Türkisch Beispielsätze mit "içinde"

Lernen Sie, wie man içinde in einem Türkisch Satz verwendet. Über 100 handverlesene Beispiele.

Probieren Sie die Mate Mac-App aus

Übersetzen Sie in Safari und anderen macOS-Apps mit einem Klick.

kostenlos ausprobieren

Probieren Sie die Mate iOS-App aus

Übersetzen Sie in Safari, Mail, PDFs und anderen Apps mit einem Klick.

Probieren Sie die Mate Chrome-Erweiterung aus

Doppelklick-Übersetzung für alle Websites und Netflix-Untertitel.

Kostenlos ausprobieren

Probieren Sie Mate-Apps aus

Installieren Sie es in Chrome (oder einem anderen Browser) auf Ihrem Computer und lesen Sie das Internet, als gäbe es keine Fremdsprachen.

Kostenlos ausprobieren

Otobüs on beş dakika içinde istasyona gelecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Odanın içinde oraya buraya koşup durma.
Translate from Türkisch to Deutsch

10 dakika içinde döneceğim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çiçekler koparıldıkları zaman kısa süre içinde solarlar.
Translate from Türkisch to Deutsch

Birkaç gün içinde araba sürebileceksin.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ana ve çocuk özel ihtimam ve yardım görmek hakkını haizdir. Bütün çocuklar, evlilik içinde veya dışında doğsunlar, aynı sosyal korunmadan faydalanırlar.
Translate from Türkisch to Deutsch

15 dakika içinde varıyor olacağız.
Translate from Türkisch to Deutsch

İki gün içinde beni yeniden ara.
Translate from Türkisch to Deutsch

Meyvelerin içinde tohumları vardır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kutunun içinde taze ekmek var mıydı?
Translate from Türkisch to Deutsch

Gelecek dört yıl içinde 15 milyar euro tasarruf edilmeli.
Translate from Türkisch to Deutsch

İşin bir ay içinde tamamlanması kesinlikle imkansız.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu kitabı bir hafta içinde okuyarak bitirmek gerçekten zordur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Üç gün içinde cevap vereceğim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Hava çok sıkıntılı;sanırım kısa süre içinde gök gürleyecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Evimin içinde iki tane zombi var.
Translate from Türkisch to Deutsch

Köprü altı ay içinde inşa edilmeli.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yaramaz kız kaleminin sonunu çiğneme alışkanlığı içinde.
Translate from Türkisch to Deutsch

Doğayla uyum içinde yaşamayı öğrenmeliyiz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Lüks içinde yaşarlardı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu yeni ayakkabıların içinde rahat değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Alışveriş yapmaya gitmeliyim, bir saat içinde döneceğim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun içinde iki kişi vardı, onun kız öğrencilerinden birisi ve genç bir adam.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, üç gün içinde ayrılıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir kralın kızı olarak düşünülen ve büyük lüks içinde yetiştirilen Eleanor kocasıyla bu tersliği paylaşmaya karar verdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben, beş yıl içinde, ilk kez Yoshida ile görüştüm.
Translate from Türkisch to Deutsch

Biz, beş gün içinde işi tamamlayabilmeliyiz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çalışan sayısı on yıl içinde iki katına çıktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir yıl içinde iş ona 8000 dolar getiriyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom kağıdı bir top gibi kırıştırdı ve odanın içinde fırlattı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kendilerini geleneksel bir sistem içinde asla birlikte bulmamış olan diller Tatoeba'da bağlanabilirler.
Translate from Türkisch to Deutsch

Biz her dilin tüm benzersizliğini yakalamak istiyoruz. Ve biz zaman içinde onların evrimini de yakalamak istiyoruz.
Translate from Türkisch to Deutsch

"Bir dakika içinde döneceğim,"diye ekledi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bana içinde yağ olan metal kovayı ver.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir köpeğin dışında, bir kitap insanın en iyi arkadaşıdır. Bir köpeğin içinde, okumak için çok karanlıktır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kısa bir süre içinde tekrar gelmek zorunda kalacaksın: o işle ilgilenen adam az önce dışarı çıktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

O bir Japon kimonosunun içinde kesinlikle güzel görünüyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ve üç gün içinde onu yükseltecek misiniz?
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu nehir içinde yüzmek için tehlikelidir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Firefox'un bir gün içinde 8 milyon kez indirilmiş olduğunu söylüyorlar.
Translate from Türkisch to Deutsch

-O reklam güçlü bir izlenim bırakıyor-Özellikle müzik.O, kafanın içinde kalıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Atomlar her şeyin içinde vardır.
Translate from Türkisch to Deutsch

O seninle konuşmayı reddedebilir çünkü o çok kötü bir ruh hali içinde.
Translate from Türkisch to Deutsch

