Learn how to use ağacın in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Şu ağacın altındaki genç kadın üzgün görünüyor.
Translate from Turkish to English
Bir ağacın altına oturdular.
Translate from Turkish to English
Köpeğimi bahçemizdeki ağacın altında uzanırken buldum.
Translate from Turkish to English
Yaşlı bir adam ağacın altında dinleniyordu.
Translate from Turkish to English
Yaşlı bir adam ağacın gölgesinde dinleniyordu.
Translate from Turkish to English
Bu ağacın kökleri derinlere uzanıyor.
Translate from Turkish to English
Vaktiyle bir adam ve karısı vardı. İçinde oturacak evleri yoktu. Tarlalarda yaşıyorlardı ve bir ağacın dibinde uyuyorlardı.
Translate from Turkish to English
O, ağacın altında uyuyordu.
Translate from Turkish to English
Bir ağacın gölgesinde oturdular.
Translate from Turkish to English
Ağacın altında biraz dinlenelim.
Translate from Turkish to English
Ben bir ağacın altına sığınmak zorunda kaldım.
Translate from Turkish to English
Ağacın altındaki bisiklet benimkidir.
Translate from Turkish to English
Ağacın altında bir bank var.
Translate from Turkish to English
Ağacın altında bazı oğlanlar var.
Translate from Turkish to English
Erkek çocuğu ağacın üzerine adını kazıdı.
Translate from Turkish to English
Biz yağmurdan dolayı bir ağacın altında sığındık.
Translate from Turkish to English
Köpek, kediyi ağacın tepesine kadar kovaladı.
Translate from Turkish to English
Köpek bir ağacın etrafında koştu.
Translate from Turkish to English
Lamba bir ağacın dalından askıya alındı .
Translate from Turkish to English
Bir ağacın altında okuyan bir kız var.
Translate from Turkish to English
Tom ağacın altına oturdu.
Translate from Turkish to English
O, ağacın arkasına saklandı.
Translate from Turkish to English
Şu ağacın tepesine bak.
Translate from Turkish to English
O, bir ağacın altında oturuyordu.
Translate from Turkish to English
Bir ağacın altına sığındık.
Translate from Turkish to English
Bir ağacın üzerinde uçan bir kuş gördüm.
Translate from Turkish to English
Ağacın yaprakları sarardı.
Translate from Turkish to English
Tavşan ağacın arkasına saklandı.
Translate from Turkish to English
Büyük bir ağacın arkasına sığındık.
Translate from Turkish to English
Ağacın altında yaşlı bir kadın görüyorum.
Translate from Turkish to English
Bu ağacın tepesi çitle aynı yükseklikte.
Translate from Turkish to English
Ağacın arkasından bir kadın çıktı.
Translate from Turkish to English
Büyük bir gürültüyle ağacın düştüğünü duyduk.
Translate from Turkish to English
Şu ağacın altında duran bir kız görüyorum.
Translate from Turkish to English
Ağacın gölgesinde hava serindi.
Translate from Turkish to English
Çocuk büyük bir ağacın arkasında saklanıyordu.
Translate from Turkish to English
O büyük ağacın gölgesinde oturdular.
Translate from Turkish to English
Islanmaktan kaçınmak için bir ağacın altında durdum.
Translate from Turkish to English
Babam ve annem bir ağacın altında oturuyorlardı.
Translate from Turkish to English
Elma ağacın dibine düşer.
Translate from Turkish to English
Ağacın bütün yaprakları döküldü.
Translate from Turkish to English
Ağacın altındaki kız üzgün gözüküyor.
Translate from Turkish to English
Bir ağacın arkasına saklandım.
Translate from Turkish to English
Tony adını bir ağacın üstüne bıçakla kazıdı.
Translate from Turkish to English
Ağacın üstünde bir kuş var.
Translate from Turkish to English
Ağacın üstünde beş kuş var.
Translate from Turkish to English
Ağacın üstünde hiç kuş yok.
Translate from Turkish to English
Sandalyeler ağacın altındadır.
Translate from Turkish to English
Tom orada o ağacın altında yalnız oturuyor.
Translate from Turkish to English
Ağacın gölgesi çimlere vuruyor.
Translate from Turkish to English
Ağacın beş metre uzağında bir kedi var.
Translate from Turkish to English
Erkek kardeşlerim ağacın altındadırlar.
