Frases de ejemplo en Turco con "güçlükle"

Aprende a usar güçlükle en una frase en Turco. Más de 100 ejemplos cuidadosamente seleccionados.

Prueba la aplicación Mate para Mac

Traduce en Safari y otras aplicaciones de macOS con un clic.

probar gratis

Prueba la aplicación Mate para iOS

Traduce en Safari, Mail, PDFs y otras aplicaciones con un clic.

Prueba la extensión Mate para Chrome

Traducción con doble clic para todos los sitios web y subtítulos de Netflix.

Obtén Mate gratis

Prueba las aplicaciones Mate

Instálalo en Chrome (o cualquier otro navegador) en tu computadora y lee Internet como si no hubiera idiomas extranjeros.

Obtén Mate gratis

Ayaklarımın üzerinde güçlükle durabiliyordum.
Translate from Turco to Español

O çocuk ayakkabılarını güçlükle bağlayabildi.
Translate from Turco to Español

Bazı yıldızlar çıplak gözle güçlükle görülebilmektedir.
Translate from Turco to Español

Kalabalığın içinde güçlükle ilerledi.
Translate from Turco to Español

Tom güçlükle yürüyebiliyordu.
Translate from Turco to Español

Tom Mary'yi görmek için güçlükle bekleyebiliyordu.
Translate from Turco to Español

Tom tekrar yüzmeye gitme fırsatını güçlükle bekleyebiliyordu.
Translate from Turco to Español

Tom acıya güçlükle katlanabiliyordu.
Translate from Turco to Español

Tom gözlerine güçlükle inanabiliyordu.
Translate from Turco to Español

Tom yemeğini güçlükle ödeyebildi.
Translate from Turco to Español

Tom geçen yıl aldığı pantolona güçlükle sığabildi.
Translate from Turco to Español

Tom gözlükleri olmadan güçlükle görebilir.
Translate from Turco to Español

Bu dönem güçlükle eğitim yaptı.
Translate from Turco to Español

Kate güçlükle Çince konuşuyor.
Translate from Turco to Español

Tom Mary'nin ne söylemeye çalıştığını güçlükle işitebiliyordu.
Translate from Turco to Español

Tom yirmili yaşlarının başında iken geçimini güçlükle sağlıyabiliyordu.
Translate from Turco to Español

Tom Mary'nin kalmak için eve geri döndüğünü duyduğunda kulaklarına güçlükle inandı.
Translate from Turco to Español

Tom Mary'nin ne söylediğini güçlükle duyabiliyordu.
Translate from Turco to Español

Tom Mary'yi top cambazlığı yapmaya çalışırken gördüğünde gülmemek için kendini güçlükle frenledi.
Translate from Turco to Español

Tom Mary'nin söylediklerini güçlükle anlayabiliyordu.
Translate from Turco to Español

Tom haberi duymak için güçlükle sabrediyordu.
Translate from Turco to Español

Güçlükle yürüyebiliyorum.
Translate from Turco to Español

Siz güçlükle duyabiliyorum.
Translate from Turco to Español

Ben şimdi güçlükle çalışabiliyorum.
Translate from Turco to Español

Onlar güçlükle görebiliyordu.
Translate from Turco to Español

Onu güçlükle duyabiliyordum.
Translate from Turco to Español

Ben sınavı güçlükle geçtim.
Translate from Turco to Español

Güçlükle trene yetiştim.
Translate from Turco to Español

Tom güçlükle sınavı geçti.
Translate from Turco to Español

Ben gözlerime güçlükle inandım.
Translate from Turco to Español

Onlar güçlükle geçiniyorlar.
Translate from Turco to Español

Tom güçlükle Mary'yi tanıdı.
Translate from Turco to Español

Acıya güçlükle katlandım.
Translate from Turco to Español

O adını güçlükle yazabiliyor.
Translate from Turco to Español

Onun davranışına güçlükle katlanıyorum.
Translate from Turco to Español

Kulaklığım olmadan güçlükle duyabiliyorum.
Translate from Turco to Español

Yaşlı kadın merdivenleri güçlükle tırmandı.
Translate from Turco to Español

Seni görünceye kadar güçlükle bekleyebiliyorum.
Translate from Turco to Español

O kadar yorgunum ki güçlükle yürüyebiliyorum.
Translate from Turco to Español

O güçlükle okuyabiliyor.
Translate from Turco to Español

O, güçlükle konuşabiliyor.
Translate from Turco to Español

Ona güçlükle inanabildim.
Translate from Turco to Español

9:20 trenini güçlükle yakaladım.
Translate from Turco to Español

Trene güçlükle yetişebildim.
Translate from Turco to Español

Gözlüğüm olmadan güçlükle görebiliyorum.
Translate from Turco to Español

Söylediklerini güçlükle anlayabiliyorum.
Translate from Turco to Español

Haberi dinlemek için güçlükle bekleyebildim.
Translate from Turco to Español

Haberi duymak için güçlükle bekleyebildi.
Translate from Turco to Español

Onun söylediklerini güçlükle anlayabiliyorum.
Translate from Turco to Español

Yaralı asker güçlükle yürüyebiliyordu.
Translate from Turco to Español

Testi güçlükle geçebildim.
Translate from Turco to Español

Testi güçlükle geçmeyi başardı.
Translate from Turco to Español

Bir kamyon tarafından çarpılmaktan güçlükle kaçtım.
Translate from Turco to Español

