Turkish example sentences with "baştan"

Learn how to use baştan in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Hata baştan sağda mı yoksa sonradan mı meydana geldi? - Ne zaman?
Translate from Turkish to English

İstediğini yaptırmak için onu baştan çıkaracağına inanıyor.
Translate from Turkish to English

Bir bankacılık skandalı Capitol Hill'i baştan başa süpürüyor.
Translate from Turkish to English

Baştan sona kapıyı beyaza boyadı.
Translate from Turkish to English

Tom raporu baştan yeniden yazmak zorundaydı.
Translate from Turkish to English

Tom baştan sona kadar derginin sayfalarını çevirdi.
Translate from Turkish to English

Sanırım hata olmadığından emin olmak için raporunu bir anadil konuşuruna baştan aşağı okutmalısın.
Translate from Turkish to English

Tom sözleşmeyi dikkatli bir şekilde baştan sona okudu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi onun işini baştan sona incelerken yakaladı.
Translate from Turkish to English

O onu baştan çıkardı.
Translate from Turkish to English

Odayı baştan aşağı temizleyeceğim.
Translate from Turkish to English

Şehri baştan başa gezdik.
Translate from Turkish to English

Ders 10'u baştan itibaren oku.
Translate from Turkish to English

Kitabı baştan sona okudum.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin tekrar baştan başlamasına yardım etti.
Translate from Turkish to English

Şimdi her şeye baştan başlamalıyım.
Translate from Turkish to English

Oyunu baştan sona kadar izledim.
Translate from Turkish to English

Teslim etmeden önce kağıdını baştan sona oku.
Translate from Turkish to English

O, bana baştan ayağa baktı.
Translate from Turkish to English

Ampul baştan beri çalışmıyor muydu yoksa gevşek miydi?
Translate from Turkish to English

Balık baştan kokar.
Translate from Turkish to English

Her şeyi çok biliyorsanız neden en baştan eğitimimle ilgilenmediniz?
Translate from Turkish to English

Hikayeyi bize baştan sona anlat.
Translate from Turkish to English

İki çocuk araziyi baştan başa dolaştı.
Translate from Turkish to English

Baştan sona tüm kağıdı okudun mu?
Translate from Turkish to English

Baştan yanlış yapmasaydın şimdi bu durumda olmazdık.
Translate from Turkish to English

Denetim oldukça baştan savmaydı.
Translate from Turkish to English

Bana her şeyi baştan anlat.
Translate from Turkish to English

Bana her şeyi baştan öğretmenizi istiyorum.
Translate from Turkish to English

Dedektiflik hikayelerini hep baştan sona okurum, çok heyecan verici!
Translate from Turkish to English

Açıklaması çok baştan savmaydı. Onu anlamadım.
Translate from Turkish to English

O baştan sona yalan söyledi.
Translate from Turkish to English

Baştan çıkarmaya karşı dayanıklıdır.
Translate from Turkish to English

Yasemin, görevi dikkatli bir şekilde baştan sona okudu.
Translate from Turkish to English

Eğer burada durursak, baştan başlamak zorunda kalacağız.
Translate from Turkish to English

Baştan seninle bu konuyu konuşmayı planlıyordum.
Translate from Turkish to English

Baştan söylemek gerekirse, Marley ölmüştü.
Translate from Turkish to English

En baştan başla.
Translate from Turkish to English

Tom bütün hikayeyi tekrar baştan dinlemek zorunda kaldı.
Translate from Turkish to English

Ben baştan çıkarıldım.
Translate from Turkish to English

İstersen en baştan anlatabilirim.
Translate from Turkish to English

Beni baştan dinlemiş olsaydın bu hiç olmayacaktı.
Translate from Turkish to English

Tom şimdi baştan başa sözleşmeyi okuyor.
Translate from Turkish to English

Bu ilk baştan aptalca bir düşünceydi.
Translate from Turkish to English

Anlatamam, görmen lazım. Bana geri dönmen lazım. Yeniden gülmem için beni baştan sevmen lazım.
Translate from Turkish to English

