学习如何在土耳其语句子中使用verecek。超过100个精心挑选的例子。
Yakında senin mektubuna cevap verecek.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bana biraz ödünç para verecek kadar nazikti.
Translate from 土耳其语 to 中文
O, acı verecek şekilde zayıftı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom'a zarar verecek bir şey yaparsan, seni öldürürüm.
Translate from 土耳其语 to 中文
Verecek bir şeyim yok.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom ve Mary önümüzdeki cuma akşamı bir hoş geldin partisi verecek.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom Mary'nin karar vermesine izin verecek.
Translate from 土耳其语 to 中文
Size verecek hoş bir hediyem var.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu onların çalışmaları hakkında bir denetim olarak hizmet verecek.
Translate from 土耳其语 to 中文
Çabalarınız yakında karşılığını verecek.
Translate from 土耳其语 to 中文
Benim grup bu hafta Chuck's Bar and Grill de konser verecek. Lütfen bizi görmeye gelin.
Translate from 土耳其语 to 中文
O, sana kitabını ödünç verecek.
Translate from 土耳其语 to 中文
Sana verecek bir şeyim var.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu kutu bir sandalye olarak hizmet verecek.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu kutu bir masa olarak hizmet verecek.
Translate from 土耳其语 to 中文
O gelecek hafta bir parti verecek.
Translate from 土耳其语 to 中文
Sana verecek bir şeyim yok.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu amacınıza cevap verecek mi?
Translate from 土耳其语 to 中文
Onu ödünç para verecek kadar delisin.
Translate from 土耳其语 to 中文
Ona ödünç para verecek kadar aptal değilim.
Translate from 土耳其语 to 中文
Sahip olduğu parayı sana verecek.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu para bir araba almama imkan verecek.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yarın arkadaşlarım bana bir parti verecek.
Translate from 土耳其语 to 中文
Sana tavsiye verecek konumda değilim.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bana iyi bir tavsiye verecek kadar nazikti.
Translate from 土耳其语 to 中文
İsteyene resmini verecek.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu bize zarar verecek.
Translate from 土耳其语 to 中文
Gelecek sefer iş değiştireceğim. Benim şu ana kadar kazandığım deneyimi kullanmama izin verecek işe ihtiyacım var.
Translate from 土耳其语 to 中文
Telefonuna verecek misin?
Translate from 土耳其语 to 中文
Ben sana zarar vermem, merak etme. Ama Allah senin çekmen gereken acıyı sana verecek.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yaşım beni ele verecek.
Translate from 土耳其语 to 中文
Allah'a dua edelim, ve O, dualarımıza cevap verecek.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom cesaret verecek şekilde başını salladı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom cevap verecek.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom karar verecek.
Translate from 土耳其语 to 中文
Ona borç verecek kadar aptal değilim.
Translate from 土耳其语 to 中文
Sana verecek bazı şeylerim var.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom sana ihtiyacın olan bütün bilgiyi verecek.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom bu öğleden sonra ne yapacağımıza karar verecek.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom'un verecek bir kararı var.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom size ihtiyacınız olan her şeyi verecek.
Translate from 土耳其语 to 中文
Verecek bir kararın var.
Translate from 土耳其语 to 中文
İhtiyacımız olan parayı bize ödünç verecek birini bulmakta güçlük çekiyoruz.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu zarar verecek mi?
Translate from 土耳其语 to 中文
Sorularıma cevap verecek misin?
Translate from 土耳其语 to 中文
Benim için oy verecek misin?
Translate from 土耳其语 to 中文
Hâlâ verecek birkaç kararımız var.
Translate from 土耳其语 to 中文
Hâlâ verecek birkaç büyük kararımız var.
Translate from 土耳其语 to 中文
Hâlâ verecek birkaç çok büyük kararımız var.
Translate from 土耳其语 to 中文
O, kilo verecek.
Translate from 土耳其语 to 中文
Doktorlar aynı fikirde olmazsa kim karar verecek?