Tom geçinmek için güçlükle yeterince kazanıyor.
Translate from Turco to Español

Dün gece, son trene güçlükle yetiştim.
Translate from Turco to Español

Yaşlı adam kaçtı ama güçlükle.
Translate from Turco to Español

O kadar yorgundu ki güçlükle yürüyebiliyordu.
Translate from Turco to Español

O kadar karanlıktı ki onlar güçlükle görebiliyorlardı.
Translate from Turco to Español

O kadar yorgundu ki güçlükle ayakta durabiliyordu
Translate from Turco to Español

Yaz tatilini güçlükle bekleyebilir.
Translate from Turco to Español

Onu güçlükle görüyorum.
Translate from Turco to Español

Güçlükle nefes alabiliyorum.
Translate from Turco to Español

Seni güçlükle duyabiliyorum.
Translate from Turco to Español

Tom'u gördüm ve onu güçlükle tanıyabildim.
Translate from Turco to Español

Tom'u güçlükle tanıdım.
Translate from Turco to Español

Mary'yi güçlükle hatırlıyorum.
Translate from Turco to Español

Tom'u güçlükle tanıyorum.
Translate from Turco to Español

Tom'un yardımını güçlükle reddedebildim.
Translate from Turco to Español

Tom'un sorununu güçlükle reddedebildim.
Translate from Turco to Español

Güçlükle ayakta durabiliyorum.
Translate from Turco to Español

Güçlükle görebiliyorum.
Translate from Turco to Español

Seni güçlükle görebiliyorum.
Translate from Turco to Español

Seni güçlükle tanıyorum.
Translate from Turco to Español

Güçlükle hayatta kaldık.
Translate from Turco to Español

Tom öyle travma geçirmiş ki güçlükle konuşuyordu.
Translate from Turco to Español

Tom Fransızca olarak güçlükle meramını anlatabildi.
Translate from Turco to Español

Tom nefretini güçlükle gizleyebildi.
Translate from Turco to Español

Tom heyecanını güçlükle gizleyebildi.
Translate from Turco to Español

Tom öfkesini güçlükle kontrol altına alabildi.
Translate from Turco to Español

Tom gülümsemesini güçlükle gizleyebildi.
Translate from Turco to Español

Tom maaşıyla güçlükle geçinebiliyor.
Translate from Turco to Español

Tom güçlükle yüzebilir.
Translate from Turco to Español

Tom güçlükle testi geçti.
Translate from Turco to Español

Tom ve Mary güçlükle birbirlerini tanıyorlar.
Translate from Turco to Español

Tom ve ben güçlükle birbirimizi tanıyoruz.
Translate from Turco to Español

Onu bir dahaki görüşünde Tom'u güçlükle tanıyacaksın.
Translate from Turco to Español

Onu güçlükle tanıyorum.
Translate from Turco to Español

Gök gürültüsü o kadar yüksekti ki birbirimizi güçlükle duyabiliyorduk.
Translate from Turco to Español

Birçok güçlükle karşılaşıyor.
Translate from Turco to Español

Ödevimi güçlükle bitirdim.
Translate from Turco to Español

Kazadan beri onun arabası artık güçlükle ayırt edilebilir olmuştur.
Translate from Turco to Español

Güçlükle ayağa kalkabilirim.
Translate from Turco to Español

Yaza kadar güçlükle bekleyebilirim.
Translate from Turco to Español

Dün gece güçlükle uyuyabildim.
Translate from Turco to Español

Tom güçlükle nefes alabildi.
Translate from Turco to Español

Pekala, Tom'u güçlükle suçlayabilirsin, değil mi?
Translate from Turco to Español

Ben güçlükle onları hatırlıyorum.
Translate from Turco to Español

Onları güçlükle tanıdım.
Translate from Turco to Español

Tom güçlükle uyanık kalabildi.
Translate from Turco to Español

Tom'un güçlükle trafiğe çıkabilecek ikici el bir arabası vardı.
Translate from Turco to Español

Tom güçlükle Mary'ye ayak uydurabildi.
Translate from Turco to Español

También echa un vistazo a las siguientes palabras: şişmanlarsın, Golfün, hayranıyım, İnsanlar, savaştan, korkar, hissetmiyorum, Öğretmenimiz, bize, ödev.