Her şahsın, gerek kendisi gerekse ailesi için, yiyecek, giyim, mesken, tıbbi bakım, gerekli sosyal hizmetler dahil olmak üzere sağlığı ve refahını temin edecek uygun bir hayat seviyesine ve işsizlik, hastalık, sakatlık, dulluk, ihtiyarlık veya geçim imkânlarından iradesi dışında mahrum bırakacak diğer hallerde güvenliğe hakkı vardır.
Translate from Turco to Español

Kendisi bayağı kızgın.
Translate from Turco to Español

Gazetecilerle kendisi konuşma yaptı.
Translate from Turco to Español

O, kendisi çalıştı.
Translate from Turco to Español

Andrina'nın işleri ciddiye almadığını bilirim ama kendisi harika bir arkadaş.
Translate from Turco to Español

Onun kendisi şiir olmadıkça, şiirle ilgili hiçbir tanım yeterli değildir.
Translate from Turco to Español

Hiç kimse kendi başına kendisi için yaşayamaz.
Translate from Turco to Español

Brown kendisi kaçmak istemedi.
Translate from Turco to Español

Kitaplar olmasaydı, her nesil kendisi için geçmişin gerçeklerini yeniden keşfetmek zorunda kalacaktı.
Translate from Turco to Español

Mary gerçekten harika. O benim için harika bir yemek pişirdi ve bulaşıkları bile kendisi yıkadı.
Translate from Turco to Español

Lisa o kadar yeteneklidir ki kendisi için vida ve benzeri küçük nesneleri bile yapabilir.
Translate from Turco to Español

İngilizce kompozisyon çok iyi. Onu kendisi yazmış olamaz.
Translate from Turco to Español

Tom akşam yemeğini kendisi hazırladı.
Translate from Turco to Español

Tom sorunlarla kendisi ilgilenmeye karar verdi.
Translate from Turco to Español

Tom her şey için kendisi ödemek zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español

Sadece Çince dilini değil ama aynı zamanda ülkenin kendisi hakkında da bir şeyler öğrendim.
Translate from Turco to Español

Tom Mary'den kendisi geri dönünceye kadar olduğu yerde kalmasını istedi.
Translate from Turco to Español

Tom her şeyi kendisi yapmak zorundaydı.
Translate from Turco to Español

Tom'un kendisi tekrarlamaktan hoşlanmaz.
Translate from Turco to Español

Tom her şeyi kendisi yaptı.
Translate from Turco to Español

Tom kendisi için bir bira ısmarladı.
Translate from Turco to Español

Büyükbabam kendisi için mobilya yapardı.
Translate from Turco to Español

O, akşam yemeğini kendisi pişirdi.
Translate from Turco to Español

Mike kendisi bavulu taşıyabildi.
Translate from Turco to Español

Nancy kendisi için hiçbir şeye karar veremez.
Translate from Turco to Español

Nancy masayı kendisi hareket ettiremedi.
Translate from Turco to Español

Mayuko kendisi için bir elbise tasarladı.
Translate from Turco to Español

John sormadan birkaç adet pastayı kendisi aldı.
Translate from Turco to Español

Karen oraya kendisi gitti.
Translate from Turco to Español

Keşke Jim kendisi gibi davransa.
Translate from Turco to Español

Jane mektubu kendisi yazdı.
Translate from Turco to Español

Tom bu kamerayı eşi için değil, kendisi için satın aldı.
Translate from Turco to Español

Tom onu kendisi yaptı.
Translate from Turco to Español

O onu kendisi yaptı.
Translate from Turco to Español

Tom kendisi gitmek zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español

O, kendisi ona yardım etti.
Translate from Turco to Español

O, oraya kendisi gitti.
Translate from Turco to Español

Bir yazar, yazmanın, kendisi için, başkaları için olduğundan daha zor olan birisidir.
Translate from Turco to Español

O, kendisi için düşünmek zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español

O onun onu kendisi için okumasını istedi.
Translate from Turco to Español

O kendisi ona yiyecek bir şey verdi.
Translate from Turco to Español

Başka birisi yardım etmeyeceği için, ona onun kendisi yardım etti.
Translate from Turco to Español

O, gözlüklerini kaybettiği için o onu kendisi için okumasını rica etti.
Translate from Turco to Español

