Turkish example sentences with "buz"

Learn how to use buz in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Onun elleri buz kadar soğuktu.
Translate from Turkish to English

Buz patenlerini unutma.
Translate from Turkish to English

Buz kaymak için çok ince.
Translate from Turkish to English

Buz eriyor.
Translate from Turkish to English

Buz eridi.
Translate from Turkish to English

Buz erirse, sıvı olur.
Translate from Turkish to English

Buz erirse, su olur.
Translate from Turkish to English

Yanağına bir buz torbası koy.
Translate from Turkish to English

Bir buz torbası alabilir miyim?
Translate from Turkish to English

O, buz gibi suyu hiçe sayarak nehre atladı.
Translate from Turkish to English

Buz kadar soğuk.
Translate from Turkish to English

Buz gibi suda yüzmeyi denemesi çılgınlıktı.
Translate from Turkish to English

Buz sıcaklığı nedir?
Translate from Turkish to English

Buz iki inç kalınlığında.
Translate from Turkish to English

Buz bizim ağırlığını taşıyabilecek mi?
Translate from Turkish to English

Eski günlerde, kışın buz pateni yapmaya giderdik ama şimdi çok yaşlıyız.
Translate from Turkish to English

Biz buz boyunca yürüdük.
Translate from Turkish to English

Tekne yüzen bir buz tarafından parçalandı.
Translate from Turkish to English

Arabam buz üzerinde savrulduğunda, korkunçtu.
Translate from Turkish to English

Denizaltı yüzeye doğru ince bir buz tabakasını yarıp geçmek zorunda kaldı.
Translate from Turkish to English

Çocuklar buz üzerinde kayıyorlardı.
Translate from Turkish to English

Buz gibi bir rüzgar bizi kemiklerimize kadar dondurdu.
Translate from Turkish to English

O, buz kadar soğuk.
Translate from Turkish to English

Jackson'ın gözleri buz gibi soğuklaştı.
Translate from Turkish to English

Tom bir çift buz pateni kiraladı.
Translate from Turkish to English

Tom'un elleri buz gibi.
Translate from Turkish to English

Tom bir bardak suya bir parça kuru buz koydu.
Translate from Turkish to English

O buz üzerinde bir ev yaptı.
Translate from Turkish to English

Birisi Tom'u bir buz kıracağı ile zımbaladı, fakat o şimdi iyi.
Translate from Turkish to English

Tom bir barmen olduğu için, o her gün çalışırken bir buz kıracağı kullanır.
Translate from Turkish to English

Dün gece buz tuttu.
Translate from Turkish to English

Buz üzerinde yürümek için yeteri kadar kalın.
Translate from Turkish to English

Roger buz üzerinde kaydı ve bacağını incitti.
Translate from Turkish to English

Tom'un Mary'yi bir buz kıracağı ile öldürdüğüne inanıyoruz.
Translate from Turkish to English

Buz katıdır.
Translate from Turkish to English

Buz ister misiniz?
Translate from Turkish to English

O buz gibi soğuk.
Translate from Turkish to English

Bu bir buz küpü.
Translate from Turkish to English

Buz çok kalın.
Translate from Turkish to English

O, buz üzerinde kaydı.
Translate from Turkish to English

Göletin üstü buz tutmuş.
Translate from Turkish to English

Bugün buz patenine gitmeyeceğim.
Translate from Turkish to English

Bu buz çatlayacak.
Translate from Turkish to English

Göl üzerinde buz pateni yapmaya gittim.
Translate from Turkish to English

Sudaki buz eridi.
Translate from Turkish to English

Buz çatlamak için çok sert.
Translate from Turkish to English

Buz patenlerinizi unutmayın.
Translate from Turkish to English

Buz pateni benim hobilerimden biridir.
Translate from Turkish to English

Bu buz küpleri kısa sürede eriyecek.
Translate from Turkish to English

Buz hokeyi heyecan verici bir spordur.
Translate from Turkish to English

Buz güneşte erir.
Translate from Turkish to English

Su donduğunda ve sertleştiğinde, biz buna buz deriz.
Translate from Turkish to English

