Irene Pepperberg, Alex adını taktığı bir papağanın önünde yuvarlak bir tepsi tutuyor.
Translate from Turco to Español

Bahçe evin önünde.
Translate from Turco to Español

Evimin önünde bir göl var.
Translate from Turco to Español

Evimin önünde bir postane var.
Translate from Turco to Español

Önünde ne var?
Translate from Turco to Español

Hepimiz halkın önünde bir şarkı söylemeye utandık.
Translate from Turco to Español

Eyfel Kulesi'nin önünde bir düğün resmi istediler.
Translate from Turco to Español

Miktarı göz önünde bulundurmaksızın,Brian gelecek haftaya kadar doğru,tam miktar istiyor.
Translate from Turco to Español

Öğretmen ödevimi sınıfın önünde okumamı istedi.
Translate from Turco to Español

Bob bazı kızların önünde tedavi edildiği için utandı.
Translate from Turco to Español

Devlet başkanının korumaları girişin önünde konuşlandırıldılar.
Translate from Turco to Español

Yürüdüğün yolu göz önünde bulundur.
Translate from Turco to Español

Valentino Rossi, Xavi'nin önünde diz çöker!
Translate from Turco to Español

Adam, bir bankın önünde oturuyor.
Translate from Turco to Español

Kapının önünde genç bir adam şarkı söylüyor.
Translate from Turco to Español

Biri odasının önünde duruyor.
Translate from Turco to Español

Ben bütün gün bilgisayar ekranı önünde otururum, bu yüzden elektro-manyetik dalgalar tarafından oldukça şiddetli şekilde bombardıman edilirim.
Translate from Turco to Español

Evin önünde bir bahçe vardır.
Translate from Turco to Español

Çok sayıda araba benim evin önünde park edilmiş.
Translate from Turco to Español

Dün evin önünde bir trafik kazası vardı.
Translate from Turco to Español

Yarın istasyonun önünde onu göreceğiz.
Translate from Turco to Español

Ben insanların önünde konuşmayı sevmiyorum.
Translate from Turco to Español

Bir gün hayatın gözlerinin önünde hızla akıp gidecektir. Emin ol, izlemeye değer.
Translate from Turco to Español

İstasyonun önünde bir postane vardır.
Translate from Turco to Español

İstasyonun önünde bir çeşme vardır.
Translate from Turco to Español

Sadece binanın önünde duran insanlar polis.
Translate from Turco to Español

Herkesin önünde böyle şeyler söylememelisin.
Translate from Turco to Español

Tom topluluk önünde konuşmayı sevmiyor.
Translate from Turco to Español

Sorunu göz önünde bulundurmalısınız.
Translate from Turco to Español

Yeni bir öğretmen sınıfın önünde durdu.
Translate from Turco to Español

İstasyonun önünde kalabalıktaki birinin benim adımı seslendiğini duydum.
Translate from Turco to Español

İstasyonun önünde bir banka vardır.
Translate from Turco to Español

İstasyonun önünde büyük bir park yeri vardır.
Translate from Turco to Español

Birçok bisiklet istasyonun önünde yasa dışı olarak park edilmektedir.
Translate from Turco to Español

İstasyonun önünde bir taksiye bindim.
Translate from Turco to Español

Biz istasyonun önünde bir otelde kaldık.
Translate from Turco to Español

Avukat yargıca suçlananların yaşlarını göz önünde tutmasını rica etti.
Translate from Turco to Español

Düzinelerce insan istasyonun önünde toplandı.
Translate from Turco to Español

Tom, Mary'yi John'un evinin önünde bıraktı.
Translate from Turco to Español

Tom otobüsün önünde oturuyordu.
Translate from Turco to Español

Mağazanın önünde Tom'la karşılaştım.
Translate from Turco to Español

Tom ve Mary 2.30'da müzenin önünde buluştular.
Translate from Turco to Español

Tom Mary'ye onu kütüphanenin önünde beklemesini rica etti.
Translate from Turco to Español

Tom, Mary'nin önünde geldi.
Translate from Turco to Español

Tom geniş kitlenin önünde konuşma yapmaktan hoşlanmaz.
Translate from Turco to Español

Tom evinin önünde kaldırımda vuruldu.
Translate from Turco to Español

Tom Mary ile çamaşırhanenin önünde buluşmayı kabul etti.
Translate from Turco to Español

