Ders çalışmak için çok yorgundu.
Translate from Turco to Español

İngilizce çalışmak hoşuma gidiyor.
Translate from Turco to Español

METRO'da mı çalışmak istiyorsun?!
Translate from Turco to Español

Yarın on saat çalışmak zorunda kalacağım.
Translate from Turco to Español

Çalışmak istemeyen, yemek de yemesin.
Translate from Turco to Español

Çok çalışmak ve endişe onun sağlığının bozulmasına neden oldu.
Translate from Turco to Español

Bugün çalışmak zorunda değilsin.
Translate from Turco to Español

Arapça çalışmak istiyorum.
Translate from Turco to Español

Ben, bir gün laboratuvarda çalışmak istiyorum.
Translate from Turco to Español

Hayalini gerçekleştireceksen, daha fazla çalışmak zorundasın.
Translate from Turco to Español

Dışarıdaki gürültü sinirime dokunduğu için canım çalışmak istemedi.
Translate from Turco to Español

Tom ve karısı kıt kanaat geçinmek için her ikisi çalışmak zorunda.
Translate from Turco to Español

Tom, Cumalar hariç, çalışmak için her zaman kravat takar.
Translate from Turco to Español

Çok sayıda yabancı insan çalışmak için Japonya'ya gelir.
Translate from Turco to Español

Teste çalışmak için evde kaldın mı?
Translate from Turco to Español

Bu kadar çok çalışmak zorunda değilsiniz.
Translate from Turco to Español

O kadar çok televizyon izlemeseydi, çalışmak için daha fazla zamanı olurdu.
Translate from Turco to Español

Babası öldükten sonra, o tek başına çalışmak zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español

Senin şirketinle çalışmak istiyorum.
Translate from Turco to Español

Ben şimdilik o kitapçıda çalışmak istiyorum.
Translate from Turco to Español

Tom bugün çalışmak için bir kravat takmadı.
Translate from Turco to Español

Japonca çalışmak zorundayım.
Translate from Turco to Español

Çalışmak ya da üniversiteye gitmek arasında karar veremiyorum.
Translate from Turco to Español

Siyah insanlar pamuk tarlalarında çalışmak için zorlandılar.
Translate from Turco to Español

Ben kumar için biçilmiş kaftan değilim. Belki sadece şanssızım fakat maaşım için çalışmak daha emin bir şeydir.
Translate from Turco to Español

Benim canım çalışmak istemiyor. Onun yerine bir sinemaya gitmeye ne dersin?
Translate from Turco to Español

Tom'un çalışmak için bir takım elbise ve kravat giymesi bekleniyor.
Translate from Turco to Español

Sadece Tom değil aynı zamanda ben de çalışmak zorundayım.
Translate from Turco to Español

Tom Fransızca çalışmak zorunda değil. Zaten onu oldukça iyi konuşabiliyor.
Translate from Turco to Español

Tom'u Fransızca çalışmaya ikna etmeye çalışmak için daha fazla zaman harcamak istemedim.
Translate from Turco to Español

Tom Fransızca çalışmak istemediğini söylüyor.
Translate from Turco to Español

Tom Fransızca çalışmak istemiyor fakat çalışmak zorunda.
Translate from Turco to Español

Tom Fransızca çalışmak istemiyor fakat çalışmak zorunda.
Translate from Turco to Español

Böylesine loş bir odada çalışmak imkansızdır.
Translate from Turco to Español

Bir hata yaptığında onu asla kabul etmeyeceği için Tom birlikte çalışmak için sinir bozucu bir kişi.
Translate from Turco to Español

Tom bir yerli Japonca konuşuru ile Japonca çalışmak istedi.
Translate from Turco to Español

Tom Pazartesi öğleden sonraları genellikle çalışmak zorunda değildir.
Translate from Turco to Español

Çalışmak zorundayım.
Translate from Turco to Español

O çalışmak için çok yorgun.
Translate from Turco to Español

Dün çalışmak zorunda değildim.
Translate from Turco to Español

O, yurtdışında eğitim almak için part-time çalışmak zorunda kaldı.
Translate from Turco to Español

Kıt kanaat geçinmek için Tom eskisinden daha çok çalışmak zorunda.
Translate from Turco to Español

O bir hastanede çalışmak istiyor.
Translate from Turco to Español

Tom'un çalışmak için fazla zamanı yoktu.
Translate from Turco to Español

Tom'un canı hiç çalışmak istemiyordu.
Translate from Turco to Español

Tom ve Mary birlikte çalışmak zorundalar.
Translate from Turco to Español

Yaptığını sandığım başarı türünü elde etmek istiyorsan, öyleyse daha çok çalışmak zorunda kalacaksın.
Translate from Turco to Español

