Turkish example sentences with "bilgisayarı"

Learn how to use bilgisayarı in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Bir bilgisayarı nasıl kullanacağını biliyor musun?

İnsanlar bilgisayarı hem oyunlar, hem de iş için kullanırlar.

Kişisel bir bilgisayarı nasıl kullanacağınızı biliyor musunuz?

Tom bir bilgisayarı nasıl kullanacağını anlamaz.

Tom bilgisayarı ile sorun yaşadığını söylüyor.

Tom'un bu mağazadaki herhangi bir bilgisayarı almak için yeterli parası var.O sadece hangisini alacağına karar vermeli.

Tom, dizüstü bilgisayarı ile kendini yelledi.

Tom'un bir bilgisayarı yok.

Bilgisayarı tamir edemem.

Tom yeni bir bilgisayarı şimdi mi alacağına ya da birkaç ay daha mı bekleyeceğine karar veremiyor.

Mac bu bilgisayarı nasıl kullanacağını bilir.

Tom benim bilgisayarı kullanmak için buraya geldi.

O, dizüstü bilgisayarı çıkardı.

Bu iki bilgisayarı karşılaştır.

Ben o bilgisayarı kullanırım.

Bilgisayarı onaramam.

Yeterli param olsaydı, bu bilgisayarı almıştım.

İstediğin zaman bu bilgisayarı kullanabilirsin.

Bilgisayarı çalıştırmayı kolay buldum.

Bu bilgisayarı nasıl çalıştıracağımı bilmiyorum.

O, bir bilgisayarı nasıl bozacağını bilir fakat nasıl tamir edeceğini bilmez.

Eğer param olsaydı, bu bilgisayarı satın alırdım.

Tom'un bilgisayarı nerede?

Bu, Tom'un bilgisayarı.

O Tom'un bilgisayarı mıydı?

Tom bir bilgisayarı olmayan tek kişidir.

Tom istediği bilgisayarı satın alması için yeterli paraya sahip değil.

Bu bilgisayarı almayı öneren sensin.

Bilgisayarı kullanıyorum.

Bu bilgisayarı tamir edemem.

Çok sinir bozucu... Ne zaman bilgisayarı kullansam başıma ağrılar giriyor.

Billy'nin bilgisayarı yenidir.

Kişisel bilgisayarı kullanabilen tek kişi o.

Tom'un iki tane bilgisayarı var.

Dünyanın ilk bilgisayarı olan ENIAC, elektrikle çalışan ve elektronik veri işleme kapasitesine sahip, 167 m² bir alana sığan ve ağırlığı 30 tonu bulan bir bilgisayardı.

O, bilgisayarı için yaşar.

Bilgisayarı kapattım.

Bilgisayarı geri getir.

Param olsaydı, bilgisayarı satın alırdım.

Onun bir bilgisayarı yok.

Tom Mary'ye bilgisayarı nasıl kapatacağını sordu.

Benim dizüstü bilgisayarı nereye sakladın?

O, bilgisayarı satın alıyor.

Yeterli param olsaydı o bilgisayarı alırdım.

Bu bilgisayarı çalıştıramam.

Onun yeni bir bilgisayarı var mı?

Julian bilgisayarı kapatmayı unutmaya devam ediyor.

Her öğrencinin kendi bilgisayarı vardır.

Bu benim annemin bilgisayarı.

Tom bilgisayarı açtı.

Bu bilgisayarı kullanmak için bir şifreye ihtiyacımız var.

Tom bana sahip olabileceğim eski bir bilgisayarı olduğunu söyledi.

Bu bilgisayarı sadece o kullanabilir.

Bir bilgisayarı kullanmak için yazmayı öğrenmek zorundasın.

Tom'un bilgisayarı cevap vermiyor.

Bilgisayarı kapattı.

Onların bir bilgisayarı varmı ?

Tom'un bilgisayarı bozuldu.

Tom'un bilgisayarı bozuk.

Bu bilgisayarı bana, doğum günümde kardeşim almıştı.

Bu bilgisayarı, babam, bana doğum günümde almıştı.

Sana bir bilgisayarı nasıl tamir edeceğini öğretebilirim.

Bu bilgisayarı satın almak istiyorum.

Tom'un bilgisayarı öyle eski ki hâlâ Windows 98 çalışıyor.

Bilgisayarı yeniden başlatmayı denedin mi?

Bilgisayarı yenide başlatmayı denediniz mi?

Tom'un bilgisayarı benimkinden çok daha yeni.

Tom bilgisayarı kapattı.

Onun bilgisayarı yok.

Tom'un kendine ait bir bilgisayarı bile yok.

O bir bilgisayarı onardı.

O, bilgisayarı kapattı.

Neden bu eski bilgisayarı kullanıyorsun?

Muhtemelen, bilgisayarı Tom tamir etti.

Sen de bir bilgisayarı nasıl kullanacağını biliyor musun?

Onların bir bilgisayarı var mı?

Sen bilgisayarı kapattın.

O annemin bilgisayarı.

Bilgisayarı yeniden başlatın.

Bu bilgisayarı bir yıl önce satın aldım ve o şimdiden bir dinozor.

Ben bu bilgisayarı kullanıyorum.

Ben bilgisayarı kullanabilir miyim?

Tom'un bir bilgisayarı var mı?

O dizüstü bilgisayarı bana ver.

Bu kimin bilgisayarı?

Param olsa, ben hemen bu bilgisayarı satın alırım.

Bu bilgisayarı kullanan tek kişi sen değilsin.

Bir bilgisayarı çalıştırma yeteneği bu iş için kritik öneme sahiptir.

Bir bilgisayarı internete bağlamak roket bilimi değildir.

Annem, yanlış davranırsam bir hafta boyunca bilgisayarı götüreceğini söyledi.

Tom benim aldığım aynı bilgisayarı benden çok daha ucuza alabilirdi.

Bilim adamları hesaplamalarını yapmak için bir IBM ana çerçeve bilgisayarı kullandı.

Mary Tom'dan bilgisayarı kapatmasını ve akşam yemeği hazırlamasını istedi.

Sanırım neredeyse istediğim bilgisayarı alacak kadar param var.

Sanırım aşağı yukarı istediğim bilgisayarı alacak kadar param var.

Tom'un bilgisayarı arabasındaydı.

Gittikçe daha fazla insanın evlerinde bir bilgisayarı var.

Tom'un bilgisayarı çöktü ve o bir miktar önemli belgeleri kaybetti.

Tom'un bilgisayarı sürekli çöküyor.

Şimdi bilgisayarı kapatmanın zamanı.

Bilgisayarı sen bozdun. Aferin, Einstein.

Also check out the following words: sakinleşmelisin, Sen, olmasaydın, hâlâ, hayatta, olacaktı, gülümsedi, Türkiye'den, döndükten, sonra.