Bütün gününü televizyonun önünde geçirmemelisin.
Translate from Turco to Español

Hesap yapmak herkesin önünde tatmin olmanın kabul edilebilir tek sosyal yoludur.
Translate from Turco to Español

Tom'un önünde uzun bir sürücü kuyruğu var.
Translate from Turco to Español

Tom'un böylesine büyük bir izleyicinin önünde konuşma hakkında hiç endişesi yoktu.
Translate from Turco to Español

Tom insanların çocukların önünde küfretmelerini sevmiyor.
Translate from Turco to Español

Tom herkesin önünde Mary'yi eleştirdi.
Translate from Turco to Español

Barın önünde çok sayıda acayip kılıklı tipler takılıyordu.
Translate from Turco to Español

Araba garajın önünde.
Translate from Turco to Español

Kütüphanenin önünde beni bekleyen bir arkadaşım var.
Translate from Turco to Español

Tom herkesin önünde konuşmak zorunda olduğunda sinirlenir.
Translate from Turco to Español

Tom'un arabası dükkânın önünde park edilmişti.
Translate from Turco to Español

Tom evinin önünde bir kargaşa duyabiliyordu, bu yüzden neler olduğunu görmek için dışarı çıktı.
Translate from Turco to Español

Suçlu önünde sonunda yakalanır.
Translate from Turco to Español

Herkesin önünde küfretmeyin.
Translate from Turco to Español

Hiç kimse onun önünde koşmadı.
Translate from Turco to Español

Biz okulun önünde buluştuk.
Translate from Turco to Español

O, kapının önünde.
Translate from Turco to Español

Herkesin önünde ona gülündü.
Translate from Turco to Español

Allah önünde bütün insanlar eşittir.
Translate from Turco to Español

Herkesin önünde konuşmaktan hoşlanmam.
Translate from Turco to Español

Herkesin önünde rezalet çıkarmayın.
Translate from Turco to Español

O, önünde ya da sonunda gelecektir.
Translate from Turco to Español

O, herkesin önünde konuşmaktan nefret eder.
Translate from Turco to Español

Herkesin önünde hiç şarkı söyledin mi?
Translate from Turco to Español

Herkesin önünde şarkı söylemekten hoşlanmam.
Translate from Turco to Español

Onun önünde büyük bir gelecek uzanıyor.
Translate from Turco to Español

O topluluk önünde konuşmaktan nefret eder.
Translate from Turco to Español

O, herkesin önünde konuşmaya alışkındır.
Translate from Turco to Español

Yasalar önünde bütün insanlar eşittir.
Translate from Turco to Español

Ben diğerlerinin önünde geldim.
Translate from Turco to Español

O herkesin önünde konuşmaya alışkındır.
Translate from Turco to Español

Herkesin önünde bana gülünmesine katlanamam.
Translate from Turco to Español

Ben herkesin önünde konuşmaya alışık değilim.
Translate from Turco to Español

Herkesin önünde konuşmalar yapmaya alışık değilim.
Translate from Turco to Español

O, bana herkesin önünde hakaret etti.
Translate from Turco to Español

Herkesin önünde aşağılandım.
Translate from Turco to Español

O, adamların önünde yürüdü.
Translate from Turco to Español

Bu kaza onun gözünün önünde oldu.
Translate from Turco to Español

Ailemi kariyerimin önünde tuttum.
Translate from Turco to Español

Lütfen oda 213'ün önünde bekleyin.
Translate from Turco to Español

Aynanın önünde durdu.
Translate from Turco to Español

Önünde sonunda pişman olacaktır.
Translate from Turco to Español

Topluluk önünde konuşmaya alışkındır.
Translate from Turco to Español

Önünde sonunda hepimiz öleceğiz.
Translate from Turco to Español

Tiyatronun önünde buluşalım.
Translate from Turco to Español

Otobüs evimin önünde durur.
Translate from Turco to Español

Öğretmen sınıfın önünde durdu.
Translate from Turco to Español

Onun önünde bu konuda konuşmayın.
Translate from Turco to Español

Herkesin önünde konuşmayı sevmez.
Translate from Turco to Español

O otobüs evimin önünde durur.
Translate from Turco to Español

Kadınlar bir kütüphanenin önünde.
Translate from Turco to Español

Tom topluluk önünde konuşmayı sevmez.
Translate from Turco to Español

Onların dinlerini göz önünde bulundurmalısın.
Translate from Turco to Español

Onu gözümün önünde yaptı.
Translate from Turco to Español