Learn how to use büyükannem in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Büyükannem bir motosiklet sürebilir, ve dahası bir bisikleti de.
Translate from Turkish to English
Büyükannem örgü örmeyi seviyor.
Translate from Turkish to English
Büyükannem sağlıklı ve tek başına yaşıyor.
Translate from Turkish to English
Büyükannem bana istediğimden daha fazlasını verdi.
Translate from Turkish to English
Büyükannem 82 yaşında ve hâlâ dinç.
Translate from Turkish to English
Büyükannem akşam yürüyüşe gidiyor.
Translate from Turkish to English
Büyükannem hamur yapışmasın diye oklavanın üstüne un serpti.
Translate from Turkish to English
Büyükannem bize bir kutu elma gönderdi.
Translate from Turkish to English
Büyükannem tarafından yetiştirildim.
Translate from Turkish to English
Büyükannem tarafından oldukça sevilirim.
Translate from Turkish to English
Büyükannem, Boston'a gidiş ücretimi ödedi.
Translate from Turkish to English
Büyükannem çok iyi göremez.
Translate from Turkish to English
Büyükannem her zaman soğuktan şikâyet ediyor.
Translate from Turkish to English
Büyükannem bu kasabada en yaşlıdır.
Translate from Turkish to English
Büyükannem gece huzur içinde öldü.
Translate from Turkish to English
Büyükannem giderek unutkan ve kırılgan oluyor.
Translate from Turkish to English
Büyükannem sadece yumuşak gıdaları yiyebilir.
Translate from Turkish to English
Büyükannem yavaş konuşur.
Translate from Turkish to English
Büyükannem hemen hemen her gün bir yürüyüş için dışarı çıkardı fakat şimdi o nadiren, kırk yılda bir, dışarı çıkar.
Translate from Turkish to English
Büyükannem dün gece huzur içinde öldü.
Translate from Turkish to English
Ben onu ziyaret ettiğimde büyükannem bir haftadır hastaydı.
Translate from Turkish to English
Büyükannem bana Külkedisi hikayesini anlattı.
Translate from Turkish to English
Büyükannem bana yeni bir elbise yaptı.
Translate from Turkish to English
Büyükannem benden daha hızlı yürür, ve benim oynadığımdan daha iyi tenis oynar.
Translate from Turkish to English
Büyükannem biraz ağır işitir. Yani hafifçe sağırdır.
Translate from Turkish to English
Büyükannem yaşam tarzını hiçbir zaman değiştirmedi.
Translate from Turkish to English
Büyükannem geçen hafta hasta oldu.
Translate from Turkish to English
Büyükannem bize büyük bir servet bıraktı.
Translate from Turkish to English
Büyükannem bir elbiseyi paçavra olana kadar giyer.
Translate from Turkish to English
Büyükannem avlusundaki otları çekiyordu.
Translate from Turkish to English
Büyükannem tren ile seyahat etmeyi sever.
Translate from Turkish to English
Büyükannem bir çiftçiydi.
Translate from Turkish to English
Büyükannem tek başına yaşıyor.
Translate from Turkish to English
Büyükannem yaşlandı.
Translate from Turkish to English
Büyükannem televizyon izlemeyi seviyor.
Translate from Turkish to English
Büyükannem köyde yaşıyor.
Translate from Turkish to English
Büyükannem motosiklet sürebiliyor.
Translate from Turkish to English
Büyükannem on çocuk büyüttü.
Translate from Turkish to English
Büyükannem başına buyruk birisidir.
Translate from Turkish to English
Hem büyükbabam hem de büyükannem öldü.
Translate from Turkish to English
Büyükannem mektubu bu sabah postaladı.
Translate from Turkish to English
Büyükannem TV izlemeyi gerçekten çok sever.
Translate from Turkish to English
Büyükannem sadece biraz çorba içti.
Translate from Turkish to English
Benim müthiş büyükannem dil için öylesine titizdi ki ne zaman birinin "Can I.."ile soru sorduğunu duysa onların sözünü keser ve ani reaksiyon gösterirdi, "ben bilmiyorum, sen? Neyi yapabildiğini kendin bilmiyorsan ben nasıl bilirim? Eğer izin istiyorsan 'May I...' de"
Translate from Turkish to English
"Büyükannem ne yapıyor?" "Kanepede uyuyor."
Translate from Turkish to English
Büyükannem çok yaşlıdır.
Translate from Turkish to English
Annemin tarafından büyükannem, Osaka'da yaşıyor.
