Turkish example sentences with "anlamadım"

Learn how to use anlamadım in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Anlamadım.

Senin soyadını anlamadım.

Ben senin soyadını anlamadım.

Ben fıkrayı anlamadım.

Ben onun şakasını anlamadım.

Onu hiç anlamadım.

Demek istenileni anlamadım.

Onun dediklerini tamamen anlamadım.

Anlamadım, Lütfen tekrarlar mısınız?

Affedersiniz fakat söylediğinizi anlamadım.

İlk başta onun dediğini anlamadım.

O tasarımcının adını tam olarak anlamadım.

Zamanın nasıl geçtiğini anlamadım.

Bunu hiç anlamadım.

Onu henüz anlamadım.

Bu soruyu anlamadım.

Onu anlamadım.

Tüm kızların neden lezbiyen olmadığını anlamadım.

Duyuruyu tam olarak doğru anlamadım.

Onların konuşması Çince olduğu için, tek kelime anlamadım.

Söylediğinden bir kelime anlamadım .

Tom'u anlamadım.

Tom'u hiç anlamadım.

Affedersiniz;isminizi tam anlamıyla anlamadım.

Onun ne dediğini anlamadım.

Seni anlamadım bile.

Sizi anlamadım bile.

Hiçbir seçeneği anlamadım.

Hâlâ anlamadım.

Bu kelimeyi anlamadım. Sende sözlük var mı?

Ben de hiçbir şey anlamadım.

Onun ne hakkında konuştuğunu anlamadım.

O adamın söylediklerinden tek kelime anlamadım.

"Bunu anladın mı?" "Hayır, hiç anlamadım."

Ben de bir şey anlamadım.

Onun ne dediğini hiç anlamadım.

Son sözcüğü anlamadım.

Bu cümleyi anlamadım.

Cümlelerini kısalt! Anlamadım.

Açıklaması çok baştan savmaydı. Onu anlamadım.

Anlamadım çünkü kısık sesle konuştular.

Bu neyin hayal kırıklığıdır, anlamadım?

Bunu neden yaptığını anlamadım.

Konuyu anlamadım.

Soruyu anlamadım.

Bunun ne anlama geldiğini gerçekten anlamadım.

Hiçbir şey anlamadım.

Şakanı anlamadım.

Şakayı anlamadım.

Tom'un Mary'yi neden bu kadar çok sevdiğini asla anlamadım.

Tom'un söylediği bir tek kelimeyi anlamadım.

Tom'un söylediği hiçbir şeyi anlamadım.

Onların konuşması Fransızca olduğu için bir kelime anlamadım.

Bir şey anlamadım.

Seni hiç anlamadım.

Onları hiç anlamadım.

Onları anlamadım.

Dediklerinden hiçbir şey anlamadım.

Ben bu espriyi anlamadım.

Tom ayrıntılı olarak açıkladı ama ben tamamen anlamadım.

Mizahı anlamadım.

Tekrar söyler misin? Anlamadım.

Senden gelen hiçbir şeyi anlamadım.

Tom'un bu kadar geri zekalı olduğunu hiç anlamadım.

Ben seni anlamadım.

Anlamı anlamadım.

Söylediğini anlamadım.

Üzgünüm ama İngilizce söylediğin şeyi anlamadım.

Son cümleyi anlamadım.

Bu kadar eğlenceli olan nedir anlamadım.

Kitabı anlamadım.

Onu nasıl yapacağımı asla anlamadım.

Yazarın ne söylemeye çalıştığını anlamadım.

Ne olduğunu gerçekten anlamadım.

Tom'un evine nasıl gideceğimi asla anlamadım.

Üzgünüm onu anlamadım.

Ne dediğini anlamadım.

Tom'un neden Boston'dan hoşlanmadığını hiç anlamadım.

O dilde bilimsel bir yazı okudum ve neredeyse her şeyi anladım ama başlangıç seviyesindekiler için yazılmış bir hikayeyi okumaya çalıştığımda hiçbir şey anlamadım.

Onun ne söylediğini anlamadım.

Senin sorunu anlamadım.

Son kelimeyi anlamadım.

Onun söylediğinin yarısını anlamadım.

Bunu zerre anlamadım.

Bunu gerçekten anlamadım.

Tom'un söylediğinin yarısını anlamadım.

Onların konuştuklarının çoğunu anlamadım.

Bunun nasıl çalıştığını anlamadım.

Bunu hemen anlamadım.

Lütfen söylediğini tekrarlar mısın? Adını tamamen anlamadım.

Üzgünüm onun söylediğini anlamadım.

Ben anlamadım gibi davrandım.

Henüz anlamadım.

Hala anlamadım.

Tom'un söylediklerinden hiçbirini anlamadım.

Üzgünüm daha erken anlamadım.

Üzgünüm, ne dediğini tamamen anlamadım.

Üzgünüm, daha önce anlamadım.

Onun konuşmasının ana noktasını anlamadım.

Onu duydum ama onu anlamadım.

Onu duydum ama anlamadım.

Also check out the following words: düşmanı, kahve, dükkanında, buluşmaya, söz, verdi, bedenimiz, renk, mevcut, Jim.