Onu kendisi yaptı.
Translate from Turco to Español

O, onu kendisi denedi.
Translate from Turco to Español

O bütün elbiselerini kendisi yapar.
Translate from Turco to Español

Kendisi için yeni bir ev yaptı.
Translate from Turco to Español

Problemi kendisi çözdü.
Translate from Turco to Español

Kendisi için çok büyük bir ceket giydi.
Translate from Turco to Español

Onu kendisi için okumasını rica etti.
Translate from Turco to Español

Kendisi kürklere bürünmüş.
Translate from Turco to Español

Kendisi bir arkeolog'un yardımcısıdır.
Translate from Turco to Español

Tom Mary'ye kendisi için bir sandviç yaptırdı.
Translate from Turco to Español

Kendisi en hayran olduğum romancıdır.
Translate from Turco to Español

Bay Smith Jane'e kendisi ile evlenmesini rica etti.
Translate from Turco to Español

Kendisi polis olmasına rağmen hırsızlardan korkuyor.
Translate from Turco to Español

Bir şeyi kendisi yapmak zorunda olmayan biri için hiçbir şey imkansız değildir.
Translate from Turco to Español

Patron, Bay Brown'dan kendisi yokken işyerinin sorumluluğunu almasını istedi.
Translate from Turco to Español

Kendisi partinin gelecek vaadeden genç insanlarından birisidir.
Translate from Turco to Español

Kendisi yaşamış en cesur askerdir.
Translate from Turco to Español

Bildiğim kadarıyla kendisi dürüst bir insan.
Translate from Turco to Español

Bildiğim kadarıyla kendisi yardımsever bir kız.
Translate from Turco to Español

Kendisi için her şeyi yapmayı sever.
Translate from Turco to Español

Bildiğim kadarıyla, onu kendisi söyledi.
Translate from Turco to Español

Köpeğine kendisi bakmak zorundaydı.
Translate from Turco to Español

Kendisi Leeds'te İngilizce hocası.
Translate from Turco to Español

Kendisi ülkemizin en iyi beyinlerinden biridir.
Translate from Turco to Español

Kendisi gördüğüm en uzun boylu insan.
Translate from Turco to Español

Kendisi gördüğüm en uzun boylu adam.
Translate from Turco to Español

Genç görünüyor ama aslında kendisi kırkın üzerinde.
Translate from Turco to Español

Kendisi iyi bir yüzücüdür ayrıca güzel de tenis oynar.
Translate from Turco to Español

Bütün çantaları kendisi taşıyabildi.
Translate from Turco to Español

Bu, Mary'nin kendisi tarafından yaptığı elbise.
Translate from Turco to Español

Kendisi Japonya'daki en meşhur şarkıcılardandır.
Translate from Turco to Español

Kendisi Japonya'daki en meşhur bilim adamlarındandır.
Translate from Turco to Español

O kendisi için seçtiği kızla evlendi.
Translate from Turco to Español

Kendisi kitap kurdu denilen türde birisi.
Translate from Turco to Español

Kendisi dünyadaki en iyi balerinlerden biridir.
Translate from Turco to Español

Tom neredeyse her şeyi kendisi yapmayı seviyor.
Translate from Turco to Español

Kendisi öyle dedi.
Translate from Turco to Español

Onu kendisi söyledi.
Translate from Turco to Español

Tom kendisi geldi.
Translate from Turco to Español

Onu kendisi denedi.
Translate from Turco to Español

Kendisi bunu bilmeyecek kadar akıllıdır.
Translate from Turco to Español

Kendisi maddi yönden anne-babasına bağımlı değil.
Translate from Turco to Español

Oraya kendisi gitti.
Translate from Turco to Español

O yaşta kendisi daha iyi bilir.
Translate from Turco to Español

O, işlerin verimli şekilde yapılması konusunda ısrar eder ve kendisi o şekilde yapar.
Translate from Turco to Español

Kendisi Fransız'dı. Aksanından anlayabiliyordum.
Translate from Turco to Español

Dima kızgın bir sesle sordu: "Nubz? Bu bir oyun değil Saib! Bu hayatın kendisi!
Translate from Turco to Español

Tom, bağcıklarını kendisi bağlayamaz.
Translate from Turco to Español

Birine bir şey öğretmek mümkün değil-o sadece kendisi öğrenebilir.
Translate from Turco to Español

Tom niçin kendisi gelmedi?
Translate from Turco to Español

Beni şaşırtmaya çalışan kendisi şaşırmasın!
Translate from Turco to Español

O, kendisi hakkında ne düşünüyor?
Translate from Turco to Español

Kendisi mekanları tasvir etmede sanatçı yeteneğini kullanıyor.
Translate from Turco to Español

Tom onu kendisi için istiyor.
Translate from Turco to Español

Kendisi onunla konuşmayı reddetti.
Translate from Turco to Español

Senin yanında olamamak cehennemin ta kendisi.
Translate from Turco to Español

Tom'a almayı teklif ettim fakat o kendisi gelmek istedi.
Translate from Turco to Español

Tom üç bardak şarap koydu, ikisi misafirleri için ve biri kendisi için.
Translate from Turco to Español