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu ilaç sana biraz rahatlık verecek.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu kitap sana büyük keyif verecek.
Translate from 土耳其语 to 中文
Mary, Tom'a haber verecek.
Translate from 土耳其语 to 中文
O, Tom'a haber verecek.
Translate from 土耳其语 to 中文
Eğer Marie'yi görebilirsen, ona Tom'un verecek haberleri olduğunu söyle.
Translate from 土耳其语 to 中文
Verecek başka bir kararımız daha var.
Translate from 土耳其语 to 中文
Ali verecek cevap bulamadı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Ben, Türkiye adına bu kararı verecek kişi değilim.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom'un, Mary'nin sorusuna verecek cevabı yok.
Translate from 土耳其语 to 中文
Çok sıkı çalışırsan, geleceğe şekil verecek olan sen olursun.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yardım etmeme izin verecek misin?
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom, kendi özgür iradesiyle karar verecek durumda değildi.
Translate from 土耳其语 to 中文
Keşke sana verecek daha çok şeyim olsa.
Translate from 土耳其语 to 中文
Mola verecek zamanım yok.
Translate from 土耳其语 to 中文
Ara verecek zamanım yok.
Translate from 土耳其语 to 中文
Mola verecek vaktim yok.
Translate from 土耳其语 to 中文
Ara verecek vaktim yok.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom sana ihtiyacın olanı verecek.
Translate from 土耳其语 to 中文
"Sen hiç kendini öldürmeyi düşündün mü?" "Hayır ben kendi hayatına son verecek bir kişi değilim."
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom kendinin incinmesine izin verecek kadar embesil değil.
Translate from 土耳其语 to 中文
Yarın sabah verecek bir raporum var.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bunu bize verecek misin?
Translate from 土耳其语 to 中文
Bunu onlara verecek misin?
Translate from 土耳其语 to 中文
Bunu bana verecek misin?
Translate from 土耳其语 to 中文
Bunu ona verecek misin?
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu bana düşünmek için bir şey verecek.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom kendi kararını verecek kadar yaşlı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bakalım bir cevap verecek mi?
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom'un verecek zor bir kararı var.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bunun hepsi istenilen sonucu verecek.
Translate from 土耳其语 to 中文
Siz arkadaşlar Tom Jackson'a oy verecek misiniz?
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom Jackson için oy verecek misin?
Translate from 土耳其语 to 中文
Verecek bazı kararlarımız var.
Translate from 土耳其语 to 中文
Sana verecek başka bir şeyim var.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom'un verecek hiçbir şeyi yoktu.
Translate from 土耳其语 to 中文
Sana verecek başka bir şeyim yok.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bu iyi sonuç verecek.
Translate from 土耳其语 to 中文
Sadece Tom'un gitmesine izin verecek misin?
Translate from 土耳其语 to 中文
Gerçekten Tom'un onu yapmasına izin verecek misin?
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom'a istediği parayı verecek misin?
Translate from 土耳其语 to 中文
Sadece bunun olmasına izin verecek misin?
Translate from 土耳其语 to 中文
Bunu kabul edip etmeyeceğine karar verecek olan sensin.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom'un verecek bir kararı vardı.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom Jackson'a oy verecek misin?
Translate from 土耳其语 to 中文
İnsanlar sandıkta karar verecek.
Translate from 土耳其语 to 中文
Buna kim cevap verecek?
Translate from 土耳其语 to 中文
Onun çabası meyve verecek.
Translate from 土耳其语 to 中文
O, bize biraz ödünç para verecek kadar nazikti.
Translate from 土耳其语 to 中文
Tom yaptığının hesabını verecek.
Translate from 土耳其语 to 中文
Bana borç para verecek kadar kibardı.
Translate from 土耳其语 to 中文
还可以查看以下单词:koştu、zaten、başladı、Çoğu、erkek、çocuğu、bilgisayar、oyunlarını、cumartesi、pazardı。