Turkish example sentences with "çaldığını"

Learn how to use çaldığını in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Çocuğun keman çaldığını duyduk.
Translate from Turkish to English

Oğlumun keman çaldığını duydun mu?
Translate from Turkish to English

Birisinin kapıyı çaldığını duydum.
Translate from Turkish to English

Birinin kapıyı çaldığını duydum.
Translate from Turkish to English

Birinin kapı zilini çaldığını duydun mu?
Translate from Turkish to English

Birinin ıslık çaldığını duydum.
Translate from Turkish to English

Onun piyano çaldığını gördüm.
Translate from Turkish to English

Ben sık sık onun piyano çaldığını duyarım.
Translate from Turkish to English

Onun piyano çaldığını hiç duydunuz mu?
Translate from Turkish to English

O, altını çaldığını itiraf etti.
Translate from Turkish to English

Onun parayı çaldığını itirafı ailesini şaşkına çevirdi.
Translate from Turkish to English

Adam arabayı çaldığını inkar etti.
Translate from Turkish to English

Ben sık sık onun trompette melodi çaldığını duydum.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin John'un parasını çaldığını gördü.
Translate from Turkish to English

Tom parayı çaldığını inkar etti.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin parasını çaldığını itiraf etti.
Translate from Turkish to English

Onun bu şarkıyı çaldığını asla duymadık.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin yazar kasayı çaldığını anladı.
Translate from Turkish to English

Tom parayı çaldığını itiraf etti.
Translate from Turkish to English

Kimse Tom'un kitabı çaldığını görmedi.
Translate from Turkish to English

Tam bulaşıkları kaldırdıktan sonra, Joan kapı zilinin çaldığını duydu.
Translate from Turkish to English

Mary parayı çaldığını inkar etti.
Translate from Turkish to English

Jill'in piyano çaldığını duydum.
Translate from Turkish to English

Mary'nin piyano çaldığını görüyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'un bariton saksafonunu çaldığını duyduğumdan beri uzun zaman oldu.
Translate from Turkish to English

Tom bir şey çaldığını yalanladı.
Translate from Turkish to English

Ben zilin çaldığını duydum.
Translate from Turkish to English

Ben Jill'in piyano çaldığını duydum.
Translate from Turkish to English

Okul zilinin çaldığını duydum.
Translate from Turkish to English

Senin piyano çaldığını duyuyorum.
Translate from Turkish to English

Ön kapı zilinin çaldığını duydum.
Translate from Turkish to English

Bir kez onun piyano çaldığını duydum.
Translate from Turkish to English

O, hazineyi çaldığını itiraf etti.
Translate from Turkish to English

Telefonun çaldığını duydum.
Translate from Turkish to English

Ben telefonun çaldığını duydum.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin piyano çaldığını duydu.
Translate from Turkish to English

Parayı çaldığını inkar etti.
Translate from Turkish to English

Birinin eşya çaldığını gördüm.
Translate from Turkish to English

Kimin ne çaldığını bile bilmiyorum.
Translate from Turkish to English

Tam o anda, telefonun çaldığını duydum.
Translate from Turkish to English

Çocuk bisikleti çaldığını inkar etti.
Translate from Turkish to English

Bir şey çaldığını inkar etti.
Translate from Turkish to English

Bu, onların arabayı çaldığını söylediği kişi.
Translate from Turkish to English

Tom çok geçmeden Mary'nin piyano çaldığını duydu.
Translate from Turkish to English

Kapının çaldığını duydum. Git ve kim olduğuna bak.
Translate from Turkish to English

Saatini çaldığını baban biliyor mu?
Translate from Turkish to English

Tom'un çantandan bir şey çaldığını gördüm.
Translate from Turkish to English

Tom'un bir araba çaldığını duyuyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'un bandosuyla gitar çaldığını gördüm.
Translate from Turkish to English

Tom'un trombonu çok iyi çaldığını bilmiyordum.
Translate from Turkish to English

Tom dışarıda birinin ıslık çaldığını duydu.
Translate from Turkish to English

Günlüğünü kimin çaldığını biliyorum.
Translate from Turkish to English

Telefonumun çaldığını duydum.
Translate from Turkish to English

Telefonumun bir kez çaldığını duydum.
Translate from Turkish to English

Bir telefonun çaldığını duyuyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'un gitarını çaldığını ve trilli şarkı söylediğini duyabiliyordum.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin kolyesini çaldığını itiraf etti.
Translate from Turkish to English

