Enflasyon kontrolden çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Yüzmede herkesin önüne çıkıyor.
Translate from Turkish to English

İran Amerikalı kadının serbest bırakılmasına karşı çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Öğretmen, öğrencilerle iyi başa çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Yarın dışarı çıkıyor musun?
Translate from Turkish to English

Tom Mary ile bu öğleden sonra dışarı çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Yarın sabah memleketine doğru yola çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Onun söylediğinden onun suçlu olduğu sonucu çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Tom cuma günü bir seyahata çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Tom bir hafta izne çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Tom plana karşı çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Tom büyük bir züppe olarak karşısına çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Öğrenci birliği yeni kurallara karşı çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Sachiko ile çıkıyor musun?
Translate from Turkish to English

O, bu gece televizyonda çıkıyor.
Translate from Turkish to English

O, yaklaşık iki yıldır onunla çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Bu yıl etekler dizin birkaç santimetre üzerine çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Benim yirmilik dişlerden biri çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Ay dağların üzerinden çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Kız kardeşimle çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Erkek kardeşimle çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Mary'nin haberi yok ama Tom, Alice'le de çıkıyor.
Translate from Turkish to English

O akşam şehre bir şey içmeye çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Neden her kafadan ayrı bir ses çıkıyor?
Translate from Turkish to English

Kimsenin asılmasının gerekmediği ortaya çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Tom'la çıkıyor musun?
Translate from Turkish to English

Tom biriyle çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary ile çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Tom görünüşte Mary adlı bir kızla çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Birisiyle çıkıyor musun?
Translate from Turkish to English

Tom birisiyle çıkıyor muydu?
Translate from Turkish to English

Seni hissediyorum ve senin benim hakkımdaki tahminlerin hep yanlış çıkıyor.
Translate from Turkish to English

O sarhoşken kontrolden çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Filmin ortalarında çatışma çıkıyor ve şerif öldürülüyor.
Translate from Turkish to English

Mary aynı anda iki farklı adamla çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Hâlâ Tom'la çıkıyor musun?
Translate from Turkish to English

Hâlâ Tom ile çıkıyor musun?
Translate from Turkish to English

Bu kontrolden çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Dışarı çıkıyor musun?
Translate from Turkish to English

Bu gece çıkıyor musun?
Translate from Turkish to English

Mary Tom'la çıkmıyor, Konrad'la çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'yle çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Japonya'da ortaokul öğrencilerinin yaklaşık yarısında cep telefonu var ama lise öğrencilerine bakarsanız bu oran yüzde 97'ye çıkıyor.
Translate from Turkish to English

O, suyun yüzeyine çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Tren yakında yola çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Foyası meydana çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Senin bu fikirlerin nereden çıkıyor?
Translate from Turkish to English

Herkes dışarıya çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Gerçekten Tom'la çıkıyor musun?
Translate from Turkish to English

O, dürüstlüğü ve çalışkanlığı ile öne çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Kızım bir oğlanla düzenli olarak çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Gemi ne zaman yola çıkıyor?
Translate from Turkish to English

Her kafadan bir ses çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Yarın Çin'e gitmek için yola çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Hey, Tom, gerçekten Mary'yle çıkıyor musun?
Translate from Turkish to English

Tom bir Çinli değişim öğrencisi ile çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Oğlunuz kızımla çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Tom'la hâlâ çıkıyor musun?
Translate from Turkish to English

Bugün dışarı çıkıyor musun?
Translate from Turkish to English

Mary yarı-zamanlı bir kapıcı ile çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Tom bunu sana söylememi istemedi fakat o hâlâ Mary ile çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Tom neredeyse üç yıldır Mary ile çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Gemi yarın Honolulu'ya yola çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Karen'in eteği yukarı çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Tom onunla çok iyi başa çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Tom hastanede biriyle çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Arabamızda ters giden bir şey olmalı; motordan duman çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Tom hâlâ Mary ile çıkıyor, değil mi?
Translate from Turkish to English

Ben her zaman balığa çıkıyor olamam, eve domuz pastırması getirmek zorundayım.
Translate from Turkish to English

Tom yürüyüşe çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Siz hâlâ çıkıyor musunuz?
Translate from Turkish to English

Başka biriyle çıkıyor musun?
Translate from Turkish to English

O, bu girişime karşı çıkıyor.
Translate from Turkish to English

O, bu projeye karşı çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Biriyle çıkıyor musun?
Translate from Turkish to English

Bu patika nereye çıkıyor?
Translate from Turkish to English

Yeni telefon alıyorsun içinden hıyar çıkıyor, şaşılacak iş.
Translate from Turkish to English

Tom Çinli bir takas öğrencisiyle çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Hayaller her zaman farklı olarak ortaya çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Biriyle çıkıyor mu?
Translate from Turkish to English

Birisi merdivenlerden çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Tom biriyle çıkıyor mu?
Translate from Turkish to English

Şehrin manzarasında katedral ön plana çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Dergi iki ayda bir çıkıyor.
Translate from Turkish to English

O bazı şeyler almak için dışarı çıkıyor.
Translate from Turkish to English

"Tom'la hala çıkıyor musunuz?" "Hayır, geçen ayın başında ayrıldık."
Translate from Turkish to English

Durum kontrolden çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Oturanların yarısından daha fazlası plana karşı çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Tom yeni plana karşı çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Annem sigara içmeye karşı çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Birçok Boston sakini belediye başkanının planına karşı çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Siz ikiniz birlikte çıkıyor musunuz?
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary üç yıldır çıkıyor.
Translate from Turkish to English

O benim kızımla çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Tom, Çinli bir değişim öğrencisiyle çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Bu adamdan bu ses çıkıyor olamaz!
Translate from Turkish to English

Tom birkaç gün izne çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Onun adı sık sık hatırımdan çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Tom bununla iyi başa çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Oturanların yarısından fazlası plana karşı çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Onunla hâlâ çıkıyor musun?
Translate from Turkish to English