Lider umutsuzluk içinde plandan vazgeçti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Biz birkaç saat içinde Atlantik'i uçtuk.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yuriko deniz biyolojisinden mezun bir öğrenci, bir balık tankının içinde uykuya daldı ve ahtapotlar ve deniz yıldızları ile kaplı olarak uyandı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu uzun süre içinde duyduğum en iyi haber!
Translate from Türkisch to Deutsch

Gözyaşları içinde, o, mektubunu yırttı ve onu attı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Doktor bir dakika içinde burada olacak.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben bir hafta içinde bu kalın kitabı okumayı bitiremem.
Translate from Türkisch to Deutsch

O bir saat içinde okula varmalı.
Translate from Türkisch to Deutsch

O bir saat içinde geri dönecektir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Truman, Beyaz Saray'a dakikalar içinde ulaştı.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, bir hafta içinde yüzebilecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

O bir hafta içinde geri dönecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Biz bir süre sessizlik içinde birlikte oturduk.
Translate from Türkisch to Deutsch

Catalan milliyetçiliği İspanya toprakları içinde büyük bir sorundur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Birkaç gün içinde arabanı tamir ettirmeliyim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir sürücü, arabanın içinde uyuyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Saatler içinde, diğer bankaların çoğu kapanmak zorundaydı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom aslında Boston şehri sınırları içinde yaşamıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Mavi içinde çok çekicisin.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tavsiyemi dinleseydin, böyle bir sorunun içinde olmazdın.
Translate from Türkisch to Deutsch

Biletler bir hafta içinde satıldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sistem kısa bir süre içinde hizmete girecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

O iki hafta içinde iyileşecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

İki haftalık süre içinde geri döneceğim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tren on dakika içinde hareket edecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Güçlü bir deprem aniden çarptığında, annem şok içinde evin etrafını dolaştı.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, Japon giysilerin içinde daha iyi görünüyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, uykusunda huzur içinde vefat etti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Otobüs, beş dakika içinde ayrılacak.
Translate from Türkisch to Deutsch

Otobüs on dakika içinde gelecektir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Üzücü haberi duyduktan sonra, o, gözyaşları içinde yıkıldı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir insan, bir kalıp içinde yapılamaz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Nüfus son beş yıl içinde iki katına çıkmıştır.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, 20 dakika içinde yüzüne makyaj yaptı.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, 24 saat içinde onu yapacak.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sigorta bize içinde yaşadığımız dünyanın tamamen güvenli olmadığını hatırlatıyor; biz hastalanabiliriz ya da beklenmedik şeylerle karşılaşabiliriz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Burroughs B5500 gibi bazı sistemler sanal bellek uygulamak için sayfa numaralama kullanmazlar.Onun yerine segmentasyon kullanırlar, bu sanal adres alanlarını değişik uzunluktaki segmentlere böler. Bir sanal adres bir segment numarası ve segment içinde bir ötelemeden oluşur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yeni metro 20 dakika içinde okula gitmemi sağlamaktadır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yeni elbisesinin içinde ne kadar hoş duruyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Şişe içinde kalan sadece bir miktar süt vardı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un şimdiye kadar herhangi gerçek bir tehlike içinde olduğundan şüpheliyim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Jane bir yıl içinde pek çok şey yaşadı. Ben de.
Translate from Türkisch to Deutsch

Biz işi bir gün içinde yapmak zorundayız.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onlar eski binayı iki gün içinde yıkacaklar.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onlar üç gün içinde gidiyorlar. Yani 10 Haziran'da.
Translate from Türkisch to Deutsch

O kötü bir ruh hali içinde.
Translate from Türkisch to Deutsch

O kötü bir ruh hali içinde, bu onun için nadirdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, iyi bir ruh hali içinde.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, kızgın bir ruh hali içinde.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, 30 dakika içinde karşı tarafa vardı.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, 10 dakika içinde diğer tarafa vardı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onlar onun grup içinde en iyi yazar olduğunu söylediler.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kızılderililer ile barış içinde yaşamak istediler.
Translate from Türkisch to Deutsch

Adam kalabalığın içinde gözden kayboldu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Adam acı içinde inledi.
Translate from Türkisch to Deutsch

John beş dakika içinde burada olacak.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ne insanlar gördüm elbiseleri yoktu, ne elbiseler gördüm içinde insan yoktu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun öyle kötü sağlık içinde olmak zorunda olması üzücü bir durum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sehen Sie sich auch die folgenden Wörter an: eleştirdiler, Malezya'daki, Koreli, ünlüleri, seviyorlar, Dikkatsizlik, arabasıyla, direğe, baskınları, yangınlar.