Birinin kapıyı çaldığını duyduğumda banyoya girmek üzereydim.
Translate from Turkish to English

Tom'un dün kendi orkestrasıyla davul çaldığını duydum.
Translate from Turkish to English

Tom arabasını çaldığını söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom'un yatak odasında gitar çaldığını duyabiliyorum.
Translate from Turkish to English

Mücevherleri çaldığını itiraf etti.
Translate from Turkish to English

Parayı senin çaldığını ona söyle.
Translate from Turkish to English

Obua çaldığını bilmiyordum.
Translate from Turkish to English

Radyoda "Apologize" adlı bir şarkının çaldığını duydum.
Translate from Turkish to English

Sadece Tom'un bir kez piyano çaldığını duydum.
Translate from Turkish to English

Tom paramı çaldığını söyledi.
Translate from Turkish to English

Sanırım saatini kimin çaldığını biliyorum.
Translate from Turkish to English

Tom yangın alarmının çaldığını duyduğunda şarkı söylemeyi durdurdu.
Translate from Turkish to English

Sanırım cüzdanımı kimin çaldığını Tom biliyor.
Translate from Turkish to English

Sanırım sadece birinin kapıyı çaldığını duydum.
Translate from Turkish to English

Tom'un klarnet çaldığını hiç duydun mu?
Translate from Turkish to English

Tom mücevher çaldığını itiraf etti.
Translate from Turkish to English

Saksafonumu çaldığını bana kimin söylediğini Tom'a söylemedim.
Translate from Turkish to English

Kimse onların kitap çaldığını görmedi.
Translate from Turkish to English

Hiç kimse onun kitabı çaldığını görmedi.
Translate from Turkish to English

Cüzdanımı kimin çaldığını Tom'un bildiğine gerçekten inanıyorum.
Translate from Turkish to English

Tom telefonunun çaldığını duydu.
Translate from Turkish to English

Tom'un dizüstü bilgisayarını kimin çaldığını biliyor musun?
Translate from Turkish to English

Tom kısa sürede Mary'nin tüm parasını çaldığını fark etti.
Translate from Turkish to English

Tom telefonun çaldığını duyabilir.
Translate from Turkish to English

Mary'nin el çantasını çaldığını gördüğüm adam bu.
Translate from Turkish to English

Paramızı kimin çaldığını bulalım.
Translate from Turkish to English

Bana onun motosikletini çaldığını söyledin.
Translate from Turkish to English

Tom senin onun bisikletini çaldığını iddia ediyor.
Translate from Turkish to English

Tom'un piyano çaldığını duyabiliyordum.
Translate from Turkish to English

Tom'un trombon çaldığını biliyor muydun?
Translate from Turkish to English

Tom parayı çaldığını kabul etti.
Translate from Turkish to English

Tom'un arabasını kimin çaldığını öğrenelim.
Translate from Turkish to English

Tom birisinin kapıyı üç kez çaldığını duydu.
Translate from Turkish to English

Saatin kaç kez çaldığını duymadım.
Translate from Turkish to English

Ben bara girdiğimde müzik kutusunda hüzünlü bir müzik çaldığını duydum.
Translate from Turkish to English

Arabamı kimin çaldığını öğrenmeme yardım etmeni istiyorum.
Translate from Turkish to English

Gitar çaldığını duymak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Bir grubun çaldığını duyabiliyorum.
Translate from Turkish to English

Bir yerde bir saksafon çaldığını duyabiliyorum.
Translate from Turkish to English

Tom bir araba kornasının çaldığını duydu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin onun parasını çaldığını bilmiyormuş gibi yaptı.
Translate from Turkish to English

Tom bisikleti çaldığını itiraf etti.
Translate from Turkish to English

Viyola çaldığını duydum ve sen çok iyi değilsin, değil mi?
Translate from Turkish to English

Tom'un bizden çaldığını düşündüm.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: fareler, oynayacak, Demiryolu, istasyonu, nerede, Tanıştığımıza, memnun, oldum, Yakında, baba.