Su donduğunda ve sertleştiğinde, biz buna "buz" deriz.
Translate from Turkish to English

Buz güneşte eridi.
Translate from Turkish to English

Akan Gölü'nün üstü buz tuttu.
Translate from Turkish to English

Suyun içindeki buz eridi.
Translate from Turkish to English

Buz onun ağırlığı altında çöktü.
Translate from Turkish to English

Su donduğunda, buz olur.
Translate from Turkish to English

Hangisi daha kolaydır, kayak mı yoksa buz pateni mi?
Translate from Turkish to English

Buz üzerinde yürüyecek kadar kalındı.
Translate from Turkish to English

Güneş çıktı ve buz eridi.
Translate from Turkish to English

Buz senin ağırlığın altında çatlar.
Translate from Turkish to English

Buz eridiğinde tekrar suya dönüşür.
Translate from Turkish to English

Arktik denizindeki buz tabakası yok oluyor.
Translate from Turkish to English

Buz yürümem için yeterince kalındı.
Translate from Turkish to English

Daha önce hiç kimse buz satmayı düşünmemişti.
Translate from Turkish to English

Buz bizim ağırlığımızı taşıyacak kadar kalın değil.
Translate from Turkish to English

Hava buz gibi.
Translate from Turkish to English

Buz nerede?
Translate from Turkish to English

Su buz gibi.
Translate from Turkish to English

Bir buz torbam var.
Translate from Turkish to English

Biraz buz getireceğim.
Translate from Turkish to English

Buz üzerinde düşmek incitir.
Translate from Turkish to English

Tom, don ile buz arasındaki farkı bilmiyor.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary buz pateni alanında paten yaparken el ele tutuştular.
Translate from Turkish to English

Biraz buz var.
Translate from Turkish to English

Buz alacağım.
Translate from Turkish to English

Benim buz küplerine ihtiyacım var.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye buz gibi baktı.
Translate from Turkish to English

Çok ince buz üstünde paten yapıyorsun.
Translate from Turkish to English

Geçen hafta sonu seninle buz balıkçılığına gitmek istiyordum.
Translate from Turkish to English

Bulduğum her fırsatta buz pateni yapmaya giderim.
Translate from Turkish to English

Erkekler genellikle kadınlar kadar artistik buz pateni ile ilgilenmezler.
Translate from Turkish to English

İşçilerimiz buz fırtınasının neden olduğu hasarı onarmak için gece gündüz çalışıyorlar.
Translate from Turkish to English

Kaldırımda buz var ve orası kaygandır.
Translate from Turkish to English

Kutuplardaki buz tabakası eriyor.
Translate from Turkish to English

Buz hokeyi heyecanlandırıcı bir spordur.
Translate from Turkish to English

Buz pateni zarif ve güzel olabilir.
Translate from Turkish to English

Artistik buz pateni izliyorum.
Translate from Turkish to English

Katı suya buz denir.
Translate from Turkish to English

Göldeki buz onun ağırlığına dayanamadı.
Translate from Turkish to English

Buz tabakası eriyor.
Translate from Turkish to English

Buz soğuk mu?
Translate from Turkish to English

Tom televizyonda bir buz pateni yarışmasını izliyor.
Translate from Turkish to English

Görünüşe göre buz çok tehlikeli!
Translate from Turkish to English

Bu buz yakında kırılacak.
Translate from Turkish to English

Ayaklarının altındaki buz kırılacak.
Translate from Turkish to English

Ayaklarınızın altındaki buz kırılacak.
Translate from Turkish to English

Buz eriyerek su olur.
Translate from Turkish to English

Rus askerleri Kuzey Buz Okyanusu'nda ki Wrangel Adası'nda bir kasabaya yerleştiler.
Translate from Turkish to English

Buz ya da yağ, yolu kayganlaştırabilir.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: sordu, Bazen, mıyım, merak, ediyorum, Gerçekleri, abartmayalım, Deneyelim, Üzülmeyin, şey.