Translate from Turkish to English
Büyükannem senden daha hızlı mesaj yazıyor.
Translate from Turkish to English
Büyükannem bile SMS gönderebilir.
Translate from Turkish to English
Büyükannem onu eliyle ördü.
Translate from Turkish to English
Beni büyükannem büyüttü.
Translate from Turkish to English
Büyükannem bana öyle söyledi.
Translate from Turkish to English
Büyükannem ve annem her zaman bunu söylerdi.
Translate from Turkish to English
Büyükannem öldü.
Translate from Turkish to English
Büyükannem bacağını bir düşüşte incitti.
Translate from Turkish to English
Büyükannem her zaman yiyeceği boşa harcamanın bir günah olduğunu söyledi.
Translate from Turkish to English
O benim büyükannem değil. O benim annem.
Translate from Turkish to English
Büyükannem kanaviçe işi yapmayı sever.
Translate from Turkish to English
O benim büyükannem.
Translate from Turkish to English
Büyükannem çok iyi yemek pişirebilir.
Translate from Turkish to English
Büyükannem çok yaşlandı.
Translate from Turkish to English
Büyükannem göremez.
Translate from Turkish to English
Büyükannem eskiden dikiş makinesini çok kullanırdı.
Translate from Turkish to English
Büyükannem daha gençken dikiş makinesini çok kullanırdı.
Translate from Turkish to English
Büyükannem üç yıl öncesine kadar dikiş makinesini çok kullanırdı.
Translate from Turkish to English
Rüyada deniz görmek zenginliktir, derdi büyükannem.
Translate from Turkish to English
Büyükannem hasta.
Translate from Turkish to English
Büyükannem bizimle yaşadı..
Translate from Turkish to English
Büyükannem düştü ve kalça eklemini kırdı.
Translate from Turkish to English
Büyükannem Almanya'da ameliyat oldu.
Translate from Turkish to English
Büyükannem doksan beş yaşına kadar yaşadı.
Translate from Turkish to English
Büyükannem bugün bizi ziyarete geldiği için çiçekler aldım.
Translate from Turkish to English
Büyükannem hastalanacak gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English
Büyükannem bağ-bahçe işlerinden anlar.
Translate from Turkish to English
Büyükannem düşmekten korkuyor.
Translate from Turkish to English
Büyükannem zaten doksan yaşından fazla.
Translate from Turkish to English
Az önce gördüğün yaşlı kadın benim büyükannem.
Translate from Turkish to English
Keşke büyükannem bunu görseydi.
Translate from Turkish to English
Büyükannem bana bu kolyeleri verdi.
Translate from Turkish to English
Büyükannem yine ilaçlarını almayı unutmuş.
Translate from Turkish to English
Büyükannem seksen beş yaşında hâlâ çok aktif.
Translate from Turkish to English
Büyükannem bile bir mesaj gönderebilir.
Translate from Turkish to English
Dedem ve büyükannem sütlü kahveyi katiyen sevmezlerdi.
Translate from Turkish to English
Büyükannem erken kalkar.
Translate from Turkish to English
Divan üzerinde oturan kadın benim büyükannem.
Translate from Turkish to English
Büyükannem TV izlemeyi seviyor.
Translate from Turkish to English
Büyükannem kendisinin bütün hayatını bana anlattı.
Translate from Turkish to English
Büyükannem bana hoş peri masalları anlatırdı.
Translate from Turkish to English
O benim büyükannem değil; o benim annem.
Translate from Turkish to English
Büyükannem bana bu kolyeyi verdi.
Translate from Turkish to English
Büyükannem büyük bir hindi pişirdi.
Translate from Turkish to English
Bu olurken, büyükannem evde değildi.
Translate from Turkish to English
Büyükannem geçen yıl vefat etti.
Translate from Turkish to English
Sen benim en sevdiğim büyükannem değilsin.
Translate from Turkish to English
Diğer büyükannem nasıl yemek yapılacağını bilmiyordu ya da önemsemiyordu.
Translate from Turkish to English
Büyükannem büyük, eski bir evde yalnız yaşıyor.
Translate from Turkish to English
Evlenmek istemiyorum çünkü, büyükannem bana sakat dedi.
Translate from Turkish to English
Büyükannem dindar olduğumu düşünüyor.
Translate from Turkish to English
Diğer hafta büyükannem hastalandı.
Translate from Turkish to English
Baba tarafından büyükannem Boston’da yaşıyor.
Translate from Turkish to English
Mary benim büyükannem.
Translate from Turkish to English