Translate from Turkish to English
Tom defterinde bir şeyin taslağını yaparken bir ağacın altında oturdu.
Translate from Turkish to English
Tom gitar tıngırdatırken bir ağacın altında oturdu.
Translate from Turkish to English
Ağacın altındaki bankta kitap okuyan kişi Tom'dur.
Translate from Turkish to English
Tom bir ağacın arkasında saklanıyordu.
Translate from Turkish to English
Tom bir ağacın arkasına saklandı.
Translate from Turkish to English
Tom bir kitap okurken bir ağacın altında oturuyordu.
Translate from Turkish to English
Tom ağacın altında oturuyor.
Translate from Turkish to English
Sen bir ağacın altına sığındın.
Translate from Turkish to English
Noel hediyelerini ağacın altına koyduk.
Translate from Turkish to English
Bu ağacın yaşı yüzden fazla.
Translate from Turkish to English
Bir ağacın gölgesine oturup kitabı okudu.
Translate from Turkish to English
Ağacın yanında iki at var.
Translate from Turkish to English
Bu ağacın meyvesi tatlıdır.
Translate from Turkish to English
Tom kendini ağacın arkasına sakladı.
Translate from Turkish to English
Isaac Newton'un bir ağacın altında otururken kafasına bir elma düştüğünde yerçekimi kanunlarını keşfetmesi muhtemelen tamamen bir efsanedir.
Translate from Turkish to English
Beyaz kedi ağacın altında.
Translate from Turkish to English
O yol kenarına uzandı ve bir ağacın altında biraz kestirdi.
Translate from Turkish to English
Ağacın altında bir yığın kozalak vardı.
Translate from Turkish to English
Köpek ağacın etrafında kedinin peşinden koşuyor.
Translate from Turkish to English
Öğretmen öğrencilere büyük ağacın etrafında toplanmalarını emretti.
Translate from Turkish to English
Tom ağacın arkasında saklandı.
Translate from Turkish to English
Sandalyeler ağacın altında.
Translate from Turkish to English
Tom, Mary'yi ağacın altında bir sandviç yerken gördü.
Translate from Turkish to English
Ağacın üzerinde bir koza gördüm.
Translate from Turkish to English
Mary ağacın altında oturdu, on dokuzuncu yüzyıldan kalan eski bir kitap okudu.
Translate from Turkish to English
Tom ve Mary bir ağacın altında piknik öğle yemeği yiyerek oturdu.
Translate from Turkish to English
Çadırımızı büyük bir ağacın gölgesinde kurduk.
Translate from Turkish to English
O ağacın tohumları sarı renklidir.
Translate from Turkish to English
Ağacın altındayım.
Translate from Turkish to English
Tom yağmur durana kadar ağacın altında bekledi.
Translate from Turkish to English
Gövde bir ağacın ana parçasıdır.
Translate from Turkish to English
Birkaç kuş o ağacın dallarına tünemiş.
Translate from Turkish to English
Aile ağacın dalları gibidir. Hepimiz farklı yönlere uzarız, ama kökümüz birdir.
Translate from Turkish to English
Ağacın arkasına saklandım.
Translate from Turkish to English
Ağacın arkasına saklandınız.
Translate from Turkish to English
Ağacın arkasına saklandın.
Translate from Turkish to English
Ağacın arkasına saklandı.
Translate from Turkish to English
Ağacın arkasına saklandık.
Translate from Turkish to English
Ağacın arkasına saklandın, değil mi?
Translate from Turkish to English
Ağacın arkasına saklandınız, değil mi?
Translate from Turkish to English
Ağacın arkasına saklandılar.
Translate from Turkish to English
Tom bir ağacın altına oturdu.
Translate from Turkish to English
Tom bir ağacın altında kitap okudu.
Translate from Turkish to English
Birkaç boş saatim vardı, ben de bir ağacın altına oturdum ve kitap okudum.
Translate from Turkish to English
Şu ağacın gölgesinde oturalım.
Translate from Turkish to English
Ağacın altında kestirdi.
Translate from Turkish to English
Ağacın altında uyuyakaldı.
Translate from Turkish to English
Ağacın ölü dallarını budadı.
Translate from Turkish to English
Soyguncular ağacın arkasından çıktılar ve ona saldırdılar.
Translate from Turkish to English