Konuyu baştan alabilir miyiz?
Translate from Turkish to English

Baştan alabilir miyiz?
Translate from Turkish to English

Kimseyi baştan çıkarmıyorum.
Translate from Turkish to English

Onu baştan aşağı inceledi.
Translate from Turkish to English

Baştan başla.
Translate from Turkish to English

Neden onu baştan tekrar denemiyorsun?
Translate from Turkish to English

Baştan başlayacağım.
Translate from Turkish to English

Tom tekrar baştan başlamak zorundaydı.
Translate from Turkish to English

Baştan başlamak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Sadece bunu baştan sona konuşalım.
Translate from Turkish to English

Tom'un yanıtı baştan savmaydı.
Translate from Turkish to English

Tom'un yanıtı çok baştan savmaydı.
Translate from Turkish to English

Bu kitabı baştan sona kadar oku.
Translate from Turkish to English

Japoncam için faydalı olacak güzel bir yazı hazırlamaya çalıştım, ama öğretmenim yazıda epey yanlışlar olduğunu ve yeni baştan yazmam gerektiğini söyledi.
Translate from Turkish to English

Neden baştan başlamıyorsun?
Translate from Turkish to English

Linda, Dan'i baştan çıkarmaya çalıştı.
Translate from Turkish to English

Köpek baştan ayağa çamur kaplıydı.
Translate from Turkish to English

Evi baştan aşağı aradıktan sonra Tom, kaybettiğini düşündüğü cüzdanı buldu.
Translate from Turkish to English

Komşum evini baştan aşağı yeniledi.
Translate from Turkish to English

Bu yeni baştan oluyor.
Translate from Turkish to English

Ben baştan sona filmi iki kez izledim.
Translate from Turkish to English

Sen baştan aşağı ıslaksın.
Translate from Turkish to English

Detayları atlamadan, bu hikayeyi bana en baştan anlat.
Translate from Turkish to English

Sadece baştan başlayabilir miyiz?
Translate from Turkish to English

Baştan başlamamız gerekiyor.
Translate from Turkish to English

Bunun hiçbir tarafı çok da baştan çıkarıcı değil.
Translate from Turkish to English

Onun görünüşü beni baştan çıkardı.
Translate from Turkish to English

Ben bundan baştan sona zevk aldım.
Translate from Turkish to English

O tekrar baştan başlayacak.
Translate from Turkish to English

Biz oynadık. Biz kaybettik. Baştan başlamaya ne dersin?
Translate from Turkish to English

Başarı aynı zamanda baştan çıkarıcı olabilir.
Translate from Turkish to English

Biz baştan başlamalıyız.
Translate from Turkish to English

Baştan başlama zamanı.
Translate from Turkish to English

Tom sekreterini baştan çıkarmaya çalıştı.
Translate from Turkish to English

O baştan aşağı çamurla kaplıydı.
Translate from Turkish to English

Baştan başlamak zorunda kaldım ve ben bundan hiç hoşlanmadım.
Translate from Turkish to English

Sincap güç kablosunu baştan sona çiğnedi.
Translate from Turkish to English

O beni baştan çıkarmaya çalıştı.
Translate from Turkish to English

Yeni baştan yapman gerekse neyi farklı yapardın?
Translate from Turkish to English

O bunu baştan biliyordu.
Translate from Turkish to English

Ben bunu baştan beri biliyordum.
Translate from Turkish to English

Bu baştan sona bir amatör işi.
Translate from Turkish to English

Baştan başlamak istiyoruz.
Translate from Turkish to English

Bizim sadece baştan başlamamız gerekecek.
Translate from Turkish to English

Biz sadece baştan başlamak zorunda olacağız.
Translate from Turkish to English

Biz tekrar baştan başlamak zorundayız.
Translate from Turkish to English

Mary tek bir günde kitabı baştan sona okudu.
Translate from Turkish to English

En baştan başlamamız gerekiyor.
Translate from Turkish to English

Ben buna en baştan başladım.
Translate from Turkish to English

Bana baştan aşağı baktı.
Translate from Turkish to English

Biz baştan başlamak zorundayız.
Translate from Turkish to English

Mary dairesini baştan aşağı temizledi.
Translate from Turkish to English

Baştan başlayın.
Translate from Turkish to English

Baştan başlayalım.
Translate from Turkish to English

Baştan savmacı olmaya çalıştım.
Translate from Turkish to English

Polis, evi baştan başa aradı ama Fadıl'dan hiçbir iz bulmadılar.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: Japon, oyunu, olsa, da, bile, bazı, üniversite, öğrencileri, dışında, pek.