Ayaklarımın üzerinde güçlükle durabiliyordum.
Translate from 土耳其语 to 中文

O çocuk ayakkabılarını güçlükle bağlayabildi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bazı yıldızlar çıplak gözle güçlükle görülebilmektedir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kalabalığın içinde güçlükle ilerledi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom güçlükle yürüyebiliyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Mary'yi görmek için güçlükle bekleyebiliyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom tekrar yüzmeye gitme fırsatını güçlükle bekleyebiliyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom acıya güçlükle katlanabiliyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom gözlerine güçlükle inanabiliyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom yemeğini güçlükle ödeyebildi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom geçen yıl aldığı pantolona güçlükle sığabildi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom gözlükleri olmadan güçlükle görebilir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bu dönem güçlükle eğitim yaptı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kate güçlükle Çince konuşuyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Mary'nin ne söylemeye çalıştığını güçlükle işitebiliyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom yirmili yaşlarının başında iken geçimini güçlükle sağlıyabiliyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Mary'nin kalmak için eve geri döndüğünü duyduğunda kulaklarına güçlükle inandı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Mary'nin ne söylediğini güçlükle duyabiliyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Mary'yi top cambazlığı yapmaya çalışırken gördüğünde gülmemek için kendini güçlükle frenledi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Mary'nin söylediklerini güçlükle anlayabiliyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom haberi duymak için güçlükle sabrediyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Güçlükle yürüyebiliyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Siz güçlükle duyabiliyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben şimdi güçlükle çalışabiliyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onlar güçlükle görebiliyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onu güçlükle duyabiliyordum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben sınavı güçlükle geçtim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Güçlükle trene yetiştim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom güçlükle sınavı geçti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben gözlerime güçlükle inandım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onlar güçlükle geçiniyorlar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom güçlükle Mary'yi tanıdı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Acıya güçlükle katlandım.
Translate from 土耳其语 to 中文

O adını güçlükle yazabiliyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun davranışına güçlükle katlanıyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kulaklığım olmadan güçlükle duyabiliyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yaşlı kadın merdivenleri güçlükle tırmandı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Seni görünceye kadar güçlükle bekleyebiliyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

O kadar yorgunum ki güçlükle yürüyebiliyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

O güçlükle okuyabiliyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

O, güçlükle konuşabiliyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ona güçlükle inanabildim.
Translate from 土耳其语 to 中文

9:20 trenini güçlükle yakaladım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Trene güçlükle yetişebildim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Gözlüğüm olmadan güçlükle görebiliyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Söylediklerini güçlükle anlayabiliyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Haberi dinlemek için güçlükle bekleyebildim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Haberi duymak için güçlükle bekleyebildi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onun söylediklerini güçlükle anlayabiliyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yaralı asker güçlükle yürüyebiliyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Testi güçlükle geçebildim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Testi güçlükle geçmeyi başardı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Bir kamyon tarafından çarpılmaktan güçlükle kaçtım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom geçinmek için güçlükle yeterince kazanıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Dün gece, son trene güçlükle yetiştim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yaşlı adam kaçtı ama güçlükle.
Translate from 土耳其语 to 中文

O kadar yorgundu ki güçlükle yürüyebiliyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文

O kadar karanlıktı ki onlar güçlükle görebiliyorlardı.
Translate from 土耳其语 to 中文

O kadar yorgundu ki güçlükle ayakta durabiliyordu
Translate from 土耳其语 to 中文

Yaz tatilini güçlükle bekleyebilir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onu güçlükle görüyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Güçlükle nefes alabiliyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Seni güçlükle duyabiliyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'u gördüm ve onu güçlükle tanıyabildim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'u güçlükle tanıdım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Mary'yi güçlükle hatırlıyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'u güçlükle tanıyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un yardımını güçlükle reddedebildim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un sorununu güçlükle reddedebildim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Güçlükle ayakta durabiliyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Güçlükle görebiliyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Seni güçlükle görebiliyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Seni güçlükle tanıyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Güçlükle hayatta kaldık.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom öyle travma geçirmiş ki güçlükle konuşuyordu.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom Fransızca olarak güçlükle meramını anlatabildi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom nefretini güçlükle gizleyebildi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom heyecanını güçlükle gizleyebildi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom öfkesini güçlükle kontrol altına alabildi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom gülümsemesini güçlükle gizleyebildi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom maaşıyla güçlükle geçinebiliyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom güçlükle yüzebilir.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom güçlükle testi geçti.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom ve Mary güçlükle birbirlerini tanıyorlar.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom ve ben güçlükle birbirimizi tanıyoruz.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onu bir dahaki görüşünde Tom'u güçlükle tanıyacaksın.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onu güçlükle tanıyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Gök gürültüsü o kadar yüksekti ki birbirimizi güçlükle duyabiliyorduk.
Translate from 土耳其语 to 中文

Birçok güçlükle karşılaşıyor.
Translate from 土耳其语 to 中文

Ödevimi güçlükle bitirdim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Kazadan beri onun arabası artık güçlükle ayırt edilebilir olmuştur.
Translate from 土耳其语 to 中文

Güçlükle ayağa kalkabilirim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Yaza kadar güçlükle bekleyebilirim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Dün gece güçlükle uyuyabildim.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom güçlükle nefes alabildi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Pekala, Tom'u güçlükle suçlayabilirsin, değil mi?
Translate from 土耳其语 to 中文

Ben güçlükle onları hatırlıyorum.
Translate from 土耳其语 to 中文

Onları güçlükle tanıdım.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom güçlükle uyanık kalabildi.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom'un güçlükle trafiğe çıkabilecek ikici el bir arabası vardı.
Translate from 土耳其语 to 中文

Tom güçlükle Mary'ye ayak uydurabildi.
Translate from 土耳其语 to 中文