"önünde" içeren Türkçe örnek cümleler

önünde kelimesini Türkçe bir cümlede nasıl kullanacağınızı öğrenin. 100'den fazla özenle seçilmiş örnek.

Mate'in Mac uygulamasını deneyin

Safari ve diğer macOS uygulamalarında tek tıklamayla çeviri yapın.

ücretsiz deneyin

Mate'in iOS uygulamasını deneyin

Safari, Mail, PDF'ler ve diğer uygulamalarda tek tıklamayla çeviri yapın.

Mate'in Chrome uzantısını deneyin

Tüm web siteleri ve Netflix altyazıları için çift tıklama çevirisi.

Ücretsiz edin

Mate uygulamalarını deneyin

Bilgisayarınızdaki Chrome'a (veya başka bir tarayıcıya) yükleyin ve interneti sanki yabancı dil yokmuş gibi okuyun.

Ücretsiz edin

Irene Pepperberg, Alex adını taktığı bir papağanın önünde yuvarlak bir tepsi tutuyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bahçe evin önünde.
Translate from Türkçe to Türkçe

Evimin önünde bir göl var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Evimin önünde bir postane var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Önünde ne var?
Translate from Türkçe to Türkçe

Hepimiz halkın önünde bir şarkı söylemeye utandık.
Translate from Türkçe to Türkçe

Eyfel Kulesi'nin önünde bir düğün resmi istediler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Miktarı göz önünde bulundurmaksızın,Brian gelecek haftaya kadar doğru,tam miktar istiyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Öğretmen ödevimi sınıfın önünde okumamı istedi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bob bazı kızların önünde tedavi edildiği için utandı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Devlet başkanının korumaları girişin önünde konuşlandırıldılar.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yürüdüğün yolu göz önünde bulundur.
Translate from Türkçe to Türkçe

Valentino Rossi, Xavi'nin önünde diz çöker!
Translate from Türkçe to Türkçe

Adam, bir bankın önünde oturuyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kapının önünde genç bir adam şarkı söylüyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Biri odasının önünde duruyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ben bütün gün bilgisayar ekranı önünde otururum, bu yüzden elektro-manyetik dalgalar tarafından oldukça şiddetli şekilde bombardıman edilirim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Evin önünde bir bahçe vardır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Çok sayıda araba benim evin önünde park edilmiş.
Translate from Türkçe to Türkçe

Dün evin önünde bir trafik kazası vardı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yarın istasyonun önünde onu göreceğiz.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ben insanların önünde konuşmayı sevmiyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bir gün hayatın gözlerinin önünde hızla akıp gidecektir. Emin ol, izlemeye değer.
Translate from Türkçe to Türkçe

İstasyonun önünde bir postane vardır.
Translate from Türkçe to Türkçe

İstasyonun önünde bir çeşme vardır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sadece binanın önünde duran insanlar polis.
Translate from Türkçe to Türkçe

Herkesin önünde böyle şeyler söylememelisin.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom topluluk önünde konuşmayı sevmiyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sorunu göz önünde bulundurmalısınız.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yeni bir öğretmen sınıfın önünde durdu.
Translate from Türkçe to Türkçe

İstasyonun önünde kalabalıktaki birinin benim adımı seslendiğini duydum.
Translate from Türkçe to Türkçe

İstasyonun önünde bir banka vardır.
Translate from Türkçe to Türkçe

İstasyonun önünde büyük bir park yeri vardır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Birçok bisiklet istasyonun önünde yasa dışı olarak park edilmektedir.
Translate from Türkçe to Türkçe

İstasyonun önünde bir taksiye bindim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Biz istasyonun önünde bir otelde kaldık.
Translate from Türkçe to Türkçe

