Turkish example sentences with "bulunmadı"

Learn how to use bulunmadı in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

O bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Ken asla New York'ta bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Polinom zamanında bu problemi çözebilecek bir algoritma henüz bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom asla Boston'da bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom Boston'un o kısmında asla bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom Boston'da uzun süre bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom gerçekten asla Boston'da bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye âşık olduğu gerçeğini saklama girişiminde bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin masum olduğunu ikna etme girişiminde bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin ki gibi bir evde asla bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin sahip olduğu araba gibi bir arabada asla bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin tavsiyesini dinleme zahmetinde bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom dövüşü durdurmak için kesinlikle hiçbir girişimde bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom kesinlikle bize yardım etmek için hiçbir girişimde bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Aslında hiç New York'ta bulunmadı.
Translate from Turkish to English

O, hiç yurt dışında bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Uzun süredir burada bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Ken bu sabahtan beri burada bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom üzgün olduğunu söyleme nezaketinde bile bulunmadı.
Translate from Turkish to English

O, Fransa'da bulunmadı.
Translate from Turkish to English

O, asla Hokkaido'da bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Babam asla yurt dışında bulunmadı.
Translate from Turkish to English

O, onun tarafından sürülen bir arabada asla bulunmadı.
Translate from Turkish to English

O, bana yardım etme zahmetinde bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Kimse toplantıda bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Çocuk hayvanat bahçesinde hiç bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Aslında Amerika'da bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Hayatı boyunca hiç yurt dışında bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Kayıp kedi henüz bulunmadı.
Translate from Turkish to English

O zamana kadar babam hiç yurt dışında bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Politikacı güvenimizi kötüye kullandığı için özür dileme zahmetinde bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom cevap verme zahmetinde bile bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom'un vücudu hiç bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Cesedi hiç bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom daha önce Boston'da hiç bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom hiç Fransızca konuşan bir ülkede bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Hiçbir mekanik sorun bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom hiç bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Sıradışı bir şey bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Gemi özenle arandı ama hiçbir uyuşturucu maddesi bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom kendini savunmak için hiçbir girişimde bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom hiç Boston'da bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin sorusunu cevaplamak için hiçbir girişimde bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom şimdiye kadar Avustralya'nın dışında bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Bildiğim kadarıyla o hiç denizaşırı ülkelerde bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Bildiğim kadarıyla Bay Jones burada bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom daha önce hiç burada bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Babam şimdiye kadar denizaşırı ülkelerde bulunmadı.
Translate from Turkish to English

O Amerika'da hiç bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Jim hiç yurt dışında bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Cesedi asla bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom Boston'da bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom hiç Avustralya'da bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom uzun süre Boston'da bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom hiç yurt dışında bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom aslında henüz Boston'da bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom aslında hiç Boston'da bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'ye yardım teklifinde bulunmadı bile.
Translate from Turkish to English

Tom bir yorumda bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Hiçbir şey bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Bu isim bana bir çağrışımda bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Önemli bir şey bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom'un ofis kapısı açıktı ama hiçbir şey eksik bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Bu sözcük, listede bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Hiçbir DNA kanıtı bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Hiçbir intihar notu bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Kralın oğlu ona tırmanmak istedi ve kulenin kapısını aradı ama hiçbiri bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Hiçbir sanık suçlu bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom o zamandan beri burada bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Hiçbir silah bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom henüz bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Şimdiye kadar hiçbir delil bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Benim çantam hiçbir yerde bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom suçlu bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Balıkta kayda değer miktarda cıva bulunmadı.
Translate from Turkish to English

O hiçbir yerde bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Cinayet silahı asla bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Hiçbir klavye bulunmadı. Devam etmek için lütfen için F1 tuşuna basın.
Translate from Turkish to English

Hiçbir ilişki bulunmadı.
Translate from Turkish to English

O, davaya hiçbir katkıda bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Cinayet silahı bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Fadıl'ın kafatası hiç bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Belge hiçbir yerde bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Şimdiki başbakan törende bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Hiçbir bomba bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Para asla bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom'un cesedi bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Cesetleri asla bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom'un cesedi henüz bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Hiçbir ceset bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Adam kaçıranlar bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom son zamanlarda burada bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Tom son dönemlerde burada bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Biz hepimiz eksik belgeleri her yerde aradık ama onlar asla bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Sami hiçbir yerde bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Sami suçlamada bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Sami şikayette bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Sami, Leyla'nın evreninde hiç bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Sami'nin cesedi hiç bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Sami'nin cesedi asla bulunmadı.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: önünde, yuvarlak, tepsi, tutuyor, doğmuş, olmayı, tercih, ederdim, Kızı, yere.