Ben çalışmak için dışarı gitmene itiraz etmiyorum fakat çocuklara kim bakacak.
Translate from Turco to Español

Niçin geç saatlere kadar çalışmak zorundasın?
Translate from Turco to Español

Daha çok oyun çalışmak için daha az zaman anlamına gelir.
Translate from Turco to Español

Tony, bir dükkân veya bir fabrikada çalışmak istemiyordu.
Translate from Turco to Español

Beth çok sıkı çalışmak zorunda kaldı, ve şimdi o aç ve bitkin.
Translate from Turco to Español

Sally iki haftadır okulda yok, bu yüzden sınıfa yetişmek için çok sıkı çalışmak zorunda.
Translate from Turco to Español

Yoko teyze çalışmak için çok zayıf.
Translate from Turco to Español

Tom çalışmak zorunda olduğu için konsere gidemedi.
Translate from Turco to Español

Tom, Mary ile çalışmak istemiyordu.
Translate from Turco to Español

Tom pazartesi günleri çalışmak zorunda değildir.
Translate from Turco to Español

Tom o kadar çok çalışmak zorunda değildir.
Translate from Turco to Español

Tom bugün çalışmak zorunda değil.
Translate from Turco to Español

Bir adam çalışmak zorundadır.
Translate from Turco to Español

Çalışmak zorunda mıyım?
Translate from Turco to Español

O çok çalışmak zorunda.
Translate from Turco to Español

Sıkı çalışmak zorundasın.
Translate from Turco to Español

Çalışmak zorunda değilsin.
Translate from Turco to Español

O, çalışmak zorunda değildir.
Translate from Turco to Español

Ben bir deneme üzerinde çalışmak zorunda kaldım.
Translate from Turco to Español

Tom çalışmak için çok yorgun.
Translate from Turco to Español

Sadece çok çalışmak zorundasın.
Translate from Turco to Español

Canım çalışmak istemiyor.
Translate from Turco to Español

Bugün çalışmak istemiyorum.
Translate from Turco to Español

Biz çok çalışmak için zorlandık.
Translate from Turco to Español

Konuyu çalışmak zorundayız.
Translate from Turco to Español

Daha çok çalışmak zorunda olacağım.
Translate from Turco to Español

Keşke çalışmak zorunda olmasam.
Translate from Turco to Español

Babam çalışmak için çok yaşlıdır.
Translate from Turco to Español

Yarı zamanlı çalışmak zorunda kalabilirim.
Translate from Turco to Español

Sizinle çalışmak istiyoruz.
Translate from Turco to Español

Hayatın boyunca çalışmak zorundasın.
Translate from Turco to Español

O, şimdi çalışmak için yeterince iyidir.
Translate from Turco to Español

Bugün canım çalışmak istemiyor.
Translate from Turco to Español

Japonca çalışmak zorunda değilim.
Translate from Turco to Español

Onlar bütün yıl boyunca çalışmak zorundaydılar.
Translate from Turco to Español

Kot pantolonla çalışmak kolaydır.
Translate from Turco to Español

Çalışmak zorunda olan tek kişi Tom değildir. Ben de çalışmak zorundayım.
Translate from Turco to Español

Çalışmak zorunda olan tek kişi Tom değildir. Ben de çalışmak zorundayım.
Translate from Turco to Español

Çalışmak zorunda olan sadece Tom değildir. Ben de çalışmak zorundayım.
Translate from Turco to Español

Çalışmak zorunda olan sadece Tom değildir. Ben de çalışmak zorundayım.
Translate from Turco to Español

Daha çok çalışmak için karar verdim.
Translate from Turco to Español

Pazar günleri çalışmak zorunda değilsin.
Translate from Turco to Español

Ben genellikle Pazar günleri çalışmak zorunda değilim.
Translate from Turco to Español

Bu gece canım hiç çalışmak istemiyor.
Translate from Turco to Español

Korkarım ki fazla çalışmak zorundasın.
Translate from Turco to Español

Gelecek hafta her gün fazla çalışmak zorunda kalacağım.
Translate from Turco to Español

Ben gerçekten çalışmak zorunda olacağım.
Translate from Turco to Español

Kotla çalışmak kolaydır.
Translate from Turco to Español

Bu şartlarda çalışmak çok zor.
Translate from Turco to Español

Ben bu yaz çalışmak istedim.
Translate from Turco to Español

Tom'un şu an çalışmak istediğini düşünmüyorum.
Translate from Turco to Español

Yarın çalışmak zorunda kalacağım.
Translate from Turco to Español

Bu oda çalışmak için keyifli.
Translate from Turco to Español

Çalışmak için genellikle ne giyersiniz?
Translate from Turco to Español