Avukat yargıca suçlananların yaşlarını göz önünde tutmasını rica etti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Düzinelerce insan istasyonun önünde toplandı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom, Mary'yi John'un evinin önünde bıraktı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom otobüsün önünde oturuyordu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Mağazanın önünde Tom'la karşılaştım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom ve Mary 2.30'da müzenin önünde buluştular.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom Mary'ye onu kütüphanenin önünde beklemesini rica etti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom, Mary'nin önünde geldi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom geniş kitlenin önünde konuşma yapmaktan hoşlanmaz.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom evinin önünde kaldırımda vuruldu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom Mary ile çamaşırhanenin önünde buluşmayı kabul etti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bütün gününü televizyonun önünde geçirmemelisin.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hesap yapmak herkesin önünde tatmin olmanın kabul edilebilir tek sosyal yoludur.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un önünde uzun bir sürücü kuyruğu var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un böylesine büyük bir izleyicinin önünde konuşma hakkında hiç endişesi yoktu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom insanların çocukların önünde küfretmelerini sevmiyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom herkesin önünde Mary'yi eleştirdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Barın önünde çok sayıda acayip kılıklı tipler takılıyordu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Araba garajın önünde.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kütüphanenin önünde beni bekleyen bir arkadaşım var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom herkesin önünde konuşmak zorunda olduğunda sinirlenir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un arabası dükkânın önünde park edilmişti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom evinin önünde bir kargaşa duyabiliyordu, bu yüzden neler olduğunu görmek için dışarı çıktı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Suçlu önünde sonunda yakalanır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Herkesin önünde küfretmeyin.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hiç kimse onun önünde koşmadı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Biz okulun önünde buluştuk.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, kapının önünde.
Translate from Türkçe to Türkçe

Herkesin önünde ona gülündü.
Translate from Türkçe to Türkçe

Allah önünde bütün insanlar eşittir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Herkesin önünde konuşmaktan hoşlanmam.
Translate from Türkçe to Türkçe

Herkesin önünde rezalet çıkarmayın.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, önünde ya da sonunda gelecektir.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, herkesin önünde konuşmaktan nefret eder.
Translate from Türkçe to Türkçe

Herkesin önünde hiç şarkı söyledin mi?
Translate from Türkçe to Türkçe

Herkesin önünde şarkı söylemekten hoşlanmam.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onun önünde büyük bir gelecek uzanıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

O topluluk önünde konuşmaktan nefret eder.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, herkesin önünde konuşmaya alışkındır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yasalar önünde bütün insanlar eşittir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ben diğerlerinin önünde geldim.
Translate from Türkçe to Türkçe

O herkesin önünde konuşmaya alışkındır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Herkesin önünde bana gülünmesine katlanamam.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ben herkesin önünde konuşmaya alışık değilim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Herkesin önünde konuşmalar yapmaya alışık değilim.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, bana herkesin önünde hakaret etti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Herkesin önünde aşağılandım.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, adamların önünde yürüdü.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu kaza onun gözünün önünde oldu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ailemi kariyerimin önünde tuttum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Lütfen oda 213'ün önünde bekleyin.
Translate from Türkçe to Türkçe

Aynanın önünde durdu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Önünde sonunda pişman olacaktır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Topluluk önünde konuşmaya alışkındır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Önünde sonunda hepimiz öleceğiz.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tiyatronun önünde buluşalım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Otobüs evimin önünde durur.
Translate from Türkçe to Türkçe

Öğretmen sınıfın önünde durdu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onun önünde bu konuda konuşmayın.
Translate from Türkçe to Türkçe

Herkesin önünde konuşmayı sevmez.
Translate from Türkçe to Türkçe

O otobüs evimin önünde durur.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kadınlar bir kütüphanenin önünde.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom topluluk önünde konuşmayı sevmez.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onların dinlerini göz önünde bulundurmalısın.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onu gözümün önünde yaptı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ayrıca şu kelimelere de göz atın: bırakmayın, ailesi, ilgili, evde, Gül, yetiştirmekte, iyiyim, disketi, biçimlendirmemelisin, Öğreneceğim.