri yoluna koyayım.
Translate from Turkish to English

Bana güvenmedin ve işleri berbat ettin.
Translate from Turkish to English

Tom işleri kaybetme eğilimi içinde.
Translate from Turkish to English

Bu işleri değiştiriyor.
Translate from Turkish to English

Birisi işleri berbat etti.
Translate from Turkish to English

Siz, her şeyin en doğrusunu bilenler, işleri elinize yüzünüze bulaştırdığınızı gördüm.
Translate from Turkish to English

Ve böylelikle bugünlük işleri bitirdik.
Translate from Turkish to English

Onların işleri fareler ve sıçanları yok etmektir.
Translate from Turkish to English

Yardım etmeyi reddetmen işleri karıştırdı.
Translate from Turkish to English

Düzgün bir şekilde yapılan işleri severim.
Translate from Turkish to English

Tanınmadan önce maaş zammından bahsedersen senin işleri ters yaptığını düşünme eğiliminde olurum.
Translate from Turkish to English

Tom'un muhtemelen yaklaşık bütün gün oturup TV izlemekten yapacak daha iyi işleri vardır.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary işleri sık sık birlikte yapmazlar.
Translate from Turkish to English

Tom işleri doğru yaptırmaktan daha çok işleri yaptırmakla daha ilgili görünüyor.
Translate from Turkish to English

Tom işleri doğru yaptırmaktan daha çok işleri yaptırmakla daha ilgili görünüyor.
Translate from Turkish to English

Bugünkü duruma bizi sen soktun, senin işleri yürütme yeteneğin zayıf.
Translate from Turkish to English

Sen işleri eline yüzüne bulaştırdın, değil mi?
Translate from Turkish to English

Tom her zaman işleri kendi bildiğine göre yapmak ister.
Translate from Turkish to English

Gerçekten işleri berbat ettin, Tom.
Translate from Turkish to English

Politikacılar işleri daha da kötü yapabilir.
Translate from Turkish to English

Robotlar sadece işleri tamamlar, tamamen düşünmezler.
Translate from Turkish to English

Evimi satmak zorunda olsam bile, işleri devam ettireceğim.
Translate from Turkish to English

Tom'un hala yapılacak işleri var.
Translate from Turkish to English

Bence sınırda işleri germek isteyen başka bir oluşum, başka bir irade var.
Translate from Turkish to English

Çok dostum var benim, yeter ki işleri düşsün.
Translate from Turkish to English

Onun kirli işleri en sonunda ortaya çıktı.
Translate from Turkish to English

Tom bilir bu işleri.
Translate from Turkish to English

Bu kez işleri karıştırmayın.
Translate from Turkish to English

Şimdi işleri kontrol altına aldım.
Translate from Turkish to English

Keşke gerçekten yapmak istediğim işleri yapmak için daha fazla zamanım olsa.
Translate from Turkish to English

Bu, işleri yapmanın ilginç bir yolu.
Translate from Turkish to English

Tom her zaman işleri yapma tarzım hakkında şikayet eder.
Translate from Turkish to English

Tom işleri normal karşılıyor gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English

Tom işleri denetliyor.
Translate from Turkish to English

Her zaman şikayet etme yerine belki bazı işleri yaptırmaya başlayabilirsin, düşünmüyor musun?
Translate from Turkish to English

Neden her zaman işleri zor şekilde yapmak istiyorsun?
Translate from Turkish to English

Zaten yapmak için yeterli işleri var.
Translate from Turkish to English

Tom işleri nasıl yaptıracağını biliyor.
Translate from Turkish to English

Hepimizin yapacak işleri var.
Translate from Turkish to English

Son zamanlarda işleri unutuyorum.
Translate from Turkish to English

Tom burada işleri nasıl yaptığımız hakkında çok şey biliyor gibi görünüyordu.
Translate from Turkish to English

Bir insan zengin ya da fakir olup olmamasına göre işleri farklı görür.
Translate from Turkish to English

Bir kişi zengin ya da fakir olup olmadığına göre işleri farklı görür.
Translate from Turkish to English

Bu, işleri değiştirebilir.
Translate from Turkish to English

Tom işleri çok düşünme eğilimindedir.
Translate from Turkish to English

Tom ufak tefek işleri yapmak için istekli.
Translate from Turkish to English

Neden işleri değiştirmek istiyorsun?
Translate from Turkish to English

Tom köpeğinin havladığını duydu, bu yüzden işleri kontrol etmek için yataktan çıktı.
Translate from Turkish to English

Tom işleri tekrar berbat etmeden önce bunun sadece bir zaman meselesi olduğunu biliyordum.
Translate from Turkish to English

Biz işleri değiştirebiliriz.
Translate from Turkish to English

Tom'un işleri için geldik.
Translate from Turkish to English

Tom'un işleri tıkırında.
Translate from Turkish to English

Biz işleri yarım bırakmayız.
Translate from Turkish to English

Tom bize yardım ederse işleri daha kolay yapabilir.
Translate from Turkish to English

Ben sadece işleri basit tutmak istedim.
Translate from Turkish to English

Tom işleri kendi tarzıyla yapmayı sever.
Translate from Turkish to English

Onların işleri var.
Translate from Turkish to English

O, işleri çok yavaş yapar. Bir günlük işi yapmak onun üç gününü alır.
Translate from Turkish to English

Büyük işleri başarmak için sadece hareket etmemeliyiz aynı zamanda hayal kurmalıyız; sadece planlamamalıyız aynı zamanda inanmalıyız.
Translate from Turkish to English

O, işleri değiştirdi.
Translate from Turkish to English

Yarım kalmış işleri sevmiyorum.
Translate from Turkish to English

Bu, işleri açık hale getiriyor.
Translate from Turkish to English

Böyle davranmayı kes Tom! Bıktım bu saçmalıktan! Bırak bu işleri artık!
Translate from Turkish to English

Şimdi işleri farklı olarak görüyorum.
Translate from Turkish to English

Bizim işleri farklı olarak yapmamız gerekiyor.
Translate from Turkish to English

İnsan işleri planlar ama Allah karar verir.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: ondan, hoşlanmaz, gün, kadarı, değilim, dikkatli, sür, aksi, halde, başın.